Bir gün hak ettiğimiz saygıyı kazanacağız. | Open Subtitles | وسننال على الاحترام الذي نستحقه وسنستعيد كلفونيا |
Bir kahramandı. hak ettiğimiz değil, ihtiyacımız olan kahraman. | Open Subtitles | بطل، ليس البطل الذي نستحقه البطل الذي احتجناه |
Anlaşabilirdik, sadece hak ettiğimiz şartlarda değil ama. | Open Subtitles | كان بوسعنا الحصول على إتفاق، لكن ليس الإتفاق الذي نستحقه |
Şu eşyalara bak ya. Şerefsizler bizim hak ettiğimiz çocukluğu yaşıyormuş. | Open Subtitles | أولئك الأطفال الملاعين نعموا بالطفولة التي كنا نستحقها |
Onu alacağız, ve aldığımızda, hak ettiğimiz her cevabı alacağız. | Open Subtitles | ، سنُمسك بها وعندما نفعل ذلك سنحصل على كل الإجابات التي نستحقها |
Dün gece hak ettiğimiz için bizi bir güzel azarladınız. | Open Subtitles | مثلاً الليلة الماضية وبختنا بشدة لأننا كنّا نستحق ذلك |
Nefesini boşa harcama da, bize hak ettiğimiz şeyi ver. | Open Subtitles | حافظ على نفسك. وأعطنا ما نستحقه. |
Ardından o da bize hak ettiğimiz şeyi verdi. | Open Subtitles | ثم اعطانا ما نستحقه |
Bunun olmasını istememiz bunu hak ettiğimiz anlamına gelmez. | Open Subtitles | -نحن لم نطلب هذا ونحن لا نستحقه |
hak ettiğimiz sunumu almanı sağlayacağım! | Open Subtitles | سأحصل على الممثل الذي نستحقه |
Ama gerçekten hak ettiğimiz şey bu mu? | Open Subtitles | ولكّن أهذا ما نستحقه حقًا؟ |
Ama gerçekten hak ettiğimiz şey bu mu? | Open Subtitles | ولكّن أهذا ما نستحقه حقًا؟ |
Günahlarımız için hak ettiğimiz leke ve işkenceden bizi azat et. | Open Subtitles | "وحررنا من الغزي والعذاب الذي نستحقه. |
Burası hak ettiğimiz yer. | Open Subtitles | هذا هو ما نستحقه |
"hak ettiğimiz İnternet." | Open Subtitles | "الإنترنت الذي نستحقه". |
hak ettiğimiz işleri almanın vakti geldi. | Open Subtitles | لنحصل على تلك الوظائف التي نستحقها بحق |
Sonunda Phillip'le hak ettiğimiz, hep arzuladığımız hayata kavuşmuştuk | Open Subtitles | أنا و(فيليب) بدأنا نعيش الحياة التي نريدها حياة نستحقها |
hak ettiğimiz sonu buluyoruz galiba. | Open Subtitles | لاقينا النهاية التي نستحقها |
David, ben sadece hak ettiğimiz hayatı istiyorum. | Open Subtitles | (ديفيد)، لقد أردت فقط حياة نستحقها |
Ve onlardan hak ettiğimiz olan daha fazlasını iste! | Open Subtitles | و أطلب منهم أن يعطوك المزيد, فنحن نستحق ذلك! |