Bu gelişmelerin ışığında, asıl şüpheli Nick Barrow hakkındaki bütün suçlamalar düşürüldü. | Open Subtitles | وخلال هذهِ التطورات المشتبه بهِ نيكولاس بارو لقد تم اسقاط جميع التهم عنه |
Bu gelişmelerin ışığında, asıl şüpheli Nick Barrow hakkındaki bütün suçlamalar düşürüldü. | Open Subtitles | وخلال هذهِ التطورات المشتبه بهِ نيكولاس بارو لقد تم اسقاط جميع التهم عنه |
Kültürel ve teknolojik tüm gelişmelerin oluşmasında kilit bir rol oynamışlardır. | Open Subtitles | لقد كانت مفيدة في كل التطورات من الثقافة والتكنولوجيا. |
Sonrasında, teknolojik gelişmelerin halk sağlığı önlemleriyle birleşmesi gıda miktarı, kalitesi ve çeşitliliğinin iyileştirilmesi ile sonuçlandı. | TED | ثم أدى التقدم التكنولوجي المقترن مع تدابير الصحة العامة إلى تحسين جودة وكمية الحياة، بالإضافة إلى العديد من الأطعمة. |
Teknoloji gelişirken ve ilerlerken bir çoğumuz bu gelişmelerin bizi daha akıllı ve bizi dünya ile daha fazla bağlantılı yaptığını varsayıyor. | TED | مع تطور التكنلوجيا وتقدمها يظن العديد منا.. أن هذا التقدم يجعل منا أشخاصاً أكثر ذكاءاً حنكة وأكثر اتصالا مع العالم |
Öğrenci el kitabının da burada açıkça belirttiği gibi, ...üniversite, çalışanlar ve öğrenciler tarafından yapılan bütün işlerin, icatların, ...gelişmelerin ve keşiflerin telif haklarına sahiptir. | Open Subtitles | ويذكر هنا كتاب الطالب بشكل واضح تمتلك الكلية جميع حقوق الأعمال" اختراعات, تطويرات |
" Üniversite, çalışanlar ya da öğrenciler tarafından geliştirilen bütün işlerin, icatların, gelişmelerin ve keşiflerin telif hakkına sahiptir." | Open Subtitles | الكلية تملك حقوق" لجميع الأعمال, اختراعات, تطويرات, واكتشافات "... |
Öyleydim ama bazı gelişmelerin sonucunda yasal zorluklarını yaşadım. | Open Subtitles | ولكن في ظل بعض التطورات الأخيره، متاعب قانونية... |
Ayrıca, günümüzde enerji verimliliğindeki askeri devrim, askeri Ar-Ge'nin bize interneti, GPS sistemini, jet motorunu ve mikroçip endüstrilerini kazandırdığı gibi tüm sivil gelişmelerin de hızını son derece artırabilir. | TED | كذلك الثورة العسكرية في كفاءة الطاقة ستعجّل من هذه التطورات المدنية بنفس الطريقة التي زوّدتنا فيها أعمال البحث والتطوير العسكري بالانترنت , و نظام تحديد المواقع العالمي و المحرك النفاث و صناعة الرقائق الصغيرة. |
Sayın Başkan Yardımcısı, izin verirseniz CTU'daki gelişmelerin ışığında bu fırlatmayı ertelemek ve Bauer'ın Gredenko'dan neler öğreneceğini görmek istemiyor muyuz? | Open Subtitles | نعم, سيدى نائب الرئيس - ...سيدى نائب الرئيس - اذا سمحت لى ...فى ضوء التطورات فى الوحدة |
Yaptığımız gelişmelerin üstüne yenilerini ekleyip... | Open Subtitles | أعتقد في أن بإمكاننا البناء على التقدم الذي احرزناه |
Yaptığımız gelişmelerin üstüne yenilerini ekleyip... | Open Subtitles | أعتقد في أن بإمكاننا البناء على التقدم الذي احرزناه |
Bu gelişmelerin çoğu "makine öğrenimi" denilen bir yöntemden geliyor. | TED | معظم هذا التقدم يأتي من اسلوب يُدعى"تعلم الآلة." |
Ben yalnızca bunu göz önünde bulundurmamız gerektiğini söylüyorum, bütün bu gelişmelerin yanısıra, bütün bu başarı konuşmalarının yanısıra. | TED | لكنني فقط أشير إلى أخذ ذلك بعين الاعتبار، أخذ ذلك بعين الاعتبار مع كل هذا التقدم العظيم، ومع كل هذه التصريحات عن الإنجاز العظيم. |
Linux'un ya da diğer açık gelişmelerin olması mümkün olmaz. | Open Subtitles | جعل لينكس أو معظم التقدم متوفراّ |