| Şimdi, bu gece teşekkür etmek zorunda olduğum bir çok insan var, fakat hayatımın aşkı ve çocuklarımın annesinden başlamak istiyorum | Open Subtitles | الآن، وهناك الكثير من الناس أنني بحاجة أن أشكر هذه الليلة، ولكني أود أن أبدأ مع حب حياتي و أم أولادي، |
| hayatımın aşkı. Artık aramızda değil. | Open Subtitles | إنها حب حياتي إنها ليست من بين الأحياء الأن |
| Bu sabah, ve ona senin hayatımın aşkı olduğunu söyledim ve ne yaptığımı bilmediğimi geçici olarak delirmiş olabileceğimi. | Open Subtitles | هذا الصباح، أخبرتها بانك حب حياتي وأني لم أكن أعي ماذا كنت افعل وأن ذلك لابد وأنه حالة جنون مؤقته |
| Yani, elbette hayatımın aşkı tarafından terk edilmiştim ama bundan daha fazlası vardı. | Open Subtitles | أعني ، بالطبع ، لقد هجرني حبّ حياتي ولكن كان الأمر أكبر من ذلك ثمَّ خطر ببالي شئ |
| Ama bu konuda hata yapma, o senin baban ve o her zaman hayatımın aşkı olacak. | Open Subtitles | لكن لا تخطئ بهذا لأن والدك كان و سيظل حب حياتي |
| Bak, acayip bir şey olduğunu biliyorum, hayatımın aşkı sabahın 2.43'ünde balkabağı kostümü giyerek öylece sihirli bir şekilde kapıdan geçip gelmeyecek ama bu bir tutam umut işte, bilirsin otur ve bekle. | Open Subtitles | انظري .. انا اعرف بأن الاحتمالات لا ترجح بأن حب حياتي سيدخل من هذا الباب في لباس القرع الساعه 2: |
| Bu sabah, ve ona senin hayatımın aşkı olduğunu söyledim ve ne yaptığımı bilmediğimi geçici olarak delirmiş olabileceğimi. | Open Subtitles | هذا الصباح، أخبرتها بانك حب حياتي وأني لم أكن أعي ماذا كنت افعل وأن ذلك لابد وأنه حالة جنون مؤقته |
| Biliyorsun ki 10 yılda pekâlâ, hayatımın aşkı da olabilirsin. | Open Subtitles | أتعلمين , في 10 سنوات , ربما تكونين بشكل كبير حب حياتي |
| Sen hayatımın aşkı değilsin. Bana zarar veremezsin. | Open Subtitles | . أنت لست حب حياتي . وأنت غير قادر على إيذائي |
| Bu, hayatımın aşkı ile beni bağlayan elle tutulur tek şey. | Open Subtitles | هذا هو ربط بلادي ملموس فقط الى حب حياتي. |
| Bugün eşim olarak yürü hayatımın aşkı olarak yürü. | Open Subtitles | اليوم سيري نحوي بصفتك زوجتي بصفتك حب حياتي |
| Bugün eşim olarak yürü hayatımın aşkı olarak yürü. | Open Subtitles | اليوم سيري نحوي بصفتك زوجتي بصفتك حب حياتي |
| O benim hayatımın aşkı ve onu mutlu etmek için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | إنها حب حياتي ، وسافعل أي شيء لجعلها سعيدة. |
| Eğer bunu 20 yıl sonra izlersen hayatımın aşkı olduğunu ve her zaman öyle kalacağını bil. | Open Subtitles | ، فلتعرفي أنك حب حياتي أشعر بتأثير الشراب حقاً |
| Mirasım ve hayatımın aşkı arasında bana seçim yaptıran amcamı unutuyorsun. | Open Subtitles | نسيت عمي الذي جعلني اختار بين ميراثي أو حب حياتي |
| AJ, bu hayatımın aşkı..baksana | Open Subtitles | اي جي, اريدك ان تتعرف على حب حياتي, ابنتي بيبر, انظر اليها |
| - Benden ne istiyorsun? - Tuhaf. hayatımın aşkı tıpa tıp sana benziyordu. | Open Subtitles | أتعلمين، هذا طريف، حبّ حياتي بدَت مثلك تمامًا. |
| hayatımın aşkı ol. Beni ondan nefret ettiğinden daha çok sev. | Open Subtitles | كُن حبّ حياتي فحسب، حبّني أكثر ممّا تكرهه. |
| Evet, iş atmaya çalıştığım harika birisi ...ta ki hayatımın aşkı ortaya çıkana dek. | Open Subtitles | أجل، شخص رائع كدت ارتبط به إلى أن ظهر حب حياتى خطيبتى المزيفة المخبولة |
| hayatımın aşkı o. Ondan asla bir şey saklamam. | Open Subtitles | لم أحتج لذلك قط انها حُب حياتي وانا لا أخفي أي شيء عنها أبداً |
| O kadına hayatımın aşkı demezden evvel o kadının kim olduğunu öğreneydin. | Open Subtitles | لذا قبل ان تقول أنها حب حياتك إعرف من تكون |
| Ben, hayatımın aşkı Kral Joffrey'e sadığım. | Open Subtitles | أنا موالية للملك جوفري حبي الوحيد .. حبي الحقيقي |
| Bayanlar ve baylar, eşim ve hayatımın aşkı. | Open Subtitles | سيداتي سادتي، زوجتي و حبُ حياتي. |
| O benim hayatımın aşkı, kardeşim. | Open Subtitles | إنها حبيبة عمري ،يا أخي |
| O benim aşkım, hayatımın aşkı. | Open Subtitles | إنها حبي، حياتي حب حياتي |