"kötü bir zaman" - Translation from Turkish to Arabic

    • وقت غير مناسب
        
    • الوقت غير مناسب
        
    • هذا وقت سيء
        
    • هذا توقيت سيء
        
    • هذا وقت سيئ
        
    • توقيت سيئ
        
    • هذا وقت غير
        
    • وقت مزعج
        
    • الوقت غير ملائم
        
    • الوقت مناسب
        
    • هذا وقت سئ
        
    • وقتا سيئا
        
    • وقتاً غير مناسب
        
    • وقت سىء
        
    • وقت عصيب بالنسبة
        
    Sanırım dansa gidebilmek amaçlı 300 dolar istemek için kötü bir zaman. Open Subtitles هل هذا وقت غير مناسب لطلبي ثلاثمئة دولار من أجل حصص الرقص.
    - Gitsek iyi olur. - Savaş için kötü bir zaman. Open Subtitles - من الافضل ان نذهب - انه وقت غير مناسب للحرب.
    Alo? Konuşmak için kötü bir zaman mı? Open Subtitles مرحباً, هل الوقت غير مناسب للكلام؟
    - İyi adam olmak için kötü bir zaman bu. - Nedir bu? Müdahale mi? Open Subtitles هذا وقت سيء لتكوني جيدة فيه ما هذا , تدخل ؟
    Sormak için kötü bir zaman olduğunun farkındayım, ama poker oynamayı biliyorsun, değil mi? Open Subtitles أدرك بأن هذا توقيت سيء لأسـأل ولكنك تعرف كيف تلعب البوكر، أليس كذلك؟
    Klostrofobim olduğunu anlamak için kötü bir zaman. Open Subtitles هذا وقت سيئ لأكتشف أني أخاف من الأماكن المغلقة
    Biliyorum, çok kötü bir zaman... ama konuşmamız gerek. Open Subtitles أعلم أنه وقت غير مناسب لكن مهم جداً أن نتحدث
    Telefonla konuşmak için kötü bir zaman seçmiş. Open Subtitles هذا وقت غير مناسب لتقوم باتصال هاتفي يا صديقي
    Daha kötü bir zaman düşünemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني التفكيرفي وقت غير مناسب أكثر من هذا
    Umarım bu kötü bir zaman değildir. Open Subtitles أتمنى ألا يكون الوقت غير مناسب
    kötü bir zaman mı? Open Subtitles هل الوقت غير مناسب
    - kötü bir zaman mı? - Sorun değil. Open Subtitles هل الوقت غير مناسب لا بأس.
    Brian, senin için kötü bir zaman biliyorum. Open Subtitles براين .. انا اعلم أن هذا وقت سيء بالنسبة لك
    Her şeyi atının planladığını söylemem için kötü bir zaman mı? Open Subtitles هل هذا وقت سيء لأخبرك أن حصانك هو العقل المدبر لكل شيء؟
    Tamam, madem öyle, o halde kötü bir zaman dostum. Open Subtitles ربما يكون هذا وقت سيء يا رفيقي
    Bunun senin için kötü bir zaman olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعرف أن هذا توقيت سيء جداً بالنسبة لك
    kötü bir zaman biliyorum ama korkarım ısrar edeceğim. Open Subtitles -أدرك أن هذا وقت سيئ .. ولكن أخشى أنه يجب أن أصمم على هذا
    Bak bunun kötü bir zaman olduğunu biliyorum ama, babanın dediklerine kulak kabartmalıyız. Open Subtitles انظر , اعرف انه توقيت سيئ ولكن اعتقد إننا بحاجه لاستماع لما يقوله والدك
    A.T.F. ile birlikteyim. Ricky, biliyorum senin için kötü bir zaman. Open Subtitles انا من مكتب مكافحة المتفجرات اعرف هذا وقت مزعج
    kötü bir zaman sanırım. Misafirleriniz varmış... Open Subtitles أعتقد أن الوقت غير ملائم لديكم صحبة، لذا...
    Köpekbalıklarına borç vermek için kötü bir zaman. Ona biraz borç verebilirim. Open Subtitles ليس الوقت مناسب لوحوش الدّين يمكنني مساعدته بالقليل من المال
    Bu büyük ihtimalle Noel'i konuşmak için kötü bir zaman, değil mi? Open Subtitles هذا وقت سئ للتحدث للتحدث عن عيد الميلاد ، هه؟
    Cennet kasabamızı ziyaret etmek için kötü bir zaman seçmişsiniz. Open Subtitles لقد اخترت وقتا سيئا لتزور هذه القطعة من الجنة
    Oğlunuz kuyuya düşmek için kötü bir zaman seçti. Open Subtitles اختار ابنك وقتاً غير مناسب للسقوط داخل بئر.
    Çok kötü bir zaman. Ama gelmelisin. Open Subtitles نعم ، إنه وقت سىء جداً ولكن عليك أن تأتى
    Bunun görünmek için çok kötü bir zaman olduğunu biliyorum. Open Subtitles لا, اشكركِ أعرف أن هذا وقت عصيب بالنسبة لي لاظهر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more