"gördüğüm an" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما رأيت
        
    • عندما رأيتك
        
    • لحظة رأيتك
        
    • حين رأيت
        
    • منذ اللحظة
        
    • من اللحظة التى رأيتها فيها
        
    • لحظة رأيت
        
    • في الثّانية التي رأيتكِ فيها
        
    • في اللحظة التي رأيتها
        
    • التي رأيت
        
    • رأيت فيها وجهها
        
    • رأيتك فيها
        
    Bana ne yapmaya çalıştıklarını gördüğüm an hakimin beni köleleştirmeye çalıştığını mahkeme salonuna gittim ve onu vurarak öldürdüm. Open Subtitles عندما رأيت ما كانوا يحاولون فعله معي وكيف أن هذا القاضي كان يحيك المؤامرة ضدي ذهبت إلى قاعة المحكمة
    Sizi kapıda gördüğüm an dedim ki işte geldi ve bunu yapanı yakaladıklarını söyleyecek. Open Subtitles عندما رأيتك أمام البوابة توقعت .. توقعت أنك أتيت لتقول أنك أمسكت به
    Seni gördüğüm an biliyordum. Open Subtitles ‫كنت أعرف بشأنك لحظة رأيتك
    Hamilelik testini çöpte gördüğüm an Gwen'e evlenme teklif ettim. Open Subtitles لقد تقدمت لجوين على الفور حين رأيت اختبار الحمل
    Senin böyle olduğunu biliyordum. Yanımda durduğunu gördüğüm an bunu biliyordum. Open Subtitles علمت انك ستكون هكذا منذ اللحظة التى رأيتك فيها تقف بجوارى
    Yapma tatlım, gördüğüm an anladım. Open Subtitles هيا ياحبيبى انا اعرف من اللحظة التى رأيتها فيها.
    Trenin seni uzaklara götürdüğünü gördüğüm an yokluğunun katlanılmaz olacağını anlamıştım. Open Subtitles لحظة رأيت القطار يأخذك بعيدا أنا أعرف أن غيابك سيكون ايطاق.
    Onu gördüğüm an, birşeyler olacağını anlamalıydım! Open Subtitles في اللحظة التي رأيتها فيها,علمت أن شيئاَ ما سيحصل
    Bu Reign'di. Sanatımın önünde fotoğraf çekmişti. O fotoğrafı gördüğüm an, o an bir şey oldu. TED كانت ريجن. لقد تصورت أمام لوحة لي، وباللحظة التي رأيت بها هذه الصورة، حدث شيء بهذه اللحظة.
    Onu ilk gördüğüm an, onu ilk gördüğüm an... Bana bak. Open Subtitles أول مرة رأيت فيها وجهها، أول مرة رأيت فيها وجهها...
    Listede adını gördüğüm an anladım. Open Subtitles عرفت منذ اللحظة عندما رأيت إسمها في تلك القائمة
    Foley'i gördüğüm an anjin oldum. Axel'in 9 canı var. Benim yok. Open Subtitles أُصبت بذبحة صدرية عندما رأيت "فولي" " أكسل" لديه تسع أرواح ، ليس أنا.
    Bilirsin, boynunu öyle gördüğüm an... Open Subtitles أتعلمين, عندما رأيت رقبته بتلك الكيفية...
    Onu gördüğüm an.. Open Subtitles نعم كانت مجرد قطعة جبن متبقية وبالنهاية قفز لها ولقى حتفه عندما رأيتك تفعل هذا
    Ancak sen özeldin. Seni gördüğüm an bunu anladım. Open Subtitles ولكنك مميز، عرفت هذا عندما رأيتك لأول مرة
    Seni ilk gördüğüm an bu ipeği vermeyi düşünmüştüm. Open Subtitles فكرت بهذا الحرير عندما رأيتك أولاً
    Seni gördüğüm an sana aşık olmuştum. Open Subtitles أنا أحببتك لحظة رأيتك.
    - Marcus'u gördüğüm an. Open Subtitles ؟ -أجل حين رأيت "ماركوس"
    Evet, Marcus'u gördüğüm an. Open Subtitles . ؟ أجل، حين رأيت "ماركوس"
    Stadda gördüğüm an tanıdım seni. Open Subtitles عرفتك منذ اللحظة التي رأيتك بها بالاستاد
    Yapma tatlım, gördüğüm an anladım. Open Subtitles هيا ياحبيبى انا اعرف من اللحظة التى رأيتها فيها.
    Çimenin ortasında Jim'in cesedini gördüğüm an, koşarak buraya geldim ve telefona sarılıp, sizi aradım. Open Subtitles لحظة رأيت الجثة وسط الحديقة جئت مسرعاَ أخذت سماعة الهاتف اتصلت بك
    Onu gördüğüm an, altıma işedim. Open Subtitles في اللحظة التي رأيتها قد تبولت في بنطالي حرفياً
    Seni gördüğüm an aynı kafa şeklinden falan anlamıştım. Open Subtitles في اللحظة التي رأيت فيها لديه نفس الملامح الوجه وكل شـيء
    Onu ilk gördüğüm an... Open Subtitles المرة الأولى التي رأيت فيها وجهها.
    Doğruyu söylemek gerekirse seni gördüğüm an dünyadaki en iyi kız olduğunu anlamıştım. Open Subtitles ولإخبارك أن تلك الثانية التي رأيتك فيها, عرفت أنك أفضل بنت في العالم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more