| O cipsleri yemeyi kesmezsen iştahın kapanacak. | Open Subtitles | أذا لم تتوقفي عن أكل البطاطا .لن تكون شهيتك مفتوحة للغداء |
| Umarım iştahın açıktır, tatlım. Çünkü hepsi senin için. | Open Subtitles | آمل أن تكون شهيتك كبيرة يا بني لأنها أصبحت كلها لك |
| Ona iştahın olmadığını söyle, midenin ağrıdığını... ve ondan ağrıyı durdurmasını iste. | Open Subtitles | أخبرهُ أنَّهُ ليسَ عندكَ شهية ومعدتكَ تؤلمك وأطلب منه أن يوقف الألم |
| Bundan daha büyük bir iştahın var değil mi? | Open Subtitles | لديك شهية كبيرة اكبر من ذلك الست كذلك؟ |
| İştahın hâlâ var olduğunun vasiyetnamesi. - Ölüme rağmen. | Open Subtitles | إنها دليل على أنّ الشهية لا زالت موجودة حتى بمواجهة الموت |
| İştahın yerine geliyor gibi. | Open Subtitles | تعود شهيتكِ بأن يبدوا |
| Olmaz, Gary. İştahın kaçırabilir. | Open Subtitles | -كلاّ يا (غار)، أظنّها ستفسد شهيّتك |
| Baban öldü ama halen iştahın yerinde, ha? | Open Subtitles | أبّيك ميـت، لكنّه ما زالَ يتذوق جيداً؟ |
| - Sen etli butlu değilsin. Uyarıcı alırsan iştahın kesilecek, ama geceleri uyuyamayacaksın. | Open Subtitles | من الواضح أنك ستقتلين شهيتك إذا تناولتي المنشطات، ولن تستطيعي النوم بالليل |
| Bu sabahki bu iştahın neredeyse dün gece bana karşı olan iştahınla aynı seviyede. | Open Subtitles | شهيتك للطعام هذا الصباح مثل شهيتك لى الليلة الماضية |
| Bağırma böyle. İştahın açılır yoksa. | Open Subtitles | لا ترفعى صوتك فقد تحفزى شهيتك للطعام |
| Bakıyorum da iştahın yerine gelmiş. Bu iyiye işaret. | Open Subtitles | يبدو أنك استعدت شهيتك هذه علامة جيدة |
| - Öyle mi? Dün gece iştahın bayağı yerindeymiş. | Open Subtitles | سمعتك تُشعل شهيتك ليلة البارحة |
| Umarım büyük bir iştahın vardır böylece yemekleri bir anda yutar ve kuşbaşıları savurursun. | Open Subtitles | "آمل أن تكون لديكَ شهية كبيرة انتقي الطعام، و ارمي ما لا يعجبكَ" |
| Çok tatlı bir iştahın var, evlat. | Open Subtitles | لديك شهية جيدة أيها الصبي. |
| Umarım iştahın yerindedir. | Open Subtitles | نتمنى أن يكون لديك شهية جيدة |
| İştahın hâlâ var olduğunun vasiyetnamesi. - Ölüme rağmen. - Sizin de paraya ihtiyacınız var. | Open Subtitles | إنها دليل على أنّ الشهية لا زالت موجودة حتى بمواجهة الموت |
| Şükür ki çıkmaya ilk başladığımızda böyle bir iştahın yoktu. | Open Subtitles | حمدًا لله أنكِ لم يكن لديكِ تلك الشهية حينما بدأنا نتواعد |
| İştahın bitmesi gibi bir tehlike yok. | Open Subtitles | ما من خطر وراء إفساد الشهية |
| Gördün mü? İştahın açıldı. | Open Subtitles | عادت شهيتكِ |
| Baban öldü ama halen iştahın yerinde, ha? | Open Subtitles | أبّيك ميـت، لكنّه ما زالَ يتذوق جيداً؟ |
| İştahın mı yok tatlım? | Open Subtitles | لا تشتهين الأكل يا عزيزتي؟ |