"inciler" - Translation from Turkish to Arabic

    • اللآلئ
        
    • اللؤلؤ
        
    • لآلئ
        
    • الآلئ
        
    • اللؤلؤة
        
    • لألئ
        
    • اللألى
        
    • واللؤلؤ
        
    • لؤلؤ
        
    Büyük şapka, inciler, küçük pembe el çantası? Open Subtitles القبعة الكبيرة اللآلئ حقيبة اليد الوردية الصغيرة
    İnciler bir kleptoman tarafından alınmış, sonra da iade edilmiş olur. Open Subtitles اللآلئ التى سرقها الشخص المصاب بداء السرقة قد أعادها
    Bence inciler istiridyeden çıkmıyor. Open Subtitles أظن أن هذا وهم ، لا أعتقد أن اللؤلؤ يأتي من المحار
    Onu aşkla karşıla.. aşk cok değerli, inciler gibi... karşıla onu, sevincini serbest bırak ve gözlerinin içindeki gülüşü göster.. Open Subtitles رحبي به بحب.. الحب ثمين، مثل اللؤلؤ رحبي به، دعي سعادتك وضحكتك تظهر في عيونه
    # İnciler değerli taşlar, çok uzaktan geldiler. Open Subtitles لآلئ رائعة وأحجار نفيسة مستوردة من الخارج
    Domuzlar için inciler, boka batmış orkideler! Open Subtitles الآلئ للخنزيرِ،سحالب في السمادِ.
    Herkes bana sorar Tatlım bu inciler için ne yaptın? Open Subtitles "جميعهم يقولون, عزيزتي ماذا فعلتِ لأجل الحصول على تلك اللآلئ"
    Bu inciler ortalama hariç Benim ürün değersiz . Open Subtitles باستثناء تشبيه اللآلئ انت تعنى ان المنتج الخاص بي لا قيمة لها
    "ve Kraliçe Elizabeth'in küpelerindeki elmaslar ve inciler var." Open Subtitles "والماسات و اللآلئ من أقراط الملكة اليزابيث"
    309, 307, 305, 303... avizeler, avizeler... inciler, aynalar... görünürde kimsenin olmadığı koridorlar. Open Subtitles 309, 307, 305, 303... الثريات ، الثريات ، اللآلئ ، المرايا ...
    İnciler oyunda çalınmıyor mu? Open Subtitles ماذا لو سرقت اللآلئ خلال عرض المسرحية ؟
    Öyleyse bu nefis inciler ve paha biçilmez küpeleri ne yapacağım? Open Subtitles بهذه اللآلئ الرائعة والأقراط الغالية؟
    Bu inciler hiç kimseye ait değil. Onlar doğaya ait! Open Subtitles هذا اللؤلؤ لا ينتمي لأي رجل إنه ينتمي للطبيعة
    İnciler denize geri verilip, aileler tekrar birleşmediği sürece huzur asla sağlanamayacak. Open Subtitles حتى يعود اللؤلؤ إلى البحر وتتحد العائلتين مجدداً
    O lanet inciler. Bize acı ve üzüntüden başka bir şey vermedi. Open Subtitles هذا اللؤلؤ ملعون، لم يجلبوا سوى الضرر والحزن
    Çiftliğindeki inciler karaborsada ve kaçırılmış olarak sonuçlandı. Open Subtitles لآلئ مزرعتك ستتنتهي مهربّة أو في السوق السوداء
    İnciler olmadan "Domuzlar İnciden Ne Anlar"ı nasıl oynarız? Open Subtitles كيف يمكن أن نقدم " لآلئ قبل الخنزير " من دونها
    Evet. Yani inciler burada bir yerde mi? Open Subtitles لقد كان هناك شخصين مشتبهين بسرقة لآلئ السيدة "أوبالسن"
    Ne güzel inciler. Daha önceden görmüş müydüm? Open Subtitles ما أجمل الآلئ ألم أرهم من قبل؟
    İnciler bu sabah komodinin. Open Subtitles اللؤلؤة لم تكن على طاولة الملابس هذا الصباح
    PAHA BİÇİLEMEZ İNCİLER Open Subtitles لألئ لا تقدر بثمن
    ay dede pencereden sana gümüs ve altindan inciler. Open Subtitles الجميع سينامون السيد القمر سيرسل اللألى والذهب والفضة من خلال نافذتك
    Havva'ya elmaslar ve inciler mi lazımdı? Open Subtitles هل احتاجت حواء الى الألماس واللؤلؤ ؟
    Karımın boynuna inciler de takmak isterim. Open Subtitles وأريد أن أضع عقد لؤلؤ على عنق زوجتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more