| Bu yüzden annem de evrakları imzalamadı. | Open Subtitles | وبالتالي لم توقع والدتي الحقيقة أوراق التبني |
| Bu yüzden annem de evrakları imzalamadı. | Open Subtitles | وبالتالي لم توقع والدتي الحقيقة أوراق التبني |
| Anneniz anlaşma kağıtlarını imzalamadı. | Open Subtitles | لم توقع والدتك بعد على أوراق تسويتي |
| Kimse doğumgünü posterimi bile imzalamadı. | Open Subtitles | لم يوقع أحداً حتى لوحة عيد ميلادي |
| Lanet olası müşteri, anlaşmayı imzalamadı bir sürü lanet para kaybettik. | Open Subtitles | .. العميل "فراغ" لم يوقع الصفقة "وفقدنا مالاً كثيراً "فراغ ! |
| Tamam, dava için evraklarımı biraraya getiriyorum ve kimse velayetimin kaldırılma belgesini imzalamadı. | Open Subtitles | لذا كنت أجمع أوراق جلسة استماعي واتّضح أنّه لم يوقّع أحد مطلقاً الترخيص الدائم للحقوق |
| Ama Robert Quinn Callie'nin annesiyle evliydi ve adı Callie'nin resmi doğum belgesinde yazılı olsa da hiçbir şey imzalamadı. | Open Subtitles | ولكن لأن (روبرت كوين) كان متزوجًا من أم (كالي) ولأن أسمه على شهادة ميلادها الرسمية ولكنه لم يوقعها |
| Eşin boşanma evraklarını hiç imzalamadı. | Open Subtitles | زوجتك لم توقع على أوراق الطلاق |
| - Evet ama Sarah anlaşma imzalamadı, değil mi? | Open Subtitles | -حسناً، سارة لم توقع الاتفاق، أفعلت ذلك؟ |
| Çatı katı antlaşmamızı bile imzalamadı. | Open Subtitles | ولم توقع إتفاق الشقة الخاص بنا |
| Blair evrakları aldı ama henüz imzalamadı. | Open Subtitles | بلاير ) لديها اوراق الطلاق لكنها لم توقع عليهم بعد ) |
| Demek bu yüzden evrakları imzalamadı. | Open Subtitles | لذلك هي لم توقع الاوراق |
| Parayı kabul etmedi ve gizlilik anlaşmasını imzalamadı. | Open Subtitles | لم توقع اتفاق السرية. |
| Carter, boşanma evraklarını asla imzalamadı. | Open Subtitles | كارتر ، لن يوقع أوراق الطلاق أبداً. |
| Aslında evrakları hiç imzalamadı. | Open Subtitles | في الواقع، لم يوقع الأوراق مطلقاً |
| Lauren'a ona hatırlatmasını söyleyip durdum, ama onları hiç imzalamadı. | Open Subtitles | دائماً أطلب من لورين أن تذكره، لكنه... لم يوقع الأوراق أبداً. |
| Bay McCord altınlarının tartılmasına şahit oldu, fakat o makbuzları imzalamadı. | Open Subtitles | السيد "(ماكورد)" شهد وزن الذهب لكنه لا يوقع الإيصال وهو معتقل حتى يفعل. |
| Bobby sözleşmeyi imzalamadı. | Open Subtitles | ولكن بوبي لا يريد أن يوقع. |
| Maç başına 18 sayı. Anlaşma imzalamadı. | Open Subtitles | لم يوقّع أستمارة الأنتقال حتى الأن. |
| Hiçbir şey imzalamadı. | Open Subtitles | هو لا يوقّع أيّ شئ. |
| - Kimse anlaşmayı imzalamadı. | Open Subtitles | لم يوقعها أحد |