Yaptıkları yanlıştı ama gazeten dahil hiç kimse, onun aynı zamanda yas tutan cevaplar arayan bir baba ve eş olduğunu yazmadı ama neden benim için önemli olduğunu herkesten çok senin anlaman gerek. | Open Subtitles | ما فعله الآن كان خاطئًا لكن لا أحد بما فيهم صحيفتك ذكر قد حقيقة أنه كان أبًا |
-İşte gazeten. Sen burada ne yapıyorsun? | Open Subtitles | ها هي صحيفتك ما الذي تفعله هنا؟ |
İşte gazeten dostum! | Open Subtitles | هذه صحيفتك يا صديقي |
gazeten seni eklemiş, ve adaylığa hak kazanmışsın. | Open Subtitles | لقد تقدمت جريدتك بطلب ترشيحك وتم ترشيحك بالفعل |
Seninle gazeten neden burada peki? | Open Subtitles | إذن لماذا تنزعج أنت و جريدتك ؟ |
gazeten için alıntı. Kapatmalıyım. | Open Subtitles | هذا هو الاقتباس لصحيفتك يجب أن أقفل الخط |
Gazete, senin aptal gazeten, değil mi? Bu yüzden... | Open Subtitles | -حسنا, إنها صحيفتك الغبية, لذا .. |
O senin lanet gazeten değil! | Open Subtitles | تلك ليست صحيفتك |
Günaydın Deb. İşte gazeten. Teşekkürler Robert. | Open Subtitles | -صباح الخير ديب ، هذه صحيفتك |
gazeten için. | Open Subtitles | من أجل صحيفتك |
İşte gazeten geliyor. | Open Subtitles | -ها هي صحيفتك. - أتية . |
Bu senin gazeten. | Open Subtitles | هذه صحيفتك. |
Ida Greenberg. Bu senin gazeten değil! | Open Subtitles | (أيدا)، (أيدا جرينبرج) ليست هذه جريدتك |
O Senin gazeten için çalışıyordu. | Open Subtitles | كانت تعمل لصحيفتك |