"güvenine" - Translation from Turkish to Arabic

    • ثقة
        
    • ثقتك
        
    • ثقته
        
    • ثقتها
        
    • لثقة
        
    • لثقتك
        
    • ثقتكم
        
    İmparatorun güvenine ihanet ettiği için gözden düşmüş ve kör edilmişti. Open Subtitles لقد كلل بالعار وفقأت عيناه عقاباً على خيانة ثقة إمبراطوره به
    Halkın güvenine ihanet mi ediyorsun? Open Subtitles هل أنتِ في الحقيقة تخونين ثقة الرأي العام؟
    Doğru şifreyi bul böylece hedefin güvenine ulaşabilirsin. Open Subtitles وأبحثي عن التركيبة الصحيحة ويمكنكِ أن تدخلي ثقة علامتكِ
    Sana dünyaları sunmuştum ama, ilk sınavımda güvenine ihanet ettim. Open Subtitles قدمتُ لك كل شي ولأول أختبارٍ لي خنتُ ثقتك
    Senin aşkına veya güvenine sahip olmaya hiçbir hakkım yok fakat lütfen inan, seni hiçbir zaman aldatmaya çalışmadım. Open Subtitles ليس لي الحق في ثقتك أو في الفوز بحبك لكن أرجوكِ صدقيني لم أقصد أبداً خداعِك
    Neden, çünkü onun güvenine ihanet ettiğinizi kabul etmiyorsunuz. Open Subtitles لماذا, لأنك لا تريد ان تعترف بأنك قد خنت ثقته فيك ؟
    Efendimin güvenine ihanet edemem, Lordum, üzgünüm. Open Subtitles لا يمكنني خيانة ثقة معلمي يا سيدي أنا آسف
    Bu haydut, bu müthiş insanın güvenine ihanet ederek ve soğukkanlılıkla onu öldürerek herkese gerçek yüzünü gösterdi. Open Subtitles حيث وضع الناس ثقتهم في سفاح بقناع و عباءة سفاح اظهر لنا وجهه الحقيقي عندما خان ثقة هذا الرجل العظيم و اغتاله ببرودة دم
    Evet. Yargıç bana böyle açıkladı. Kamu güvenine ihanet ettim. Open Subtitles اجل فعلت , كما شرحها لي القاضي فقد خنت ثقة العامة
    Annie'nin güvenine o kadar çok ihanet ettim ki. Open Subtitles لقد خنت ثقة آني مرات عديدة أكثر من ان اعترف بذلك
    Bilemiyorum, bir arkadaşın güvenine ihanet olsun okul dükkanından bir şey çalma olsun. Open Subtitles ، لاأعلم، أخنت ثقة صديق أو سرقت من متجر الحرم الجامعيّ ؟
    Bilemiyorum, bir arkadaşın güvenine ihanet olsun okul dükkanından bir şey çalma olsun. Open Subtitles ، لاأعلم، أخنت ثقة صديق أو سرقت من متجر الحرم الجامعيّ ؟
    Senin güvenine ihanet ettim ama bunu ilişkimizi korumak adına yaptım. Bu bana çok daha önemli göründü. Open Subtitles لقد خنت ثقتك لقد فعلت هذا لكي أحافظ على علاقتنا و هذا أكثر أهمية لي
    Kısaca sana inanmayarak güvenine ve ailene ihanet etmiş olduğunu söyledim. Open Subtitles جعلتها بسيطة وموجزة ، وهادفة اوضحت لها أنها لا تثق بك وانها خانت ثقتك وثقة عائلتك
    Dürüst bir ilişki istiyordum ve güvenine ihanet etmemeliydim. Open Subtitles انا أريد علاقه صريحة وانا لم يكن علي ان اخون ثقتك
    O doğru olduğuna inandığı şeyi yapıyordu ama ben senin güvenine ihanet ettim. Open Subtitles لقد كانت تعمل ما كانت تظنه صحيحاً، لكنني أنا من خنت ثقتك.
    Senin güvenine neden ihanet edeyim ki? Open Subtitles لقد خنتُ ثقتك إلى متنمرةٍ قاسية القلب عديمة الروح غير مرغوبٍ بها
    Bakın, ben onun güvenine bu şekilde ihanet edemem. Open Subtitles لكن لا يمكنني أن أخون ثقته هكذا ، لا أستطيع
    İstiyorsa sana anlatır ama güvenine ihanet etmeyeceğim. Open Subtitles يمكنه أن يخبرك إذا أراد ذلك ولكنني لن أخون ثقته
    Ama Jenna'nın güvenine ihanet etmiş olmaz mıydım? Open Subtitles ذلك سيكون إعتداء شديد على ثقتها أليس كذلك ؟
    İmparatorun güvenine ihanet ettiği için gözden düşmüş ve kör edilmişti. Open Subtitles لقد أصبح موصوم وأعمى بسبب خيانته لثقة الإمبراطور
    House'un beni sabote ederek kendini sabote etmesini istemiyorum bunun için de senin güvenine ve rehberliğine ihtiyacım var. Open Subtitles لا اريد لهاوس ان يخرب على نفسه بالتخريب علي و احتاج لأن تدلني و لثقتك لفعل ذلك
    güvenine ihtiyacım var. Open Subtitles أنا بحاجة ثقتكم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more