"güzel bir şey" - Translation from Turkish to Arabic

    • شيئاً لطيفاً
        
    • شيئاً جيداً
        
    • شيء لطيف
        
    • شيئاً جميلاً
        
    • من الرائع
        
    • رائعة
        
    • شيئا جميلا
        
    • أمر جيد
        
    • شيئاً رائعاً
        
    • من الجميل
        
    • بشيء لطيف
        
    • شيئا جيدا
        
    • شيئا لطيفا
        
    • شيء رائع
        
    • شيئا رائعا
        
    Libby için güzel bir şey yapmak istiyorsan buradan üç kilometre ötede güzel bir kumsal var. Open Subtitles إن أردت أن تفعل شيئاً لطيفاً لـليبي هناك شاطئ جميل على بعد 3 كيلومترات من هنا
    Yüzüğünü bulmak istiyorum çünkü bulursam bugün güzel bir şey yapmış olacağım. Open Subtitles أريد ان أجد خاتمك لإنني سأكون قد فعلت شيئاً جيداً في اليوم
    Yağmur böyle yağarken ateşi bir misafirle paylaşmak güzel bir şey. Open Subtitles هو شيء لطيف أن يكون عنده ضيف الذي يشترك في النار عندما إن المطر يضرب السقف.
    Ancak, Mösyö, güzel bir şey gördüğümde onu çizmem gerekir. Open Subtitles مع ذلك يا سيدي، عندما أرى شيئاً جميلاً عليّ أن أرسـمه
    - Birbirimizin arkasını kolluyoruz. Aslına bakarsan yanımda olması güzel bir şey. Open Subtitles كل منا يؤازر الآخر، لكن كان من الرائع جدا وجوده لجانبي بالخارج
    Bugsy! Çok güzel bir şey bu! Gerçekten! Open Subtitles اوه بجزى انها مدهشة انها بالفعل رائعة .لو إستطعت فقط ان أصل الى هالى وود
    Aramızda güzel bir şey var. Open Subtitles اظن اننا نمتلك شيئا جميلا مشترك انا وانتى
    Ama önemli ve kötü değil. Önemli ve güzel bir şey. Open Subtitles و لكنه ليس أمر سيء جداً بل هو أمر جيد جداً
    Ben o pantolonun içinde dışarı çıkmayı bekleyen, güzel bir şey olduğunu biliyorum. Open Subtitles أشعر أن تحت بنطالك الجينز هناك شيئاً رائعاً ينتظر أن يخرج.
    Affedilmek güzel bir şey. Buna çok fazla ihtiyaç duymam ise kötü. Open Subtitles من الجميل أن يسامح المرء لسوء الحظ أنا أحتاج إلي الكثير منه
    Senin için güzel bir şey yapmak istedim. Open Subtitles لا أعرف كنت أحاول القيام بشيء لطيف لأجلك
    Ellie hakkında güzel bir şey söylemeden kimse şarap almıyor. Open Subtitles لن تحصلوا علي نبيذ حتي تقولوا شيئا جيدا عن ايللي
    Buraya uğrasan, güzel bir şey pişiririm. Bu arada biraz sohbet edebiliriz. Open Subtitles لم لا تعرجين عليّ ، سأعد شيئاً لطيفاً لنأكله ، وقد نتبادل الأخبار
    Ve şimdi de benim hakkımda güzel bir şey söyleyeceğin vakte geldik. Open Subtitles الآن ,هذا معادك ان تقولى شيئاً لطيفاً عنى
    Bu benim sabırsızlıkla beklediğim şey değil ama sonunda gece vakti uyumak değişim için güzel bir şey olabilir. Open Subtitles لم أكن أتطلّع إلى ذلك لكن ربما يكون شيئاً جيداً كى أخيراً أنام فى وقت الليل للتغيير
    Bana hiç güzel bir şey yapmazsın sen! Open Subtitles هل تمزح معي؟ أنت لا تفعل أي شيء لطيف لأجلي
    Bana güzel bir şey veriyorsun. Kaybettiğim bir şeyi. Open Subtitles انك تعطيني شيئاً جميلاً شيئاً كنت قد فقدته
    Bacaklara ihtiyaç olmadan yapılabilen güzel bir şey. Open Subtitles من الرائع ان تفعلي شيئاً لا تحتاجين قدميكِ فيه
    Lezzetli bir yemeğin üstüne, güzel bir kadınla konuşmaktan daha güzel bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد ما هو أفضل من محادثة رائعة مع امرأة جميلة مع وجبة لذيذة
    Hakkında bu kadar az şey bildiğim böylesine güzel bir şey görmedim ben. Open Subtitles بحياتي لم أرى شيئا جميلا جدا أعرف عنه قليلا جدا.
    Hayır, güzel bir şey. Oldukça güzel bir şey de, ta ki ben onları öldürene kadar. Open Subtitles لا، إنه أمر جيد إنه أمر رائع، حتى أقوم فجأة بقتلهم
    "The NFL Deneyimi." güzel bir şey gibi geliyor. Open Subtitles تجربة كرة القدم الامريكية يبدو شيئاً رائعاً
    Senin için çok güzel bir şey yapmak geliyor içimden. Open Subtitles لا أدري ولكن ذلك يشعرني بأن أفعل لك شيئا لطيفا
    Bu dağıtım kanalları demokratikleştirildi ve bu güzel bir şey. TED أسبغ الطابع الديمقراطي على قنوات التوزيع، وهذا شيء رائع.
    Hadi doğumgünün için güzel bir şey alalım. Open Subtitles دعيني احضر لك شيئا رائعا من اجل عيد ميلادك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more