"giydiğin" - Translation from Turkish to Arabic

    • ترتديه
        
    • ترتدينه
        
    • ترتدين
        
    • ترتديها
        
    • تلبس
        
    • ارتديتيه
        
    • إرتديته
        
    • التي ارتديتها
        
    • ترتدينها
        
    • تلبسين
        
    • لَبستَ
        
    • تلبسه
        
    • تلبسينه
        
    • بارتدائك
        
    • ارتديته
        
    Bu büyük bir sorun, çünkü giydiğin şey önemlidir. TED وتلك مشكلة كبيرة، لأن ما ترتديه هو أمر مهم.
    Hayır anne içmeyeceğim. Ve şu üç haftadır giydiğin pis kokulu deri giysileri değiştireceksin. Open Subtitles و انك ستغير البنطلون الجلد النتن الذي ترتديه منذ 3 اسابيع
    Geçen akşam giydiğin o hoş elbise nerede? Open Subtitles الآن أين هذا الشيء الصغير الجميل الذي كنت ترتدينه في الليلة الأخرى؟
    Bunlar dün giydiğin ayakkabılar değil mi? Open Subtitles أهذا نفس الحذاء الذي كنت ترتدينه بالأمس؟
    Dün giydiğin şeyi sevmediğimden değil ya da hatırlamıyorum bile. Open Subtitles شكرا ليس هذا. إني لم ألاحظ ماذا كنت ترتدين البارحة
    Hatta erkek kardeşime bir doğumgününde senin dizide giydiğin kostümün aynısından almıştı. Open Subtitles لقد ابتاع لأخي حتى البدلة التي ترتديها في المسلسل، كهدية لعيد ميلاده
    Neye benzediğin, ne giydiğin kimsenin umurunda değil. Open Subtitles ليست مثل الموسيقي لا أحد يبالي بشكلك لا أحد يبالي بم تلبس
    Bu sabah giydiğin elbise çok hoş, Misty. Open Subtitles هذا فستان لطيف الذي ترتديه هذا الصباح يا ميستي شكرا يا ابي
    Bence üzerine bu gömleği giydiğin sürece hiç fark etmeyecektir. Open Subtitles لا أعتقد بأن ذلك ذو أهمية مع هذا القميص الذي ترتديه ماذا ؟
    giydiğin zırh senin için yapılmamıştı, değil mi? Open Subtitles الدرع الذى ترتديه لم يصنع لك، أليس كذلك؟
    Arkadaşlarım ve ben merak ediyoruz da bu giydiğin süveter senin için mi dizayn edildi yoksa örgü makinesi mi patladı? Open Subtitles كنت أتساءل أنا وصديقاتي هذا السويتر الذي ترتديه هل صمم لك خصيصا أم أن ماكينة الخياطة قد انفجرت ؟
    giydiğin o çirkin pançoyu. Open Subtitles و أتذكر ذلك المعطف الردئ الذى كنت ترتدينه
    Ne giydiğin önemli değil elbise üstünden gerçek kadını görebilir. Open Subtitles لايهم الشيئ الذي ترتدينه هو يستطيع ان يرى مايوجد داخل المرأة
    Bu arada bu sabah giydiğin o şey neydi? Open Subtitles ولكن هذا الشئ ااذى كنت ترتدينه فى الصباح ؟ ما هو ؟
    Go Mi Nam giydiğin topuklulara iyice bakmasına izin verelim. Open Subtitles غو مي نام دعـه ينظر بتفحـص و أنت ترتدين الكعــب
    Buradaki tek sorun senin giydiğin o peçete kılıklı şey. Open Subtitles ما يسبب المشاكل هو الثوب العاري الذي ترتدين
    giydiğin şu incecik, siyah kravat ne oldu? Open Subtitles و ماذا حدث لربطة العنق السوداء الرفيعة التى كنت ترتديها
    Şu giydiğin şirin kostüme bak! Neredeyse senin boyutunda.. Open Subtitles حسننا أنظر لنفسك معد كليا تلبس الزي الرسمي
    Geçen ay giydiğin o parlak kumaştan olan elbisen var ya? Open Subtitles ذلك الفستان الذي ارتديتيه الشهر الماضي في صفحة اللامعين
    Eğer seni daha iyi hissettirecekse bugün iş için giydiğin gömleği beğendim. Open Subtitles إن كان هذا سيشعرك بتحسن أنا أحب القميص الذي إرتديته للعمل اليوم
    O gece giydiğin giysileri istiyorum. Open Subtitles أنا أحتاج ملابسك التي ارتديتها الليلة الماضية
    Dekanın öldürüldüğü gün giydiğin giysileri istiyoruz. Open Subtitles نحتاج الملابس التي كنت ترتدينها في يوم مقتل العميد
    Şu giydiğin şeyin içinde sana bakmanın nasıl bir şey olduğunu tahmin bile edemezsin. Open Subtitles ان كان لديكِ فكرة كيف كان شعور النظر اليكِ وانتي تلبسين هذا الشيء...
    Bu o zaten. Bundan 5 yıl önce tango yaptığımız gün giydiğin ebise. Open Subtitles ذلك اللباسُ لَبستَ خمس سَنَواتَ مضت عندما رَقصنَا التانجو.
    Öyle bir şey giydiğin için hırpalanabilirsin. Open Subtitles أنت يُمْكِنُ أَنْ تلبسه في المنزل فقط شيء ما مثل ذلك.
    Ben de birkaç fincan içmiş olabilirim. Bu dün giydiğin kıyafet değil mi? Open Subtitles هل هذا نفس الرداء الذي كنتي تلبسينه البارحه؟
    İçten içe bu tişörtü giydiğin için mutlusun değil mi? Open Subtitles فى اعماقك,انت حقا متمتع بارتدائك هذا القيص,اليس كذلك؟
    - Yani dün giydiğin uyuz tişörtünü bugün de giymeyi tercih ediyorsun; bunu öğrendiğim iyi oldu. Open Subtitles حسناً، إذاً ارتداء القميص المجعد نفسه الذي ارتديته البارحة خيار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more