Yön göstermekte harika iş çıkardın ama konuşsan daha iyi olurdu. | Open Subtitles | انظر، قمت بعمل رائع بإرشادنا لهنا ولكن بعض الكلمات ستساعد أفضل |
Şu araştırma işinde harika iş çıkardığın için, ...bende senin için birşeyler yapmaya karar verdim. | Open Subtitles | بم أنك قمت بعمل رائع بالتحقيق قررت أن أستخدم سلطتي و أتصل ببعض معارفي |
Konu ne olursa olsun, siz çocuklar harika iş çıkarıyorsunuz. | Open Subtitles | على أية حال أنا أرى بأنكم يا شباب تقومون بعمل جيد هنا |
- Hey, Allison. harika iş çıkardın. - Sağol. | Open Subtitles | كيف الحال , اليسون عمل عظيم شكرا |
- Eğer kendi kendime söyleseydim, harika iş derdim. | Open Subtitles | لو حلت هناك أي جثة مفاجة هنا عمل ممتاز لو قلت بنفسي |
Nina harika iş çıkardın. En kısa zamanda geri arayacağım. | Open Subtitles | لقد قمتِ بعمل عظيم ، سأعود اليكِ حالما استطيع |
Aşağıdaki herkes sizin harika iş çıkardığınızı söylüyor. | Open Subtitles | كل شخص هناك بالاسفل يقول انكي تقومي بعمل رائع. |
Özellikle ekstremitelerde harika iş çıkarır. | Open Subtitles | إنها تقوم بعمل رائع بالتحديد على الأطراف |
Ayak tırnaklarımda da harika iş çıkarmadığından değil tabii. | Open Subtitles | ليس انك لا تقوم بعمل رائع على أصابع قدمي |
Şuben son zamanlarda harika iş çıkarıyor Ve satış ekibinin kaydettiği rakamlar çok çok iyi. | Open Subtitles | فرعك قد قام بعمل رائع مؤخرً و موظفو المبيعات قاموا ببيع أرقام جداً عالية |
Aslında, öğrencilerimden Thanasis'i belirtmek zorundayım, çünkü o birçok harika iş çıkardı. Sistemin cep telefonu ağları üzerinden de çalıştığını kanıtladı ki bu projeyi olanaklı kılıyor, böylece yüzde 99 oranında kesinlik elde edebiliyoruz. | TED | في الواقع، طالبي ثانسيس، علي أن أذكره نظراً لأنه قام بعمل رائع والآن قد أثبت أنه يعمل عبر شبكة الهاتف المحمول كذلك مما يتيح لهذا المشروع، الحصول على دقة 99 في المئة. |
Doktorun burun direğini düzeltmede harika iş çıkarmış. | Open Subtitles | دكتورك حقاً قام بعمل جيد في . إصلاح حاجزك المنحرف |
harika iş çıkarıyorsunuz ama biraz acele etseniz iyi olur. | Open Subtitles | انتم تقومون بعمل جيد لكن يجب عليكم الاسراع |
- Güven bana. Bugün, harika iş çıkardık. - Kadehin Druidlerde daha güvende olmayacağından emin misin? | Open Subtitles | ثق بي,إنه عمل عظيم ما فعلناه هنا اليوم- هل أنت متأكد أن الكأس لم يكن أأمن مع الكهنة؟ |
Bu akşam harika iş çıkardın. Bak... şuna bak. Şuna bak. | Open Subtitles | عمل عظيم الليلة , انظر الى هذا انظر |
- Kimse kaçmamış, Kaptan. - harika iş, ahbap. | Open Subtitles | لا طريق للهرب يا كابتن عمل ممتاز |
harika iş çıkardınız Bay Bray. Gitmenize çok üzüldüm. | Open Subtitles | عمل ممتاز سيد"براي" سأحزن حقاً عندما تذهب |
Nina harika iş çıkardın. En kısa zamanda geri arayacağım. | Open Subtitles | لقد قمتِ بعمل عظيم ، سأعود اليكِ حالما استطيع |
Evet efendim, görev tamamlanmıştır. harika iş çıkardın, Maverick. | Open Subtitles | نعم سيدي، أنجزنا المهمة (أحسنت صنعاً يا (مافريك |
Siz danışmanınız olmadan harika iş çıkarmışsınız. | Open Subtitles | ولكنّهم ليسوا ضروريين تماماً. يُمكنكِ أنْ تؤدي عملاً ممتازاً دون مُوجه. |
Evet, harika iş. | Open Subtitles | ، أجل عملٌ رائع. |
harika iş çıkarmışsın. | Open Subtitles | و لقد قمتِ بعمل مدهش |
harika iş çıkardın, Turnuvacı Adam. Bu da son hafta için. | Open Subtitles | ـ انا اتولي امر الكثير من المال ـ عمل رائع يارجل الرياضة ، هذا للأسبوع السابق |
Kundakçı konusunda harika iş çıkardın. | Open Subtitles | أحسنت عملاً بشأن مفتعل الحرائق |
harika iş çıkarttın. Senin ve Countee'nin yediklerinin de ötesinde. | Open Subtitles | انت أنجزت عمل مدهش فوق ما أكلت أنت و كاونتي |
Başka bir deyişle, harika iş çıkardınız Titanlar. | Open Subtitles | " بعبارة أخري, أحسنتم عملاً أيها " التايتنز |
harika iş! | Open Subtitles | العمل العظيم. |
harika iş çıkarıyorsunuz çocuklar. | Open Subtitles | إنكم تقومون بعمل ممتاز يا شباب |