O senin için hayatını tehlikeye attı, sen de onun için. | Open Subtitles | هو خاطر بحياته من اجلك وانت خاطرت بحياتك من اجله |
Adam benim için hayatını tehlikeye attı ama sen benden yalan söyleyerek ve görevini engelleyerek karşılık vermemi istiyorsun. | Open Subtitles | لقد خاطر بحياته من أجلى وأنتِ تطلبى منى أن أرد له الجميل بالكذب وتعطيل مهمتهم ؟ |
Aslında, o seni bir kez daha olsun görebilmek için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | في الحقيقة، لقد خاطر بحياته ليتمكن من رؤيتكِ مرة أخرى |
Düzeltebilmek için her şeyi yaptı, hayatını tehlikeye attı bu hiç adil değil! | Open Subtitles | ضحت بكل شئ لتنقذ الموقف , لقد خاطرت بحياتها ان هذا ليس عدلا |
Bizim için hayatını tehlikeye attı. Üstelik onun için yabacıydık. | Open Subtitles | خاطرت بحياتها من اجلنا, ومن نحن ماعدا غرباء؟ |
Fil kafalı Ganesh annesi Parvati'nin onurunu korumak için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | جانيش، الإله ذو رأس الفيل يخاطر بحياته لينقذ شرف أمه بارفاتي |
Düzeltebilmek için her şeyi yaptı, hayatını tehlikeye attı bu hiç adil değil! | Open Subtitles | لقد قامت بكل ما يمكنها لتنقذ الوضع , لقد ضحت بحياتها هذا ليس عدلا |
Bizi kurtarmak için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | لقد عرض حياته للخطر لإجل إنقاذنا. |
Raven, o insanlar için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | لقدْ جازفت بحياتها لأجل هؤلاء الأشخاص |
Bay Foley'in arıza sırasındaki cesareti. hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | شجاعة السيد "فولى" , عندما حدث العطل لقد خاطر بحياته |
Kartal yumurtası getirmek için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | لقد خاطر بحياته ليحضر بيضة نسر |
- Tabii ... Ben şu anda buradayım, çünkü o benim için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | اللعنة لقد خاطر بحياته لكي يخرجني |
Ayrıca düşün seni kurtarmak için kaç kere hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | وتذكري كم مرةً خاطر بحياته لأجلكِ |
Ve inanıyorum ki, Jack O'Neill bunu yapmak için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | وأعتقد أن "جاك أونيل" مَن خاطر بحياته لإنجاح الأمر |
O Kralımızı kurtarmak için defalarca hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | هو خاطر بحياته مرات عديده لينقذ الكينج |
Conor, özgürlük uğruna savaşırken binlerce kez hayatını tehlikeye attı sonra da sıradan bir soygunda öldü. | Open Subtitles | "كونر" خاطر بحياته الاف المرات يقاتل من اجل الحريه، ثم يموت في حادث سرقه. |
Yani Colin'e veda etmek için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | أعني, لقد خاطر بحياته ليودع كولن |
Ayrıca yangında bir çocuğu kurtarmak için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | وقد خاطرت بحياتها تسحب فتى خارج ذلك المبنى |
Büyük annemiz soykırım sırasında onu kurtarmak için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | جدتنا خاطرت بحياتها لحمايته أثناء محرقة اليهود |
Haydutlarla savaşmak için hayatını tehlikeye attı. | Open Subtitles | يخاطر بحياته لمقاتلة قطاع الطرق. |