Bu külleri yatağıma götürüyorum ve ona günümün nasıl geçtiğini anlatıyorum. | Open Subtitles | آخذ الجرة معي إلى السرير كل ليلة و أحدثه عن يومي |
Evet tabii. Buraya gelmek için günümün yarısını direksiyon sallayarak geçirdim. | Open Subtitles | أجل، حسناً، لقد ضحيت بنصف .يومي من أجل أحضاركِ إلى هنا |
Evet tabii. Buraya gelmek için günümün yarısını direksiyon sallayarak geçirdim. | Open Subtitles | أجل، حسناً، لقد ضحيت بنصف يومي من أجل أحضاركِ إلى هنا. |
Ve günümün geri kalanına doğru hızlı bir geçiş yapmama izin verin. | TED | لذلك اسمحوا لي أن أتقدم بسرعة عبر بقية يومي. |
Bu da boktan günümün üzerine tuz biber oldu. | Open Subtitles | حسنٌ ، أليس ذلك المخلل فقط على سندوتش الفضلات العملاق إنه يومي |
Pekala, günümün en önemli olayıydı. Sanırım kumar oynamaya gideceğim. | Open Subtitles | هذه نقطة تحول في يومي أعتقد أنني سأذهب للمقامرة |
Benim en kötü günümün hangi gün olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | و انت هل تعرفين ما هى اسوء لحظة في يومي ؟ |
Kayıp kuşu aramak günümün üzerine tüy dikmek oldu. | Open Subtitles | البحث عن الطائر المفقود كان نِعم الخاتمة للقرف الذي كان يومي عليه |
günümün yarısını bir ampulün altında yok olmak için sürünerek perişanlık içinde harcadım. | Open Subtitles | في اللحظة التي كنت أقضى فيها نصف يومي أزحف للوصول إلى التعاسة.. تختفي تحت لمبة الظلال تضيع |
Bu günümün en güzel yanı ve bunu berbat etmeni istemiyorum. | Open Subtitles | فهذا أفضل جزء في يومي ولا أريدك أن تفسده |
Neden iyi bir on dakika geçirmek için tüm günümün içine ettin, böyle? | Open Subtitles | لماذا تذهب وتأخذ العشره دقائق الوحيده الجيده في يومي كله .. وتفسدها بهذا الشكل؟ |
günümün yarısını mızmız yaratıcı ekibin kahrını çekerek diğer yarısını ise andavallı müşterilerle içerek geçiriyorum. | Open Subtitles | أقضي نصف يومي وأنا أمشي بهدوء حول الرسّامون كثيروا البكاء والنصف الآخر أقضيه في الشرب مع أشخاص أغبياء |
günümün içine etmen bir yana, bütün gösterinin içine edemezsin. | Open Subtitles | يمكنك إفساد يومي ولكن لا يمكنك إفساد العرض للجميع |
günümün her dakikasının her saniyesi çocuklarımla geçiyor. | Open Subtitles | لذا فإنّ كلّ ثانية مِن كلّ دقيقة في يومي تدور حول طفليّ. |
günümün tadını çıkarıyorum. Havuzda biraz stres atayım dedim. | Open Subtitles | كان يومي سيئاً فجئت لأهدئ نفسي في الحمام |
Çocuklarımı çok seviyorum ama buraya gelmek günümün en güzel kısmı. | Open Subtitles | الأطفال، يحفظهم الله... لكن القدوم هنا كان أفضل جزء من يومي |
Kim derdi ki günümün en güzel kısmı kolonoskopi olduğum kısım olacak diye. | Open Subtitles | من كان يعلم ان افضل جزء من يومي هو قيامي بعملية القولون؟ |
Her gece, eve gelir günümün nasıl geçtiğini nerelere gittiğimi, ne taşıdığımı beni kızdıranları ona anlatırdım. | Open Subtitles | في كل ليلة أعود فيها إلى المنزل، أخبرها عن يومي أين كنتُ، وماذا نقلتُ ومن يُغضبني |
Eve erken geldiğinde bütün istediği, günümün nasıl geçtiğini öğrenmek, | Open Subtitles | و أعلم جيدا أنها تريد فقط أن تعلم ماذا فعلت فى يومى هذا و لهذا السبب حضرت مبكرا |
Altı günümün üçüncüsünde, gitti. | Open Subtitles | أي شيء أمكنني التفكير به لإنقاد طفلي. ـ 3 أيام من أيامي الستة، وقد رحل الآن. |
günümün ışıgı | Open Subtitles | أنت ضوء مشع في نهاري |
Eğleniyoruz ama buradaki son günümün herkesin benden nefret ettiği bir gün olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | المتعة هي المتعة و لكن لا أريد أن يكرهني الجميع بأخر يوم لي هنا |