| Belediye Sarayını solda sıfır bırakacak bir hedefim var. | Open Subtitles | فلدى هدف سيجعل مهمة قاعة المدينة تبدو فى حالة يرثى لها |
| Ben bir hedefim, ve benimle olduğun sürece sen de öyle olacaksın, ve bunların hepsi bitince, ben testi tamamlayınca, | Open Subtitles | أنا هدف ، و بما أنك معى ، فكذلك أنتى و عندما ينتهى هذا عندما أتم الاختبار |
| Öğlen için bir hedefim olur. | Open Subtitles | هذا سيمنحني أيضاً هدف للقيام به في منتصف اليوم |
| Başlıca hedefim, Miss Finlandiya ile tanışmak. Miss Finlandiya ile tanışacağım. | Open Subtitles | هدفى الرئيسى مقابله ملكه جمال فنلندا أنا سوف أقابل ملكه جمال فنلندا |
| Ana hedefim böyle bir belaya en az şekilde karışmak. Fazlası değil. | Open Subtitles | ان هدفى العظيم للتدخل سوف يكون اقل بكثير فى هذه الفوضى القذره ، ليس اكثر |
| hedefim Los Angeles'taki bir numaralı adamlarıydı. | Open Subtitles | كان الهدف هو الرجل رقم واحد في لوس أجلوس |
| Şimdi benim hedefim, tekrar işe giriş stajyerlik konseptini daha çok işverenle buluşturmak. | TED | الآن، هدفي هو إعادة مفهوم إدخال التدريب إلى المزيد والمزيد من أصحاب العمل. |
| hedefim en üst kata ulaşmak. | Open Subtitles | -إنّي أهدف للوصول إلى أعلى طابقٍ ! |
| Uzun vadede hedefim insan ve hayvanların yapabildiklerini yapan robotlar üretmek. | TED | وهدفي على المدى البعيد هو بناء آليين باستطاعتهم فعل ما يقوم به البشر والحيوانات. |
| Bak, burada ne olduğunu tam olarak bilmiyorum ama belli ki ben bir hedefim. | Open Subtitles | انظري لا أعرف ماذا حدث لكي ولاكن بلتأكيد أنكي هدف |
| Çocuklar, öğretmenliğimin ilk yıllarında tek bir hedefim vardı: | Open Subtitles | يا أولاد ، حينما غدوت بروفيسر .. وضعت أمامي هدف بسيط |
| Eğitimin ilk gününde, tek bir hedefim vardı, bir ekibe nasıl bir takım olunabileceğini öğretmek. | Open Subtitles | أول يوم تدريب كان لي هدف واحد تعليم فريق كيف يكون فريقاً |
| Ben daha kolay ulaşılacak bir hedefim gibi mi? | Open Subtitles | إنهكأن،أناأجعله.. أنا هدف أسهل. |
| Hayvanlar bana odaklı. Bir hedefim ben. Sadece... | Open Subtitles | الحيوانات تنجذب إلي أنا هدف لها، سوف... |
| Kanunsuz! Sana bir hedefim var. Jules için adalet. | Open Subtitles | يا مقتص دارلنقتون , لدي هدف لك اللطافة والشر , #العدالة لجولز# |
| Örneğin daha uzun süre uyanık kalmamızı kolaylaştıran ve kilo vermenize -- ki bu benim kişisel hedefim -- ya da tüketici olarak fazlasıyla ilgi gösterdiğimiz başka birçok hedefe ulaşmamıza yardım eden cihazlar görebiliriz. | TED | كمثال، قد نرى أجهزة تُقلل من حاجتنا للنوم أو تُساعد في فقدان الوزن... وهو هدف لي... أو حتى تحقيق أي هدف آخر نحن كمُستهلكين نكون متطلعين إليه. |
| Tek hedefim ağabeyime ne olduğunu bulmaktır. | Open Subtitles | هدفى الوحيد هو إكتشاف ماذا حدث لأخى |
| Tek hedefim ağabeyime ne olduğunu bulmaktır. | Open Subtitles | هدفى الوحيد هو إكتشاف ماذا حدث لأخى |
| Mine çiçeği aklına girmemi engelliyor olabilir ama belki de hedefim aklı değildir. | Open Subtitles | -حسناً, "الفيرفان" لا يُمكننيّ ، من الولوج إلى عقلها... ربما هذا ليس هدفى... |
| Hollywood, hedefim hala kilitlenmiş vaziyette. | Open Subtitles | هدفى مازال مغلق |
| hedefim Los Angeles'daki bir numaralı adamdı, | Open Subtitles | كان الهدف هو الرجل الأول في لوس أنجلس ... |
| hedefim, hepimizin içinde varolan insanlığı bir yüzün sadeliği üzerinden göstermek. | TED | هدفي هو أن أظهر الإنسانية في كل فرد منا من خلال بساطة الوجه. |
| hedefim onu mahkemeye tek parça halinde çıkarmak. Şu andaki hedef onu ameliyathaneden canlı çıkarmak. | Open Subtitles | هناك أناس سينتقمون منه لو استطاعوا، وهدفي هو إيصاله للمحكمة سليمًا. |
| Ama eğer bir hedefim olmazsa, babam boşuna ölmüş olur. | Open Subtitles | لكني لو توقفت عن التوجيه على شيء , هذا يعني أن أبي مات دون جدوى |
| Bu benim hayattaki tek gerçek hedefim. | TED | ذلك هو هدفي الحقيقي في الحياة. |