"iyileştirdi" - Translation from Turkish to Arabic

• شفى
• عالج
• عالجتني
• عالجني
• شفاني
• شفاك
• عالجت
• شفاه
• شفيت
• عالجه
• عالجتك
• عالجنى
• شفانى للتو
• شفاها
• شفاهم

Prensesi hızlıca iyileştirdi fakat prenses teşekkürlerini bile dile getiremeden Ölüm, sevdalı vaftiz oğlunu sürükleyerek oradan uzaklaştırdı.
شفى الأميرة بسرعة، ولكن قبل أن تستطيع شكره، قام الموت بسحب ابنه بالمعمودية المتيم بعيدًا.

Hem annemi iyileştirdi, hem aileden biri.
فلقد عالج والدتي من قبل , وهو من العائلة

Senden de, benden de çaldı. Çok üzgünüm. Ama beni iyileştirdi.
ـ لقد سرقت منكِ ومني ، آسفة ـ ولكنها عالجتني

O acıyla, hayatım boyunca yaşayacağımı düşünüyordum ki eşiniz beni iyileştirdi.
ظننت أنني سأعيش بهذا الألم لبقيّة حياتي ثمّ عالجني زوجكِ

Hayır. Eyalet beni iyileştirdi.
لا مصحة الولاية هي من شفاني

Vampir kanı tüm yaralarını iyileştirebilir. Kendi çocuğun seni iyileştirdi.
بوسعها معالجة أيّ جرح جنينك شفاك

Sen ve birçoğunuzun açtığı yaraları iyileştirdi.
عالجت كل الجروح التي كان سببها انت وغيرك

Kördü, ama İsa onu iyileştirdi. Baksanıza.
أنظر الي عينيه كان أعمي وعيسى شفاه أنظر أنظر

Ciddi bir fıtıktan dolayı ölmek üzereydim ama o beni yattığım yerden elleriyle iyileştirdi.
انا بنفسي كدت اموت ...من تمزق خطير لكن من خلال وضع الايدي فقد شفيت

Bu yol onu öldürebilirdi, ama iyileştirdi.
عالجه عندما تكون على الطريق

Tanrı, bedenen kör olanları iyileştirdi peki ya ruhları kör olanlar, onlara ne olacak?
الله شفى عميان البصر، ولكن ماذا عن عميان العقل ؟

O karımı iyileştirdi, şimdi hepimizi iyileştirecek!
لقد شفى زوجتي الان سيشفينا جميعا

- Ne demek istiyorsun? - Bana saldırdılar, o beni iyileştirdi.
...ماذا تعني بذلك - لقد هاجموني، وهو من عالج أجنحتي -

İyileştirdi beni. Artık iyileştim, değil mi?
لقد عالجتني ، أنا بخير الآن ، صحيح؟

Bluzcu amca beni Adolf'la iyileştirdi.
رجل الملابس عالجني ببهارات اللحم؟

Tanrı beni iyileştirdi.
-لقد شفاني الرب

Anlamıyorum. Yani Roy seni iyileştirdi, değil mi?
أنا لا أفهم , روي) شفاك , صحيح؟

Ablam yaralarını temizleyip iyileştirdi. Ayrıca seni çıplak gördük.
أختي، عالجت جروحك ونزعت ملابسك أيضاً.

Kördü, ama İsa onu iyileştirdi. Bakın.
كان أعمي وعيسى شفاه أنظر أنظر

Biliyorsun orası karımı iyileştirdi. Bana bir oğul verdi.
تعلمون، شفيت زوجتي وأعطاني إبني.

S.H.I.E.L.D.'daki bir doktor iyileştirdi.
طبيب من (شيلد) عالجه

Peki neden bacağını iyileştirdi, seni öldürmek için mi?
ولماذا عالجتك ساقك، لكي تقتلك؟

O beni iyileştirdi. Siz de onu iyileştirin.
لقد عالجنى يجب عليكم أن تُعالجوه

O benim oğlum, beni iyileştirdi ve memnuniyet duymalısın.
إنه إبني ، شفانى للتو يجب أن تغمركِ السعادة

Küçük kardeşim kanserdi. Ziyaretçiler onu iyileştirdi.
إبنة شقيقتى الصغيرة كانت مصابة بالسرطان و قد شفاها الزوار منه.

Bazı kişileri iyileştirdi.
بعض الأشخاص الذين شفاهم