| O kabadayılar gibi orman kanunlarını kullanma. Onun istediği de bu. | Open Subtitles | لا تقاتله هنا فى هذه الادغال هذا ما يريده |
| Hepimizi mahvetmek mi istiyorsun? Onun istediği de zaten bu değil mi? | Open Subtitles | هل تريد أن تدمرنا جميعاً أليس هذا ما يريده بالضبط ؟ |
| Sizi incitmesine sebep olmayın. Onların istediği de bu. | Open Subtitles | لا تدعى له الفرصة لكى يؤذيكى هذا كل ما يريده |
| Onların istediği de bu. Eğer bunu atlatabilirsek maçı kazanabiliriz. | Open Subtitles | هذا ما تريده ، الآن إن ضربنا بقوة فيمكننا الفوز في هذه المباراة |
| Onun istediği de bu, aklını karıştırmak ama laftan başka bir şeyi yok. | Open Subtitles | هذا ما تريده. أن تؤثّر في تفكيرك. لكنّها مجرّد كلمات. |
| Açıkçası, bence istediği de hep buydu zaten. | Open Subtitles | وصدقًا، أعتقد أن هذا ما أرادته دومًا. |
| Radikallerin istediği de buydu... Protestanların Katoliklere karşı ayaklanması, bize karşı ayaklanmaları. | Open Subtitles | هذا ما أراده المتطرفين وقوف البروتستانت ضد الكاثوليك |
| Orada bir mağarada bekliyor, ve istediği de o. | Open Subtitles | إنه ينتظر هناك في كهف ما, وهذا ما يريده. |
| Orada bir mağarada bekliyor, ve istediği de o. | Open Subtitles | إنه ينتظر هناك في كهف ما, وهذا ما يريده. |
| Fas'ta bir kampın bombalanması bu Zirve'yi suya düşürür, bombacıların istediği de tam olarak bu. | Open Subtitles | تفجير مخيم في المغرب سيدمر هذه القمة و آمالها نهائياً و هذا بالضبط ما يريده منا المفجرون أن نفعله |
| Adamın istediği de bu. Açıklama yaparsak sitenin reklamını yapmış oluruz. | Open Subtitles | هذا بالضبط ما يريده ، أي شئ نقوله لن يؤدي إلا لترقية الموقع |
| Adamın istediği de bu. Açıklama yaparsak sitenin reklamını yapmış oluruz. | Open Subtitles | هذا بالضبط ما يريده ، أي شئ نقوله لن يؤدي إلا لترقية الموقع |
| Eminim özürlü insanların istediği de kesinlikle budur. | Open Subtitles | أنا واثق بالضبط ان هذا ما يريده الناس المعاقين |
| Ama düşünüyorum da istediği de bu, değil mi? | Open Subtitles | بي . لكن أعتقد ذلك ما تريده حسناً؟ |
| Yiyecek endüstrisinin onlara düşündürmek istediği de bu. | Open Subtitles | وهذا ما تريده صناعة الأغذية أن يظنوا |
| Her kadının kocasından istediği de bu değil midir? | Open Subtitles | أليس هذا ما تريده كل زوجة من زوجها؟ |
| Hayır, Şirin'in istediği bu işte. Onun istediği de bu işte. | Open Subtitles | لا، هذا ما تريده هي، هذا ما تجيده |
| Zaten istediği de bu. | Open Subtitles | هذا هو الأمر. هذا ما تريده. |
| Ve tek istediği de bu. | Open Subtitles | وهذا كل ما أرادته. |
| Bu öğrencilerin istediği de temel seks eğitimi dersine katılmaktı, diğer öğrencilerimize sunduğumuzdan farklı birşey değildi. | Open Subtitles | كل ما أراده اولئك الطلاب كان أن يحضروا صف تثقيف جنسي طبيعي ليس مختلفاً كثيراً عن الذي نقيمه هنا لجميع طلابنا الآخرين |
| Diğer bağışçılara bel bağlamış vaziyetteyim ve onların istediği de bu. | Open Subtitles | أنا مُعتمد على المانحين الآخريين وذلك ما يُريدونه |
| Eğer birbirinizle konuşmazsanız bu işi asla çözemezsiniz ki bu arada bütün çocukların istediği de budur. | Open Subtitles | لن نستطيع ان نحصل على حل لـ هذهِ المشكلة اذا كنت انت وزوجتك لا تستطيعون حتى التحدث معاً وهو بالمناسبة ما يريده الابناء |