"imdat çağrısı" - Translation from Turkish to Arabic

    • نداء استغاثة
        
    • نداء إستغاثة
        
    • بنداء استغاثة
        
    • إشارة استغاثة
        
    • رسالة استغاثة
        
    Biraz önce, SS Atlantis'in kıyıdan 200 mil açıkça imdat çağrısı verdiğini haber aldım. Open Subtitles لقد تلقيت للتو خبراً عن سفينة سياحية أرسلت نداء استغاثة بمسافة 200 ميل قبالة الساحل
    Resmî bir imdat çağrısı yolladık. Yetkililer kısa sürede bizi alacaklardır. Open Subtitles لقد أرسلنا نداء استغاثة رسمي وستلتقطنا السلطات عما قريب
    Bu rapora göre, geçen hafta bir balıkçı teknesinin imdat çağrısı duyulmamış, çünkü radyo dalgası Radyo Rock tarafından engellenmiş. Open Subtitles لديّ تقريرٌ هنا يقول أنه خلال الأسبوع الماضي قد صدر نداء استغاثة مِن قارب صيد و لم يسمعه أحد بسبب موجات الراديو.
    Cebinden kendi kendine mi arıyor yoksa imdat çağrısı için mi arıyorsun? Open Subtitles هل جلستِ على هاتفكِ ثانية أم أنه نداء إستغاثة حقاً؟
    İmdat çağrısı gönderdin. Birilerin bekliyordun herhalde. Open Subtitles أرسلتم نداء إستغاثة يفترض أن تتوقعوا الصحبة
    Daha sonra imdat çağrısı yaptı ve buraya indi. Open Subtitles ثم قام بنداء استغاثة و تمركز هنـا.
    Üniformalı bir polisken buradan bir imdat çağrısı aldım. Open Subtitles عندما كنت ضابطاً ميدانيّاً، استجبت إلى نداء استغاثة هنا.
    - Daha fazla çıplak insan kaldıramam. - İmdat çağrısı aldık! Open Subtitles لا استطيع التعامل مع العراة اكثر من ذلك هااى لقد تلقينا نداء استغاثة
    Galaksinin keşfedilmemiş kısmından bir imdat çağrısı alıyoruz! Open Subtitles تلقينا نداء استغاثة من مكان مجهول من المجرة
    Bir imdat çağrısı, efendim. Titanik'ten! Open Subtitles هناك نداء استغاثة من التيتانك انها تغرق
    Bu bir imdat çağrısı. Yardım yakarışı, bir mayday. Open Subtitles ‫إنه نداء استغاثة ‫وطلب مساعدة ونجدة
    Evet, o ortaya çıktığında annemin imdat çağrısı gibidir. Open Subtitles - مصممة المنازل لدى أمي - , أجل، عندما تأتي يدل هذا على نداء استغاثة لأمي
    Dün AKB'den bir imdat çağrısı geldi. Open Subtitles نداء استغاثة قدم مِنْ أي كيو زد أمس
    Resmi imdat çağrısı gönderdik. Open Subtitles لقد قُمنا بإرسال نداء استغاثة رسمي.
    İmdat çağrısı. Open Subtitles مُوجهة نحو الفضاء السحيق نداء استغاثة
    - İmdat çağrısı göndermediniz mi? Open Subtitles -أرسلت نداء استغاثة أليس كذلك؟
    Anlaşılmaz bir imdat çağrısı aldık ve sonra sessizliğe gömüldü. Open Subtitles لقد أستلمنا نداء إستغاثة , وبعدها الصمت
    CA-2216862'nin yakından bir imdat çağrısı aldık. Open Subtitles " لقد سجلنا نداء إستغاثة بالقرب من " سي آيه 2216862
    Malik, şok cihazını al. Susan, imdat çağrısı. Open Subtitles (ميليك)، أحضر عربةَ الحوادث (سوزان)، لدينا نداء إستغاثة
    Daha sonra imdat çağrısı yaptı ve buraya indi. Open Subtitles ثم قام بنداء استغاثة و تمركز هنـا.
    Hâlâ imdat çağrısı yok, ama biraz daha derin erişim elde etmek için NSA'le araya birilerini sokuyorum. Open Subtitles لا توجد إشارة استغاثة حتى الآن، لكني قمتُ بربط بعض الخطوط مع وكالة الأمن القومي لتتيح لنا وصولاً أعمق.
    Sahil güvenlik, uçağın imdat çağrısı gönderdikten sonra radarın dışına çıktığı bölgeyi tarıyor. Open Subtitles حرس السواحل" يقوم بالتحقق من هذه المنطقة" ."والذي إختفت به الطائرة عن "الرادار بعد إرسال رسالة استغاثة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more