"holden'ın" - Translation from Turkish to Arabic

    • هولدن
        
    • هولدين
        
    Sabah saat 7:15'te görevi başındaki bir hemşire tarafından Holden'ın uyandığı farkedildi. Open Subtitles هولدن استيقظ في سريره في الساعة 7 و 15 دقيقة صباحًا ولاحظته احدى الممرضات
    Mark David Chapman (*) John Lennon'ı (*) öldürdükten sonra bu kitaptan alıntılar yaptı. Dengesiz zihinler kendilerini Holden'ın yabancılaşmış ve kopuk haliyle özdeşleştirir. Open Subtitles العقول المتدهورة نحو الجنون تتطابق مع تصرفات هولدن وابتعاده عن الواقع
    Doug Holden'ın cesedi limanın bu noktasında bulundu. Open Subtitles تم العثور على جثة دوغ هولدن هنا في الميناء.
    Hücre hapsi süresince 5 kez Bay Holden'ın ölmesi planlanmıştı, fakat her seferinde idamı temyiz yüzünden askıya alındı. Open Subtitles خمس مرات في السجن ، سيد هولدن . لقد تمت جدولته للموت ، لكن في أي وقت إعدامه ...
    O gün, Holden'ın benim için yazdığı hikayeyi okudum. Open Subtitles ذلك اليومِ، قَرأتُ القصّةَ هولدين كَتبَها لي.
    Koyu renk bir Ford Taurus kullanıyordu Holden'ın yanından dosdoğru Washington'a dönüyordu. Open Subtitles يقود سيارة طراز فورد توروس سوداء اللون استدار يمنة عند تقاطع شارعي واشنطن و هولدن
    5-5-David, az önce Holden'ın güneyine doğru giden silâhlı bir şüpheli gördüm. Open Subtitles إلى المقسم,رأيت مسلحا يتجه جنوب شارع هولدن
    Siyah bir Ford Taurus kullanıyordu Holden'ın yanından dosdoğru Washington'a dönüyordu. Open Subtitles إنه بسيارة فورد توروس سوداء يستدير لليمين في شارع واشنطن قرب هولدن
    Sunset Bulvarı'nda William Holden'ın hem havuzda ölüyken yüzdüğü hem de aynı anda hikaye anlattığı sahneyi biliyor musun? Open Subtitles تعرف في شارع الغروب كيف توفّي ويليام هولدن وهو طاف على حـــــوض السباحة ويحكي القِصّة في نفس الوقت؟
    Şef Holden'ın önlüğündeki organofosfatın kokusunu alamamış olmasını düşünüyordum. Open Subtitles كنت أفكر في عدم قدرة هولدن على شم الفوسفات العضوي على معطفه
    Holden'ın şef önlüklerinin gerisi ne durumda? Open Subtitles ما هي آخر الأخبار بخصوص سترات الشيف هولدن ؟
    Shabazz, Holden'ın aracını haraca bağlamıştı. Open Subtitles لقد قام شاباز بإبتزاز هولدن مقابل شاحنة الطعام
    Şef Holden'ın aracını işleten adam? Open Subtitles أتقصد الرجل الذي يدير شاحنة الشيف هولدن ؟
    Reed Bennet'ın iş akdi Holden'ın bilgisayarında mı? Open Subtitles هل عقد عمل ريد بينات موجود على الكمبيوتر الخاص ب هولدن ؟
    Şef Holden'ın ölümüyle ilgili bir şey mi buldunuz? Open Subtitles هل لديكم شيء ما بخصوص وفاة الشيف هولدن ؟
    Şimdi Şef Holden'ın yemeklerine ne olacak acaba. Open Subtitles أتساءل عن الذي سيحدث لمطعم الشيف هولدن الآن
    Sarah Holden'ın külodunda kahverengi lekeler vardı. Kahverengi! Öf! Open Subtitles سارة هولدن لديها علامة إنزلاق في كنيكيرس, علامة إنزلاق راي, هيا
    Holden'ın uyanışına fenomen demek, yetersiz olurdu. Open Subtitles إذا أسمينا ظاهرة هولدن بلإستيقاظ فسيكون بيان لا يعطي الحقيقة الكاملة
    Sabah saat 7:15'te görevi başındaki bir hemşire tarafından Holden'ın uyandığı farkedildi. Open Subtitles هولدن قد وُجِدَ مستيقظاً على فراشه في 7: 15 صباحاً بواسطة إحدى الممرضات المُنَاوِبات.
    Serbest bırakıldığı zaman tüm delilleri gözden geçirdim ve Bay Holden'ın yeniden yargılanması gerektiği sonucuna vardım. Open Subtitles وفي وقت اطلاق سراحه راجعت كل الأدلة واستنتجت ان السيد هولدن يجب ان تعاد محاكمته
    Grant Holden'ın başrol oyuncularından biriyle ihtiraslı bir aşk ilişkisi var. Open Subtitles أن "جرانت هولدين" على علاقة غرامية متقدة مع أحد الممثلات معه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more