| Ya bu oyunu da oynuyorsa iyi biri olması, herkesin ona güvenmesi sadece oyunu kazanmak içinse? | Open Subtitles | فمارأيكم إن كان يلعب هذه اللعبة بكونه رجل لطيف جداً والجميع يثق فيه وهذا فقط ليربح المسابقة |
| Konseyin atamanı kabul etmesinin tek sebebi şansölyenin sana güvenmesi. | Open Subtitles | السبب الوحيد في تصديق تعينك في المجلس هو لان المستشار يثق بك |
| Bununla hiçbir alakası yok. Jedi konseyinin seni atamasının tek sebebi konsey başkanının sana güvenmesi. | Open Subtitles | السبب الوحيد في تصديق تعينك في المجلس هو لان المستشار يثق بك |
| Ya da bir hastanın, saygınlığını korumak için, doktoruna güvenmesi gibi. | Open Subtitles | أو مريض يثق بطبيبه ليساعده بمواصلة احترامه وكرامته |
| İnsanların sana yeniden güvenmesi biraz zaman alacak. | Open Subtitles | -سيتطلّب الأمر وقتاً حتى يثقوا بك، مجدداً |
| Oradaki adamın bana güvenmesi için elimden geleni yaptım. | Open Subtitles | الأن,أستمعى,أنا قضيت وقت كثيرا محاولة جعل هذا الرجل يثق بى |
| Harika olmalı, bilirsin birinin sana bu şekilde güveniyor olması verdiğin kararlara böyle güvenmesi. | Open Subtitles | لابد أنه رائع أن هناك شخص ما , يتحلى بهذا الايمان بكِ يثق في قرارتكِ أجل، لابد أن هذا رائع |
| Bu onun hakkında değil. İş arkadaşlarımın bana güvenmesi gerekiyor. Bana ihtiyaçları olması gerekiyor. | Open Subtitles | هذا ليس القصد هنا، فلا بدّ أن يثق بي زملائي. |
| Ve diğerininde ona güvenmesi gerektiğini düşünüyorsa? | Open Subtitles | و ماذا اذا كان أحدنا يحتاج أن يثق به الآخر حقاً ؟ |
| Demek size güvenmesi için Walt Longmire'ın sizi 38 senedir tanıyor olması gerekiyormuş. | Open Subtitles | إذا 38 سنه يجب ان يكون ذلك الوقت الذي تستغرقه حتى تكون صديق والت لونغمير,قبل ان يثق بك |
| Bize güvenmesi için ona güvendiğimizi hissettirmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | هو يحتاج أن يشعر أننا نثق به حتى يثق بنا |
| Ona böyle kolayca güvenmesi saçma değil mi? | Open Subtitles | و إذا لم يكن هناك أيّ ضمانات على ما يقولون.. فحتماً لن يثق بهم بسهولة. |
| Sana yetki vermesinin sebebi sence sana güvenmesi mi yoksa seni meşgul etmek istemesi mi? | Open Subtitles | أتظنّه تركك في موقع القيادة لكونه يثق بك ؟ أم لأنّه يريد تحويل إنتباهك ؟ |
| Evet, özgüvenini artırmamız gerek. İçgüdülerine güvenmesi gerek. | Open Subtitles | أجل، علينا أن نزيد ثقته بنفسه ونجعله يثق بغرائزه |
| Herkesin sırrını saklaması için bana güvenmesi ve bir başkasının sırrı için bana tavır yapmalarının inanılmaz derecede haksız olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | . ...أظن أنه ليس من العدل جداً أن الجميع يثق بي للحفاظ على أسرارهم... |
| Pekala ona, bana güvenmesi gerektiğini söyleyin. | Open Subtitles | حسنا ، أنت أخبره أن عليه أن يثق بي |
| Bu yüzden sana ihtiyacım var. Bana güvenmesi için. | Open Subtitles | لهذا احتاج لكح لتجعليه يثق بي ؟ |
| Pizzayı getiren adama güvenmesi lazım, değil mi? | Open Subtitles | المعذرة... كان يثق برجل توصيل البيتزا، صحيح؟ |
| Bana kuzeyliden daha çok güvenmesi gerek. | Open Subtitles | كان يجب عليه ان يثق بي بدلاً من الشمالي |
| - Yemi yutması için sana güvenmesi lazım. | Open Subtitles | ماذا؟ لابُد أن يثق بك .لكي يبتلع الطُعم |
| Bu çocukların bana güvenmesi gerek. | Open Subtitles | حقا ، هؤلاء الأولاد يجب أن يثقوا بي |