Ailem öldüğünde bana, iyi davrandı. | Open Subtitles | وعندما توفا والداي، كان لطيفاً جداً. |
Boş bir mideyle içtim Stuart. O çok iyi davrandı. | Open Subtitles | (تناولت الشراب على معدة خاوية ، (ستيوارت وهو كان لطيفاً |
Sana her zaman iyi davrandı. | Open Subtitles | يالك من مرهف الإحساس لقد كانت لطيفة معك طول الوقت |
Tuhaf biriydi ama bana çok iyi davrandı. | Open Subtitles | كانت طيبة معي بالرغم من أن سلوكها كان غريب |
Hayır, Dee, bana her zaman iyi davrandı. | Open Subtitles | كلا، (دي) كان يحسن معاملتي |
Sabah karşılaştığımızda bana çok iyi davrandı. | Open Subtitles | لقد كانت لطيفةً جدّاً معي هذا الصباح عندما تحدّثتُ لها. |
Shepherd'ın ailemi öldürmesinden sonra bana çok iyi davrandı. | Open Subtitles | كان لطيفاً معي بعد ما قتل (شيبيرد) والدي |
Bana her zaman iyi davrandı. | Open Subtitles | لقد كان دوماً طيباً معي. |
O zamandan beri bana çok iyi davrandı. | Open Subtitles | وكان جيد معي منذ ذلك الحين |
Sana iyi davrandı mı? | Open Subtitles | هل كان لطيفاً معكِ؟ |
İyi davrandı. | Open Subtitles | كان لطيفاً كما ترى |
O bana çok iyi davrandı. | Open Subtitles | كان لطيفاً للغاية وبدا ظريفاً |
Michael, iyi davrandı diye bir kadına para önermezsin. | Open Subtitles | مايكل ، كنت لا نقدم المال امرأة لو انها كانت لطيفة. |
Küçük kızın bana çok iyi davrandı. Seni yüzünden vuramam. | Open Subtitles | ابنتك الصغيرة كانت لطيفة جدا معي لا يمكنني أن أرديك في الوجه |
- Süperdi. Bana çok iyi davrandı. | Open Subtitles | كنت جيداً ، ونعم هي كانت لطيفة |
Kat bana her zaman iyi davrandı Byron. | Open Subtitles | لطالما كانت كات طيبة معي يا بايرون |
Bana karşı hep iyi davrandı. | Open Subtitles | يحسن معاملتي. |
Yani onu eleştirdiğim için bana iyi davrandı. | Open Subtitles | إذًا كانت لطيفةً معي لأنني إنتقدتها. |
- Bana iyi davrandı. | Open Subtitles | لقد كان لطيفاً معي |
Ama baban bana çok iyi davrandı. | Open Subtitles | لكنّ والدك كان طيباً معي |
Raul bana karşı iyi davrandı ve ben de ona iyi davrandım. | Open Subtitles | راؤول جيد معي وأنا جيدة معه. |