"itiraz ediyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• اعتراض
• أعترض
• إعتراض
• اعترض
• أعتراض
• الاعتراض
• الإعتراض
• اعترضُ
• أحتج
• اِعْتِراض
• اعتراضهذا
• أعارض
• إعتراضاً على
• إحتجاج رسمي

itiraz ediyorum efendim! Savclk, tang sadece ölüm nedenini göstermek için çagrd.
اعتراض الناس دعُؤا هذا الشاهدِ فقط ليؤضح سببِ الموتِ.

itiraz ediyorum. Savc sag gösterip sol vuruyor.
اعتراض انه يدعي انه يعني شيئا ويتحدث عن شيئ اخر.

Bu sözler önemsiz ve münakaşa yaratıcı olduğu için itiraz ediyorum.
إننى أعترض على ذلك لأنه أمر لا يهم كما أنه جدلى

- Çoklu Kişilik Karışıklığı. - İtiraz ediyorum Sayın Hakim.
و تحديداً من مرض إنفصام الشخصية ــ أعترض سيدتى القاضية

- İtiraz ediyorum. Soru kışkırtıcı. - O da yapsın.
إعتراض ، شرفك هذا تحريضي ما الذي جيد للقضيه، شرفك

"Ow! Takımlarım!"ı izlerken beni rahatsız ettiği için itiraz ediyorum.
وانا اعترض انه قاطعني بينما كنت اتابع برنامجي على التلفاز

İtiraz ediyorum sayın hâkim. Savcılık bu konuda bilgilendirilmedi.
أعتراض, حضرة القاصيّ، المُدعيّ ليس لهُ علم بذلك.

itiraz ediyorum. Tegmen Manion ifadesinde düsüncelerini belirtti.
اعتراض الملازم مانيون قال من قبل ماكان يظنه.

İtirazınız var mı, Bay Brady? İtiraz ediyorum!
و أحد ألمع العقول فى العالم هذه الأيام ، أى اعتراض ؟

İtiraz ediyorum. Bu yorumların elimizdeki davayla, hiç ilgisi yok.
اعتراض هذه التصريحات ليس لها علاقة مع الحادث

- İtiraz ediyorum. Bunun konumuzla ilgisi yok.
اعتراض سيادة القاضي هذا ليس له صلة بالموضوع

- Şimdi bütün kanıtları gördüğümüze göre - Bekle! İtiraz ediyorum.
الأن و بعد ان رأينا كل الدلائل انتظر,انا اعتراض

İtiraz ediyorum, sayın yargıç. Bir kalem almak bu kadar uzun sürmez.
أعترض يا سيادة القاضي لا يحتاج أحد كل هذا الوقت ليلتقط قلماً

Keyfi güç kullanmanıza itiraz ediyorum ve listeden silinmemi rica ediyorum.
أنا أعترض عن استهلاك الطاقة غير المبرر وكطلب سأكون خارج القائمة.

Bu sorgulamanın tamamına iftira niteliğinde olduğu gerekçesiyle itiraz ediyorum.
إنّي أعترض على هذا الخطّ الكامل من الأسئلة كأنّها تشهيريّة

Savunma makamının görece önemsiz bir konu üzerinde üstelemesine itiraz ediyorum.
سيادة القاضي ، هذا السؤال جدلي أعترض على مضايقة المحامي للشاهد بشأنتلكالنقطةالثانوية.

- Sayın Hakimler, itiraz ediyorum. Bir şey saklamaya çalışıyor.
لسيادتكم , لدى إعتراض قوى إنه يحاول إخفاء أمر ما

İtiraz ediyorum Sayın Hâkim. Az önce soruldu ve cevaplandı.
إعتراض , سيّدي القاضي إسأل فقط , و أجب فقط

İtiraz ediyorum, Yargıç. Bu kişi tanık listesinde yok.
إعتراض يا سيادة القاضي هذا الشخص ليس بقائمة الشهود

Efendim, itiraz ediyorum. Benim bilgili arkadaşım kelimeleri tanığın ağzına tıkıyor.
انى اعترض سيادة القاضى, ان صديقى المحترم يضع الكلمات

- İtiraz ediyorum! Tanığı taciz ediyor. - İtiraz reddedildi.
أعتراض ، أنة يقوم بالضغط على الشاهد - الأعتراض مرفوض -

- İtiraz ediyorum Sayın Hâkim.
ـ اعتراض حضرة القاضية ـ الاعتراض مرفوض

- İtiraz ediyorum Yargıç. - Kabul edildi.
ــ أعترض يا سيادة القاضي ــ الإعتراض مقبول

Efendim... bu gibi sorulara itiraz ediyorum.
ا ن يستخدم هذا كدليل على كذب المراة سيدي القاضي ، اعترضُ على هذا النوع من الأسئلةِ.

İtiraz ediyorum. Şiddetle itiraz ediyorum.
أنا أحتج أنا أحتج بشدة

İtiraz ediyorum. O itiraf açıkça baskı altında yapılmıştı.
اِعْتِراض ذلكَ الاعتراف كان واضحاً أنهُ بالأكراه

İtiraz ediyorum! Bunun bu davayla hiçbir ilgisi yok.
اعتراضهذا لا علاقة له بمجريات هذه المحاكمة

Bu tarz sorgulamaya erteleme taktiği olması nedeniyle itiraz ediyorum.
مرة أخرى أعارض هذا الطلب كاستراتيجية تأجيل

İtiraz ediyorum. Bunu daha önce duyduk, Sayın Yargıç da dahil.
إعتراضاً على ذلك ؛ كما سمعنا كل شئ ؛ يا حضرة القاضي

- İtiraz ediyorum. - Neye dayanarak?
إحتجاج رسمي - بناء على ماذا ؟