"küpler" - Translation from Turkish to Arabic

    • المكعبات
        
    • مكعبات
        
    • المكعّبات
        
    Bu küpler oynamak için çok eğlenceli olmalı. Open Subtitles لا بد أن هذه المكعبات ممتعة لتبقيك هنا تلعبين لوحدك
    küpler peynirden yapılır ama piramitler planlar üzerine yapılır. Open Subtitles المكعبات مصنوعة من الجبن، ولكن الأهرامات من المخططات.
    küpler güneş doğduğunda gözümüzün önünde büyük rakamlarla ortaya çıktılar. Open Subtitles وصلت المكعبات على مرأى من الجميع في كميات كبيرة، كشروق الشمس
    Şu anlarda, dünya genelinde aniden uçan küpler belirmiş durumda. Open Subtitles ظهرت مكعبات فجأه ضخمه حول كل العالم السبب لازال مجهول
    Yeşil veya pembe bulunmayan merkez küpler de olmalıdır. TED ستحتاج إلى أن تكون مكعبات المركز بدون الأخضر ولا الأرجواني أيضًا.
    Suya koyup, çorba yapılan küçük küpler mi, efendim? Open Subtitles أتعني المكعّبات الصَغيرة التي توَضع في الماءِ الحارِ ونصنع بها شوربة؟
    Hayır. Suya koyup, çorba yaptığın küçük küpler değil. Open Subtitles لا، ليست المكعّبات الصَغيرة التي توَضع في الماءِ الحارِ ونصنع بها شوربة.
    küpler açıldıktan on saniye sonra, ...elektrik akımlarındaki düzeni göster. Open Subtitles بعد عشرة ثواني من فتح المكعبات أرني الأنماط في التيارات الكهربائية
    Beni hayal kırıklığına uğratmayın küpler, artık bana çalışacaksınız. Hay Allah. Bu kadar küp olunca, her an buralarda uçuşan berbat bir enerji dalgası oluşacak. Open Subtitles لا تخذلوني، أيها المكعبات أنتم تَعملُون لحسابي الآن كُل هذه المكعبات، ستكون موجة فظيعة مِن الطاقة سترتد هنا في أي ثانية
    Daha çok malzemeyle -- burada küpler ile mesela -- ve enerjiyle besliyorsunuz, sonra başka bir robot oluşturuyor. TED فتزودها بالمواد -- المكعبات في هذه الحالة -ـ والمزيد من الطاقة، ويمكنها صناعة آلي آخر
    Tamam, küpler gidiyor. Hoşça kal küpler. Open Subtitles حسناً، ستنصرف المكعبات وداعاً للمكعبات
    küpler insanları yakınlaştırdı. Birlikte... Open Subtitles جَلبت المكعبات الناسَ قريباً منها سوية.
    Bu küpler dönebiliyor veya olduğu yerde yere değen kenarını değiştirebiliyor, ve biz bu küplerden 1000 tanesini bir çorbaya attık -- canlandırma amacıyla -- ve onları ödüllendirmedik, sadece takla atmalarına izin verdik. Enerji pompalayarak bir iki değişimden sonra neler olduğunu görmek istedik. TED المكعب يستطيع الدوران أو التدحرج على جنبه ورمينا 1000 من هذه المكعبات في سائل هذا في المحاكاة -- ولم نكافيءهم على أي شيء فقط تركناهم يتقلبون انظروا إلى ما يحدث بعد بضع تحورات
    Hepimizin bileceği gibi, orada çok büyük başka küpler olabilir. Open Subtitles لمعلوماتك، يمكن أن تكون هناك مكعبات .. بحجم الغوريلا أو أكبـ
    Umarım,bu çorapları küçük, şirin küpler şeklinde katladığın anlamına geliyodur. Open Subtitles أتمنى أن يعني هذا أنها طوت لي جواربي في مكعبات أنيقة .
    Delta küpler, ya da onun gibi bir şey. Open Subtitles ربما مكعبات الدلتا أو أي إسم أخر
    Krema ve biraz da küçük küpler, hani şekerli olan... Open Subtitles مع الكريمة وقليل... مع قليل من... مكعبات السكر في...
    Mükemmel küpler. Mükemmel küpler istiyorum. Open Subtitles مكعبات كاملة أريد مكعبات كاملة
    Suya koyup, çorba yapılan küçük küpler mi, efendim? Open Subtitles أتعني المكعّبات الصَغيرة التي توَضع في الماءِ الحارِ ونصنع بها شوربة؟
    Hayır. Suya koyup, çorba yaptığın küçük küpler değil. Open Subtitles لا، ليست المكعّبات الصَغيرة التي توَضع في الماءِ الحارِ ونصنع بها شوربة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more