"geç olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

    • أن الوقت متأخر
        
    • أن الوقت تأخر
        
    • ان الوقت متأخر
        
    • متاخر
        
    • أن هذا متأخر
        
    • أنّ الوقت متأخّر
        
    • أنه فات
        
    • أن الوقت متأخّر
        
    • بأن الوقت متأخر
        
    -Hayır.Şu an epey Geç olduğunu biliyorum sen en iyisi- Open Subtitles -لا. الآن أَعْرفُ أن الوقت متأخر و إذا ما أردتي
    Doğu'da saatin Geç olduğunu biliyorum ama acil durum. Open Subtitles أعلم أن الوقت متأخر جداً فى الشرق ولكنها حالة طارئة
    Bak, çok Geç olduğunu biliyorum, ama biraz buraya gelebilir misin? Open Subtitles انظري ,أعلم أن الوقت متأخر , ولكن هل بإمكاني رؤيتك لبرهة ؟
    Dinle, Geç olduğunu biliyorum ama yarınki köşene bir eklemede bulunabilir misin acaba? Open Subtitles "أعرف أن الوقت تأخر ، ولكن هل من الممكن إضافة شيء ما إلي مقالك ؟"
    Geç olduğunu biliyorum ama Billy'yi almaya gidiyorum. Open Subtitles لقد رأيت النور مضاء. أعلم ان الوقت متأخر.
    Geç olduğunu biliyorum, ama bunu bu gece halletmek istiyorum. Open Subtitles أعلم أن الوقت متأخر و لكن علي أن أرسل هذا اليوم
    Geç olduğunu biliyorum, ama bunu bu gece halletmek istiyorum. Open Subtitles أعلم أن الوقت متأخر و لكن علي أن أرسل هذا اليوم
    Geç olduğunu, yorgun olduğumuzu biliyorum ama iki polis öldü. Open Subtitles أعرف أن الوقت متأخر أعرف أننا متعبون لكن لدينا إثنين من رجال الشرطة قتلى
    Geç olduğunu biliyorum ama konuşabilir miyiz? Open Subtitles أعرف أن الوقت متأخر لكن.. هل لنا أن نتكلم؟
    Geç olduğunu bildiğimden gevezelik etmeyip sözü yeni başkanımıza bırakıyorum. Open Subtitles أنا أعرف أن الوقت متأخر لذا لنتخطى مرحلة التقديمات
    Saatin Geç olduğunu biliyorum; ama onunla gerçekten konuşmam gerek. Open Subtitles اعلم أن الوقت متأخر, لكنني أريد التحدث معه.
    Yüzbaşı, Geç olduğunu biliyorum, ama Edward Meechum'la ilgili konuşmak istiyorum. Open Subtitles كابتن، أعلم أن الوقت متأخر لكني أريد التحدث إليك بشأن إدوارد ميتشم.
    Geç olduğunu biliyorum ama gelmek zorundaydım. Open Subtitles أعرفُ أن الوقت متأخر, ولكن كان عليّ أن آتي.
    Geç olduğunu biliyorum ve dirayetiniz için hepinize teşekkür ederim. Open Subtitles الآن، أنا أعلم أن الوقت متأخر وأريد أن أشكر الجميع لبقائه هنا
    Uğramama izin verdiğin için sağol. Geç olduğunu biliyorum. Open Subtitles شكرًا على السماح لي بزيارتك، أعرف أن الوقت متأخر.
    Bu kadar Geç olduğunu fark etmemiştim. Open Subtitles أنا لم أدرك أن الوقت تأخر هكذا.
    Geç olduğunu biliyorum, ama bana yardım ettiği için Joan'a bir hediye getirdim. Open Subtitles انا اعلم ان الوقت متأخر أردت أن اعطي جون هديه لأنها ساعدتني
    Geç olduğunu biliyorum. Allison Jones deyin, konuşacaktır. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّه متاخر أخبريْه انة أليسون جونز، هو سَيَأْخذُ المكالمة
    Bazıları için çok Geç olduğunu anlayacaksın. Open Subtitles . عن أي شخص . قد تكتشف أن هذا متأخر جداً للبعض
    Geç olduğunu biliyorum ama çok kötü bir gün geçirdim. Open Subtitles أعلم أنّ الوقت متأخّر ولكنّني مررتُ بأسوأ يوم
    Danışmanlık için Geç olduğunu düşünmüyor musun? Open Subtitles ألست تظنين أنه فات أوان الاستشارات؟
    Evet, Geç olduğunu biliyorum. Mike birazdan orada olur. Open Subtitles لا , أنا أعلم , أن الوقت متأخّر ـ(مايك) سيكون هناك في غضون في دقيقة
    Liseye gitmek için çok Geç olduğunu biliyordum,... ben de diğer seçeneği denemeye karar verdim. Open Subtitles علمت بأن الوقت متأخر جدا علي لأخذ دبلوم مدرسة عليا حقيقية , لذا قررت أن أخذ الإحتمال الثاني الأفضل لي , جي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more