"her günü" - Translation from Turkish to Arabic

    • كل يوم في
        
    • كلّ يوم
        
    • في كل يوم
        
    • كل ليلة
        
    • كل أيام
        
    • كل يوم من
        
    • أي يوم
        
    • بكل يوم
        
    • بكل يومِ من
        
    • لكل يوم
        
    • كُلّ يوم
        
    • كل يوم فى
        
    • طوال أيام
        
    • بكلّ يوم
        
    • وكل يوم
        
    Sen Tanrı'nın her günü garda üstüne altın mı yağdırıyorlar sanıyorsun? Open Subtitles وانتي تستقلين القطار كل يوم في جراند سنترال وهم يرشّونك بالذهب؟
    Gerçek şu ki kocamı, bu evliliğin hemen her günü paylaştım. Open Subtitles الحقيقة هي , أني قد شاركت زوجي كل يوم في زواجنا
    Haftanın her günü değişik bir Village People üyesinin kıyafeti giyerim. Open Subtitles كلّ يوم من أيام الأسبوع أرتدي مثل شخص قرية مختلف
    Fakat, ömrümün her günü bana bunun ne kadar doğru olduğunu gösterdi. Open Subtitles ،ولكن في كل يوم من حياتي أرتني كم أن هذه المقولة صحيحة
    Bana göre, her günü son günmüş gibi yaşamalı. Open Subtitles أعتقد فحسب أنه يجب أن تعيش كل ليلة كما لو كانت الأخيرة
    Haftanın her günü terörü kınayan bir websitesi, hafta sonları da dâhil. TED إنه الموقع الإلكتروني الذي ينددُ بالإرهاب في كل أيام الأسبوع، بينما يتوقف في عطلة نهاية الأسبوع.
    Ama olay şu ki ve olay şuydu ki hayatımızın her günü epiktir TED لكن الفكرة هي، والفكرة كانت أن كل يوم من حياتنا عبارة عن ملحمة،
    Ama bir avcı.. Haftanın her günü kendisi için yemek bulabilir. Open Subtitles بينما الصياد يستطيع أن يجد طعامه في أي يوم من الأسبوع
    Ağabeyim haftanın her günü başka bir kızla beraber. Open Subtitles لأخي فتاة مختلفة بكل يوم من أيام الإسبوع
    Hayatının her günü, başka insanların oluşturduğu güç sistemleri içinde hareket ediyorsun. TED كل يوم في حياتكم، تتحركون خلال أنظمة سلطة صنعها أناس أخرون.
    Günahkâr, Tanrı uğruna haftanın her günü seninle savaşacağım! Open Subtitles ليس بعد الآن حسنا، أنت مخطيء سأحاربك كل يوم في الأسبوع في سبيل الله ومرتين يوم الأحد
    Ne de olsa haftanın her günü üzerimize nükleer bir bomba düşmüyor değil mi? Open Subtitles على كل حال، فلا تسقط علينا قنبلة نووية كل يوم في الأسبوع، صحيح؟
    Biriyle bir kere karşılaşırsan, 10 sene sonra tekrar gördüğünde onu ömrünün her günü görmüş gibi selamladığını okumuştum. Open Subtitles لقد قرأت أن شخص ما يمكن أن يراك مرّة وتراهم بعد 10 سنوات ثانية وتحيّيهم كما لو أنّك ترآهم كلّ يوم من حياتك
    Bize minnettar olacağına her günü savaşa çeviriyor. Open Subtitles يظن المرء أنها ستكون ممتنّة ولكن كلّ يوم بمثابة معركة لا أعرف كيفية التواصل معها
    Ve o yılın her günü de fena halde acılar çekecek. Open Subtitles وسوف تعاني من هذا المرض في كل يوم من تلك السنة
    Neredeyse haftanın her günü bir tane oluyor. Open Subtitles ذهبت إلى واحد في كل ليلة تقريبا في هذا الاسبوع
    Bu yüzden mi, bu haftanın her günü futbol antrenmanından kaçıyordun? Open Subtitles هل هي سبب تخلفك عن تدريبات كرة القدم كل أيام هذا الأسبوع؟
    Onu haftanın her günü sevdim, her yumuşak cıvıltı gününde. Open Subtitles أحبها كل يوم من أيام الأسبوع, كل يوم مخملى جميل
    "her günü son gününüzmüş gibi düşünün... Open Subtitles خذ في اعتبارك دائما أن أي يوم قد يكون هو الأخير
    Baban seni, benim kızlarımı sevdiğim kadar seviyordu ise, dünyada senin için isteyeceği tek şey, her günü dolu dolu yaşaman olurdu. Open Subtitles لو ان والدك قد أحبك بقدر ما أحب بناتي فلن يتمنى لك من كل الدنيا سوى ان تستمتعي بكل يوم من أيام حياتك
    Ama oğlan gösteriye katıldığından beri, haftanın her günü, okul ve yollar için harcanabilecek parayla, kendine bir Cadillac alıyor. Open Subtitles منذ أن إنضم له الفتى فإنه يحصل لنفسه على سيارة كاديلاك لكل يوم فى الأسبوع يشتريها بالمال الذى نحتاجه للطرق و المدارس
    Geçtiğimiz sekiz yılın her günü bu hayatı hak etmediğimi düşünerek geçti. Open Subtitles تعرف، كُلّ يوم للسنوات الثمان الماضية، شعرتُ مثل أنّي لا أستحق الحياة
    Bazı insanlar mutlu olmak için doğarlar. Bense hayatımın her günü kandırıldım. Open Subtitles بعض الناس يولدون سعداء وأنا أخدع كل يوم فى حياتى
    Karides doları haftanın her günü 14-16 saatleri arası geçerlidir. Open Subtitles دولارات الروبيان صالحة طوال أيام الأسبوع من الساعة الثانية حتى الرابعة.
    Hayatının her günü cok hoş gözükürdü. Open Subtitles تطلّعت إلى الأفضل بكلّ يوم يمرّ من حياتها،
    Günün her saati, hayatınızın her günü, ölüm döşeğine girene kadar. -ki bu normalde olacağından 10 yıl daha sonra olacak- TED كل ساعة من اليوم، وكل يوم في حياتكم وصولا الى فراش الموت الخاص بكم والذي سيكون بعد عشر سنوات من المتوقع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more