"kırdı" - Translation from Turkish to Arabic

• كسرت
• حطم
• حطمت
• وكسر
• فطر
• بكسر
• وكسرت
• فطرت
• حطّم
• كَسرَ
• كُسرت
• كسرَ
• بتحطيم
• وحطم
• تكسر

O kız, bir pencere kırdı ve bir çöp kutusunu devirdi.
ابنتكما كسرت نافذة وقلبت حاوية القمامة وقذفت بإناء حافظ الحرارة بالشارع

Benim kendi hakkımdaki algımı kırdı. Hastalıklı değerler sistemimi ve diğer insanlara bakış açımı değiştirdi.
كسرت شعوري القديم بذاتي، أمرضت نظام القيم لدي ونظرتي للآخرين.

Kaskta likit sıvı var. Calvin soğutucu aygıtımı kırdı galiba.
‫يوجد سائل في خوذتي، ‫لا بد أنه حطم شبكة التبريد

Özgürlüğüne kavuşup baban olarak bana sırtını çevirmen kalbimi çok kırdı.
لقد حطمت قلبي عندما حررت نفسك كـ قاصر ونسيت اني والدك

Ağabeyim bunu almamı istemedi. O yüzden kalbimi durdurup kristali kırdı.
لمْ يرد أخي أنْ أحتفظ بهذا لذا أوقف قلبي وكسر الكريستال

Kalbini kırdı senin. Çok kötü şeyler yaptı sana. Ondan nefret ediyorsun.
لقد فطر قلبكِ، لقد قام بفعل أشياء مقيتة فيكِ، أنتِ تكرهينه

Mimi kalça kemiğini kırdı, ve orda öylece sabaha kadar yattı. Sabahleyin biri teadüfen odasına geldi ve onu gördü ve hastaneye gönderdi.
كسرت ميمي عظام الحوض, و ظلت هكذا طوال الليل و النهار التالي حتى جاء أحدهم ووجدها و أرسلها إلى المستشفى.

Bir uçak kadar büyüktü. İki elimi de kırdı.
بيج بابى هذا فى حجم الطائرة لقد كسرت كلتا يدى فى هذه المباراة

Aşağılık sürtük burnumu kırdı! Ver o silahı bana!
أيتها السافلة لقد كسرت أنفي أعطني ذلك المسدس

Ata binmeye düşkünlüğü vardı. Belkemiğini kırdı.
كانت شغوفة بركوب الخيل لقد كسرت عمودها الفقري

Direksiyonda bileğini kırdı. Küçük bir beyin sarsıntısı.
لقد كسرت رسغها على عجلة القيادة ارتجاج بسيط في الدماغ

Ertesi gün bir satıcının çenesini kırdı.
اليوم الذي قبل الأمس, حينما حطم فك أحد الباعه

Daha önce bir şeyler kırdı.
لقد حطم بعض الأشياء بالأعلى فى بداية الليلة

-Çalışanların dikkatine! Randall Boggs biraz önce tüm zamanların korkutma rekorunu kırdı!
انتبهوا، راندل حطم الرقم القياسي للإخافة

Karım korktu ve cama çarpıp kırdı. Sen de kaçtın.
ماذا كنت ستفعل لو انها حطمت الزجاج من الخوف ؟

Arkadaşın iki gün önce dişimi kırdı unuttun mu?
لأن صديقك ضربني وكسر سني منذ يومين ، الاتذكر؟

Ben onunla konuşmayı bıraktı ve bu onun kalbini kırdı.
...بين هو من توقف عن الحديث معه وذلك فطر قلبه

Yere düştüğünde, her iki bacağını da kırdı ve çalılıklarda saklanmak için karnı üzerinde sürüklenmek zorunda kaldı.
لكنها وعند سقوطها على الأرض، قامت بكسر ساقيها، وكان عليها الزحف على بطنها للوصول والاختباء في الشجيرات.

O kadın onun arabasına bindi ve onun ayak bileklerine sarıldı ve iki ayağını da kırdı.
تلك المرأة أخذت تلك اللّوحة ووضعتها على عظم كاحله وكسرت كلا قدميه

Ama kalbini kırdı. Sonra da farklı bir program yapmaya başladın.
ثم فطرت قلبك ثم بدأت بتقديم برنامجاً آخر

Bu benim de kalbimi kırdı Ormandaki o gün.
لقد حطّم ذلك الأمر قلبي ذلك اليوم في الغابات

Katil camı kırdı, kapıyı açtı, içeri girdi.
كَسرَ القاتلُ الزجاجَ، فَتحَ البابُ، وَصلَ في.

-Kuyuya düşüp bacağını kırdı. Alçıda.
لقد سقط فى بئراً و كُسرت رجله إنه فى الجبس الآن

Atın omurgasını kırdı, bu yüzden at hareket edemedi.
كسرَ عمودها الفقريّ لكي يشلّ حركتها،

21 Ekim 2002. Bardağını kırdı, yeni bir tane istedi.
في 21 اكتوبر 2002، قام بتحطيم كوبه وطلب واحد اخر

Suratıma yumruk attı, dişlerimi kırdı ve ayakkabılarımı çaldı.
قام بلكمي في وجهي وحطم لي أسناني وسرق حذائي الرياضي

Daha vardiyada 10 dakikası geçmemişti ki 40 $'lık bıçağı kırdı.
بدأت مناوبتها لعشرة دقائق قبل ان تكسر شفرة منشار بأربعين دولار