Elimizdeki bilgilere göre hesaplarım doğruydu. | Open Subtitles | بالإضافة إلى المعلومات التي بحوزتنا كانت حساباتي صحيحة |
Böylece onu yok edebileceğiz. Ama hesaplarım doğruysa zaten 7 saat içinde gidecek. | Open Subtitles | إذا كانت حساباتي صحيحة ستنتهي هذه الأشارة بعد سبع ساعات |
- Hâlâ birkaç saatimiz var, değil mi? - hesaplarım doğruysa. Ama Buffy... | Open Subtitles | مازال لدينا ساعتين إذا كانت حساباتي صحيحة ولكن |
hesaplarım doğruysa 4 güne kadar bahçe duvarının ötesine varacağız. | Open Subtitles | إذا كانت حساباتى صحيحة سنكون تحت حائط الحديقة بعد أربعة أيام |
hesaplarım polis araştırmasının parçası olarak dondurulmuş. | Open Subtitles | تم تجميد رصيدي كجزء من تحقيقات الشرطة |
Bildiği kadarıyla hesaplarım herkesinki gibi donduruldu. | Open Subtitles | على حد علمه أرصدتي متجمدة كغيري |
Eğer hesaplarım doğruysa herhangi bir yöndeki en ufak bir dürtme çekirdeğin hareketini yeniden kazanmasına yetebilecek. | Open Subtitles | الانفجار النووي فى لب الارض إذا كانت حساباتي صحيحة فان هزة خفيفة فى اي اتجاه ستعيد لب الارض الى مساره الطبيعي |
Sadece bir an için savunmasız olacaklar, ama hesaplarım doğru ise, bu yeterli olmalı. | Open Subtitles | لكن إذا كانت حساباتي صحيحه ذلك ينبغى أن يكون كافياً |
Bu yüzden Fortune aracı çalmanızı istedi. hesaplarım doğruysa bu bir dolandırıcılık değil mi? | Open Subtitles | إن كانت حساباتي صحيحة فهو احتيال، صحيح ؟ |
Çabalarının sonucu olarak da banka hesaplarım ve diğer bir takım kişisel bilgilerim CIA bilgisayarlarında yer etti ki ben böyle olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | والآن نتيجةً لِجهودكَ حساباتي البنكيّة ومعلوماتي الشخصيّة في أجهزةِ الاستخبارات ولا أُريدهم هناك |
Ki, obje hırsızlığının yanısıra adam kaçırma, ve eğer hesaplarım doğruysa cinayet de var. | Open Subtitles | بالإضافة إلى عواقب سرقة القطعة الأثرية و أيضاً الاختطاف، و إن كانت حساباتي صحيحة عملية إغتيال |
Bank hesaplarım IRS tarafından teftiş edilmeye başlandı. | Open Subtitles | لقد تم تدقيق حساباتي من قبل دائرة الإرادات الداخلية |
Deniz aşırı hesaplarım biraz daha dayanır ama şirket hesaplarına ulaşamayacağım. | Open Subtitles | ستدوم حساباتي الخارجيّة حينًا من الدهر ولكنّي لن أتمكّن من ولوج حسابات الشركة |
Bu işler hakkında çok şey bilmiyorum, ama hesaplarım asla yanlış olmaz. | Open Subtitles | انا لا اعرف الكثير عن هذا العمل, ولكن حساباتي لا تخطئ. |
Muhasebecimle konuştum demin. Tüm hesaplarım durdurulmuş. Tüm kredi kartlarım iptal edildiğini söyledi. | Open Subtitles | حادثت المحاسب للتوّ، أخبرني بأنّ حساباتي جُمّدت، وأنّ كل بطاقاتي الائتمانيّة أُلغيت. |
Sahip olduğu banka hesapları kadar cesareti var, ki artık onlar benim hesaplarım. | Open Subtitles | إنه شجاع بقيمة حساباته البنكية والتي الآن أصبحت حساباتي |
Bunlar şahsi banka hesaplarım. Benim paramı çalmışsın. | Open Subtitles | هذا كشف حساباتي المصرفية قمت بسرقة نقودي ؟ |
Bunlar şahsi banka hesaplarım. Benim paramı çalmışsın. | Open Subtitles | هذا كشف حساباتي المصرفية قمت بسرقة نقودي ؟ |
Ve eğer hesaplarım doğruysa piyonlar şahmat edecekler. | Open Subtitles | واذا كانت حساباتى صحيحة البيداق سيتحرك الى كش ملك كما يحدث |
Tam burada, eğer hesaplarım doğruysa beş saniye içinde bir patlama olacak. | Open Subtitles | أنظروا هنا ، لو كانت حساباتى دقيقة فسيكون هناك وهج خلال خمس ثوان |
hesaplarım polis araştırmasının parçası olarak dondurulmuş. | Open Subtitles | تم تجميد رصيدي كجزء من تحقيقات الشرطة |
Bildiği kadarıyla hesaplarım herkesinki gibi donduruldu. | Open Subtitles | على حد علمه أرصدتي متجمدة كغيري |
İşimi kaybettim, banka hesaplarım kapalı. Kredi kartlarım donmuş. | Open Subtitles | طردت من العمل، وحسابي المصرفي أُلغي وبطاقتي الائتمانية جُمدت.. |