"fazla zamanım" - Translation from Turkish to Arabic

    • الكثير من الوقت
        
    • وقت كثير
        
    • متسع من الوقت
        
    • المزيد من الوقت
        
    • وقتُ كثيرُ
        
    • لدي وقت اليوم
        
    • عندي وقت
        
    Zaten çalışacak Fazla zamanım olmazdı. Open Subtitles لن يتوفر لي الكثير من الوقت للعمل على أي حال
    Fazla zamanım yoktu. Sülfür kullanmak zorunda kaldım. - Leş gibi ama etkili. Open Subtitles ليس عندي الكثير من الوقت لا بد من أستخدام الكبريت , مقرف لكنه فعّال
    - Bende de ondan var. Tedavisi yok. Fazla zamanım olmadığını söylediler. Open Subtitles انا لدى ذلك الورم و لقد اخبرونى انى ليس لدى الكثير من الوقت
    Özür dilerim Ajan Mackelway Fazla zamanım yok, okul aile birliği günündeyim. Open Subtitles أنا آسف ليس لديّ وقت كثير, الوكيل ماكيلواي, لكنه يومي .. ؟
    Neredeyse altından kalkamayacağım büyüklükte ve Fazla zamanım da yok. Open Subtitles أكثر ممّا أستطيع تحمّله تقريباً وليس لديّ متسع من الوقت
    - Bende de ondan var. Tedavisi yok. Fazla zamanım olmadığını söylediler. Open Subtitles انا لدى ذلك الورم و لقد اخبرونى انى ليس لدى الكثير من الوقت
    Fazla zamanım kalmadı ve hayatımı kurtarabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت وانت الوحيدة التي يمكنها ان تنقذني حياتي
    Polis yolda, bu yüzden Fazla zamanım yok. Open Subtitles الشرطة في الطريق ، إذا لا أملك الكثير من الوقت
    Dinle beni, buraya gelmek için çok zaman harcadım çok uğraştım ve Fazla zamanım yok. Open Subtitles أصغي إليَ يا فتي لقد بذلت جهداً كبيراً للوصول لهنا ولا أملك الكثير من الوقت
    Önemli bir konuda karar vermem gerek, ve bu kararı vermek için de Fazla zamanım yok. Open Subtitles مستحيل أن أتخذ قرار وأنت لا تملك الكثير من الوقت
    Söylemem gereken şeyler için Fazla zamanım yok. Open Subtitles وليس لدي الكثير من الوقت لقول ما أريد قوله
    Bak, pek Fazla zamanım kaldığını, sanmıyorum. Open Subtitles .إنظر , أنا لا أعتقد ان لدىّ الكثير من الوقت
    Bak, burası Wraith kaynamadan önce Fazla zamanım yok, o yüzden... Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت قبل أن يعج المكان بالريث
    Bak, burası Wraith kaynamadan önce Fazla zamanım yok, o yüzden... Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت قبل أن يعج المكان بالريث
    Annemle olan şeyler yüzünden, pek Fazla zamanım olmuyor. Open Subtitles تعرفين, كل شيء يحدث مع امي ليس هناك الكثير من الوقت
    Kış yüzünden savaş aksıyor ve düşünmek için çok Fazla zamanım oluyor. Open Subtitles الشتاء يبطئ الحرب ويعطيني الكثير من الوقت بالتفكير بكثير من الأمور
    Çok Fazla zamanım yok. Eğer oyunumu anlarlarsa arkamdan geleceklerdir. Open Subtitles انا ما عندى وقت كثير انهم يعتقدون انهم خارج حيلتىوهم سيتبعونى
    Fazla zamanım yok, Bay Miller, ve sizinkini de boşa harcamak istemem. Open Subtitles ليس لدي وقت كثير سيد ميللر ولا اريد اضاعة وقتك
    Neredeyse altından kalkamayacağım büyüklükte ve Fazla zamanım da yok. Open Subtitles أكثر ممّا أستطيع تحمّله تقريباً وليس لديّ متسع من الوقت
    Lütfen, Fazla zamanım yok. Yardımına ihtiyacım var. Open Subtitles أرجوك ليس لدى متسع من الوقت أحتاج مساعدتك
    Daha Fazla zamanım olsaydı eğer köpeğimi oraya gidip parayı alması için eğitirdim. Open Subtitles وإذا كان لي المزيد من الوقت و الكثير من الكوكيز كنت سأدرب كلبي للذهاب و الحصول على المال
    Benim de Fazla zamanım kalmadı. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّني ما عِنْدي وقتُ كثيرُ.
    Hadi Bobby, Fazla zamanım yok. Open Subtitles بحقك يا (بوبي) ليس لدي وقت اليوم بأكمله.
    Bak, Fazla zamanım yok. Open Subtitles انظر، ليس عندي وقت كثير، أنا أبحث عن امرأتين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more