Eğer onu dengede tutamazsak ameliyathaneye ihtiyacımız olmayacak. - Dengelenecek. | Open Subtitles | لن نحتاج الى غرفه عمليات اذا تمكنا من جعلها مستقرة |
Canı cehenneme! Cumartesi gecesindeyiz. Hafta sonu bileti alırsak tren için pasaportlarımıza da ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | انها ليلة السبت, لن نحتاج الى جواز سفر لكى نسافر خارج الولاية |
- Gittiğimiz yerde görmek için gözlere ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | حيث نحن ذاهبون لن نحتاج للعيون ، لكى نرى |
Kıyafete pek ihtiyacımız olmayacak bir yere gidiyoruz. | Open Subtitles | لا نحتاج الى الكثير من الملابس في المكان الذي سنذهب اليه |
Stern sana, orada ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | ستيرن ، نحن لسنا بحاجة لك هناك أنت فيزيائي |
Bu sene Noel oyuncaklarına ihtiyacımız olmayacak, teşekkürler. | Open Subtitles | لن نكون بحاجة لألعاب عيد الميلاد هذه السنة |
İyimser olalım ve ona ihtiyacımız olmayacak diyelim. | Open Subtitles | دعنا نكون متفائلون ونقول نحن لن نحتاج ذلك. |
Bak, 50,000 doları aldığımız zaman kimseye ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | انظروا ، اذا حصلنا على الـ 50.000 لن نحتاج الى احد |
Güvenlik kameralarına bir sonraki kısımda ihtiyacımız olmayacak kanısındayım. | Open Subtitles | وأعتقد أننا لن نحتاج كاميرات المراقبة حاليا |
Güvenlik kameralarına bir sonraki kısımda ihtiyacımız olmayacak kanısındayım. | Open Subtitles | وأعتقد أننا لن نحتاج كاميرات المراقبة حاليا |
Bunu yapmak istiyorum ve sorunları bitirirsek lastik eldivenlere ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | . اريد القيام بهذا . و إن قضينا علي الإضطرابات لن نحتاج لهذه القفازات |
Düşündümde bizim bir numaralı oyuncağa ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | للفكرة الثانية نحن لن نحتاج إلى لعبة الرقم واحد |
Düşündümde bizim bir numaralı oyuncağa ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | للفكرة الثانية نحن لن نحتاج إلى لعبة الرقم واحد |
- İyiymiş ama ona ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | في أخر خمس سنوات. هذا عظيم, ولكن لن نحتاج إلى هذا. |
Joe, gideceğimiz yerde dizlerimize ihtiyacımız olmayacak. İyice tırlattı. | Open Subtitles | جوى, إلى حيث سنذهب, لا نحتاج إلى ركب لقد فقدت عقلها |
"Gittiğimiz yerde yollara ihtiyacımız olmayacak." | Open Subtitles | في المكان ألذي نذهب له , لا نحتاج ألى طرق |
Park yerine ihtiyacımız olmayacak. Çünkü ilk yılın kirasını karşılayabilmek için arabayı satıyoruz. | Open Subtitles | لا نحتاج للمواقف , نحن سنبيع السياره لنغطي دفعة سنة من الإيجار |
İçeri girmeden önce tüfeği arabada bırakacak. Hatta silaha ihtiyacımız olmayacak... | Open Subtitles | يتركه عادة في الشاحنة قبل أن يدخل لأننا لسنا بحاجة |
Teşekkürler ama leziz görünen bu kahvaltıya ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | شكراً لك ، لَكننا لسنا بحاجة ذلك الفطور لذيذ |
Bu sene Noel oyuncaklarına ihtiyacımız olmayacak, teşekkürler. | Open Subtitles | لن نكون بحاجة لألعاب عيد الميلاد هذه السنة |
Görünüşe göre, artık sana ihtiyacımız olmayacak. | Open Subtitles | يبدو أننا لن نحتاجك أطول من ذلك |
Gelecekte ihtiyacımız olmayacak tek şeyi hepimiz biliyoruz: Solak dükkanları. | Open Subtitles | جميعنا نعرف الشيء الوحيد الذي لن نحتاجه بالمستقبل ، "متاجر عسراء اليد" |