"geçene" - Translation from Turkish to Arabic

    • تمر
        
    • يزول
        
    • نعبر
        
    • يعبر
        
    • تعبر
        
    • الآوان
        
    • يتجاوزونا
        
    • يمكنني التغيير
        
    Şimdi profesörü ve Catherine'i eve götürelim, ...sondayı burada bırakırız, fırtına geçene kadar durumu takip eder, biz de sonra geri geliriz. Open Subtitles دعنا نأخذ البروفسور و كاترين إلى الوطن سنترك المجس الاستكشافي هنا وندعه يراقب الوضع حتى تمر العاصفة ، ثم نعود إتفقنا ؟
    geçene kadar senin evine gidebilir miyiz? Open Subtitles هل نستطيع أن نذهب إلى شقتك حتى تمر تلك الوعكة؟
    Sakinleştiricinin etkisi geçene kadar pek bir şey yapamayız. Open Subtitles لن نستطيع معرفة الكثير حتى يزول تأثير المخدر
    - Biz Rio Grande'yi geçene kadar silah ve cephaneler arabaların altında kalacak. Open Subtitles حتى نعبر ريو غراندي, الأسلحة والذخيرة ستبقى في الجزء السفلي من العربات
    Normalde bizi, okula doğru giderken köprüyü geçene kadar... tüm yol boyunca takip ederdi. Open Subtitles في العادة، كان يتبعنا طوال الطريق يعبر الجسر باتجاه المدرسة
    Borsacilik sinavini geçene kadar yapacagin tek sey bu olacak. Open Subtitles و حتى تعبر الاختبار فهذا كل ما ستفعله اجلس اجلس
    Yok, geçene kadar şurada biraz oturayım, yeter. Open Subtitles كلا .. سأجلس على الاريكة هنا حتى تمر الوعكة
    Fırtına geçene kadar herkesi gezegen dışına çıkarmalıyız... ve planı olabilecek en küçük ekiple uygulamalıyız. Open Subtitles نحتاج إلى إخلاء الجميع للعالم الخارجي حتى تمر العاصفة وسنقوم بتنفيذ الخطة بأقل فريق عمل ممكن
    En azından fırtına geçene kadar. Open Subtitles ونحتفظ بالأمر سرياً على الأقل إلى أن تمر تلك العاصفة
    Sıkıntım geçene kadar sessizce kitap okumak istiyorum. Open Subtitles لا أريد سوى أن أجلس بهدوء وأقرأ حتى يزول قلقي
    Tehlike geçene kadar çocuğu tutacaktın. Open Subtitles سنقوم بالإبقاء على الطفل حتّى يزول الخطر.
    Doktor anestezi geçene kadar dinlenmeni söyledi. Open Subtitles الطبيب قال بأنّه ينبغي عليك حقّا أن تستريح حتّى يزول تأثير المخدّر
    Kamal Khan sınırı geçene kadar burada kalacağımızı söylüyor. Open Subtitles كمال خان يقول أننا نبقى هنا حتى نعبر الحدود
    Şimdilik yok. - Roger's Creek'i geçene kadar devam edelim. Open Subtitles من الافضل ان نستمر عليه حتى نعبر زوجرز جريك
    Sınırı geçene kadar satamam! Open Subtitles لا يمكن أن أبيع لكما جعة إلا بعد أن نعبر الحدود
    Sebastian bitiş çizgisini ilk geçene verilen bir ödül değil. Open Subtitles انا اسفه , لكن سيباستيان ليس جائزه هذا يعنى انه يذهب الى اول شخص يعبر الخط النهايه
    Çünkü siz iki organdan da geçip kayıtlara geçene kadar zorlayacaksınız. Open Subtitles حتى يعبر من خلال كلا المجلسين ويدون على الورق
    Bir sonraki geçene kadar bu bize en az yarım saat verir. Open Subtitles هذا سيعطينا على الأقل نصف ساعة قبل أن تعبر الدورية الأخرى
    Savaşa girdiğimizde tüm askerlerim geçene kadar kapıdan geçmeyeceksin. Open Subtitles فأنك لن تعبر إلي غرفة انعدام الجاذبية إلا عندما يخرج كافة جنودي
    Sadece ben kapının dışına çıktım diye böyle arkadaşça gitmememi istiyorsun yani iş işten geçene kadar bir şey yapmıyorsun. Open Subtitles لأنّي خارج المنزل فحسب، تريد منّي أخيراً أن أتوقف. يبدو وكأنُكَ لا تقوم بالفعل إلاّ بعد فوات الآوان.
    Onlar geçene kadar bekleyin. Sonra onların sol tarafına geçin. Open Subtitles ، و ننتظر حتى يتجاوزونا و نطوقهم من ناحية اليسار
    O bölgeden geçene kadar ona ben bakabilirim. Open Subtitles يمكنني التغيير لها و يمكنني أن احممها و يمكنني مراقبتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more