Bu doğru, biz Philip Morris Şirketlerinde ikinci şanslara inanırız | Open Subtitles | هذا صحيح نحن في شركة فيليب موريس نؤمن بفرصة ثانية |
Biz bir kadının eğitiminin erkeğinki kadar önemli olduğuna inanırız. | Open Subtitles | نؤمن بأن تعليم المرأة لا يقل اهمية عن تعليم الرجل |
Ve bu nedenle güneş ışığı ve çiçeklerle dolu olan benim binamda bizler umuda ve insan olasılıklarına inanırız. | TED | ولذك في مبناي، الممتلئ بضوء الشمس والازهار، نؤمن بالامل وامكانيات الانسان. |
#Yatağımızı paylaştığımız kadının sözlerine inanırız.# | Open Subtitles | نصدق وعود المرأة التي نتشارك الفراش معها |
Eğer kaderlerimiz birbirine dolanmışsa, bunun iyi karma, iyi talih olduğuna inanırız. | TED | ومصيرنا متشابكة وبعد ذلك نعتقد أن هذه كرامة جيدة، أنها ثروة جيدة. |
Bu ruhu alkışlarız, ona hayran oluruz, ona inanırız, fakat aynı zamanda onu oradan çıkartmalıyız. | Open Subtitles | نحن نحيي هذه الروح ، يُعجبنا ذلك ونؤمن بها ولكن ينبغي علينا أن نخرجها من أرضها |
Neden sadece insanların hakkımızda söylediği olumsuzluklara inanırız? | Open Subtitles | لماذا نصدّق فقط الأشياء السلبية التي تقال عنا؟ |
İslam'da, etkilenmeyi yok etmenin... ona karşı direnmekten daha etkili olduğuna inanırız. | Open Subtitles | في الإسلام، نُؤمنُ أنَّ إلغاءِ الإغراء فَعالٌ اكثرَ من مُحاولةِ مقاومَتِه |
Özgürlüğe inanırız. Halkın, bir zamanlar yaşadığı gibi, yaşarız. | Open Subtitles | نحن نؤمن بالحرية نعيش كما كان يفعل القدامى |
İslamiyet'te biz sadece iki kişinin Tanrı ile doğrudan konuşabildiğine inanırız. | Open Subtitles | في الإسلام، نؤمن أن شخصان فقط تكلَّما مع الرب مباشرة |
Tekbir mezhebe ve tekbir kiliseye inanırız. | Open Subtitles | نؤمن بكاثوليكية واحدة، والكنيسة الرّسولية. |
Tanrı'nın kastettiğini söylediğine inanırız. | Open Subtitles | نحن نؤمن ان الرب يقول ما يعنيه و يعني ما يقوله |
*Brain,aşırı dincilere laf sokmak iyi birşey, ama bu evde biz Tanrı'ya inanırız. | Open Subtitles | لا يابرايان . أن شيء واحداً يكفي لسحق الدين المنظم ولكن نحن نؤمن بالرب في هذا البيت أعني, أنك ملحد؟ |
Cesetlerimizin Toprak Ana'ya birer armağan olduğuna inanırız. Bize sağladığı topraklar için son bir hediye. | Open Subtitles | نؤمن بأنّ أجسادنا هبةٌ للأرض الأمّ، تقديراً للتضحيات التي قدمتها. |
Biz aksesuar bölümünde tavsiyenin gücüne inanırız. | Open Subtitles | نحن نؤمن بقدرة الإقتراحات في الإكسسوارات. |
Biz bu güzelliğin ve bu iyiliğin irfanının Allah olduğuna inanırız. | Open Subtitles | نحن نؤمن بأن ذلك الجمال ومعرفة تلك الطيبة هي الله |
Hayatın Tanrı'nın bir armağanı olduğuna inanırız ve bu hayatı kan alarak sürdürmeye çalışmayız. | Open Subtitles | نؤمن ان الحياة هبة من الرب و لا نحاول أن نحافظ عليها بقبول الدماء |
Soru sormayız biz. Sadece davamıza inanırız. | Open Subtitles | نحن لا نطرح أسئلة بل نؤمن بقضيّتنا و حسب |
Pek çok şeye inanırız, ama tesadüf haricinde. | Open Subtitles | نحن نصدق بالكثير من الأمور لكن الصدف ليست منها |
Ama önemi yok, önemi yok, çünkü biz münferit olaylara inanırız, ne gördüğümüze inanırız, ne gördüğümüzü sandığımıza, bize doğru gibi gelene. | TED | لا يهم . لا يهم لأننا نصدق ما نسمع , نصدق ما نرى , ما نعتقد إننا نراه , نصدق ما يجعلنا نشعر بوجودنا . |
Oksijenin yakıcı olduğu gibi işsiz gençlerin güvensiz olduğuna inanırız. | TED | نحن نعتقد بأن دور الأوكسجين في النار كدور الشباب العاطل في انعدام الأمن |
Ve inanmanın aptalca olduğu zamanlarda inanırız. | Open Subtitles | لكننا البشر نأمل حين ينقطع الأمل، ونؤمن حين ينطوي الإيمان على حمقٍ. |
Amerikanlar salaktır. Bize ne denirse inanırız. | Open Subtitles | الأمريكيون أغبى شعوب العالم نحن نصدّق كل ما نسمعه |
Biz Mayfair'lere inanırız, Zoe. | Open Subtitles | نحن نُؤمنُ بعائلة مايفاير، زوي |