Beni öldürmek ve yöntemlerini korumak için bir ordu gönderecekler. | Open Subtitles | أنا امرأة و هم سيرسلون جيشاً لقتلي , ليحموا القائمة |
Bu arada, sonunda... bana da senin yeterliliklerine yakın bir hemşire gönderecekler. | Open Subtitles | في الوقت الحالي، و بعد انتظار .. سيرسلون لي أخت أخرى بمؤهّلات شبيهة بمؤهّلاتكِ. |
Yollar açılınca seni almaları için bir ambulans gönderecekler. | Open Subtitles | حالما يسلك الطريق إلى المستشفى سيرسلون لك سيارة إسعاف |
Earl, Bill'i bulur bulmaz gönderecekler. | Open Subtitles | سوف يرسلون بيل الى هنا بمجرد العثور عليه |
Eğer bunu şimdi yapmazsak, onu her şeyden uzak başka bir berbat koruyucu aileye gönderecekler. | Open Subtitles | إذا لم نفعل هذا الآن ، سيرسلونها بعيداً لبيت حاضن حقير آخر بعيداً عن كل شئ |
Onların yerini saptadığım zaman buraya bir bilim adamı gönderecekler. | Open Subtitles | عندما احدد مكانهم ، سيرسلون عالم الى هنا |
Onların yerini saptadığım zaman buraya bir bilim adamı gönderecekler. O bilim adamı virüsü inceleyecek. | Open Subtitles | عندما احدد مكانهم ، سيرسلون عالم الى هنا |
Az önce gördüğümüz bilgisayarın üç prototipini gönderecekler bize. | Open Subtitles | سيرسلون لنا ثلاثة مخططات من الكمبيوتر الذي رأيناه للتو |
Kampusa, yazılı ve sözlü sınav için yeni aday gönderecekler. | Open Subtitles | سيرسلون البعض من اجل الإمتحانات الشفوية والتحريرية |
Bir kaç gün içinde bizin için bir kurtarma kamyonu gönderecekler, tamam mı? | Open Subtitles | سيرسلون شاحنة إنقاذ في غضون يومين؟ ـ نعم؟ |
Ben bir kadınım! Beni öldürmek ve yöntemlerini korumak için bir ordu gönderecekler. | Open Subtitles | و هم سيرسلون جيشاً لقتلي , ليحموا القائمة |
Ama önce keşif için denizaltılarını gönderecekler. | Open Subtitles | ولكنهم سيرسلون الغواصات اولا لكى تستطلع المكان |
Buraya bir ebe gönderecekler. | Open Subtitles | المستشفى تقول هو يصبح أكثر سوءا. هم يرسلون مرضعة هنا، بيتي. |
Önümüzdeki hafta tamir etmek üzere birilerini gönderecekler. | Open Subtitles | سوف يرسلون شخصاً آخر للعمل على ذلك, ابتداءً من الأسبوع القادم |
Biz onlara küçük kalemler alır almaz size bir kart yazıp gönderecekler. | Open Subtitles | سوف يرسلون لك بطاقة حال شرائنا أقلام رصاصية صغيره لهم |
İmzalamazsan onu buraya gönderecekler. | Open Subtitles | إن لم توقع ، سيرسلونها الى هذه الغرفة |
Aynı bilgiyi öğrenmek için bir sürü masraf ederek, oraya başka birini gönderecekler. | Open Subtitles | أن يرسلوا شخص كل هذه المسافة إلى هناك لينفق كل تلك الأموال من أجل بضعة إستنتاجات |
Bu veriler olgunlaştıkça George Church'e gönderecekler ve o da mucizesini gerçekleştirerek bunlardan göçmen güvercin DNA'sı çıkaracak. | TED | وسيرسلون البيانات بانتظاملجورج تشورش الذي سيستخدم سحرهلاستخلاص الحمض النووي للحمام المهاجر. |
Yarın gün doğumunda, Bu uçak gemileri 353 tane uçak gönderecekler | Open Subtitles | غداً فى الفجر , هذه الحملات سترسل 353 طائرة |
Daha doğrusu birkaç hafta içinde son yeminlerimi edince olacağım. Daha sonra beni Kongo'ya gönderecekler. | Open Subtitles | سأصبح راهبة بعد أن أنذر النذور بعد ذلك يرسلونني إلى زائير |
Sanırım sana hasar ödemesi için fatura gönderecekler | Open Subtitles | أعتقد انهم سيرسلونك من اجل إصلاح ما افسدت |
Ama onlar beni gönderecekler. | Open Subtitles | لكنهم سيرسلونني بعيدا. |
Evet, beni uzak bir yere gönderecekler uzak bir yere gönderiyorlar. | Open Subtitles | نعم ، سيرسلوني بعيداً لذلك سيرسلوني بعيداً |
Beni cepheye gönderecekler, yine siperlere döneceğim. | Open Subtitles | ، سيعيدونني إلى الجبهة سأعود إلى الخنادق |
Juno'nun oğlunun veya kızının büyürken nasıl olduğunu bilmesi için yıllık bilgilendirmeler ve fotoğraflarını gönderecekler. | Open Subtitles | ذلك يَعْني بأنّهم سَيُرسلونَ صورةَ أخيرةَ الطفل الرضيع لكي هم يُمْكِنُ أَنْ يَعْرفوا كَمْ طفلكَ يَنْمو. |
Tedavi için gönderecekler. | Open Subtitles | وانهم سوف يرسلوهم الى مركز العلاج |
Beni barınağa geri gönderecekler, Surly. | Open Subtitles | سوف يرسلوني مرة أخرى إلى ملجأ الكلاب (سيرلي) |
Karanlık çökene kadar kaleye dönmezsek peşimizden asker gönderecekler. | Open Subtitles | ما لم نبلغ الحصن بحلول المساء، سيبعثون بجنود في أثرنا. |