"kaçmıştı" - Translation from Turkish to Arabic

    • هرب
        
    • وهرب
        
    • هَربَ
        
    • فرّ
        
    • هربت من
        
    Kendine Gece Süvarisi diyen Montazano nezaretten kurtulup, bir polis aracıyla kaçmıştı. Open Subtitles مونتازانو الذي سمي نفسه سائق الليل كان قد هرب من السجن في سيارة شرطة
    Adını hatırlamadığım şu şişko metresinizle kaçmıştı. Open Subtitles و ذهب مع تلك العشيقة البدينة فبسبب سمعتك هرب مني.
    Onlar harektete geçtiklerinde o çoktan kaçmıştı." Open Subtitles وفي الوقت نفسه خلال تحركهم كان القاتل قد هرب
    O önemli günde Haram, onlara karşı savaşmış ve aşkıyla birlikte kaçmıştı Open Subtitles ذلك الهرام قد تحدى احكام وقوانين السماء وهرب بحبه
    Sen parayı ondan geri almaya çalışınca kaçmıştı. Open Subtitles هَربَ بعد أن حاولَ لإسْتِعْاَدته منه.
    Miranda'dan kaçmıştı. Open Subtitles ولكن بمجرد انها حصلت على هذا الثور، ميراندا ميراندا هرب.
    Michael Scofield. Bir hafta önce Fox River Cezaevi'nden kaçmıştı. Open Subtitles هرب مايكل سكوفيلد من فوكس ريفر منذ أسبوع مضى
    - Peki. Bu adam duruşma öncesi ilçe cezaevinden kaçmıştı. Open Subtitles لقد هرب من سجن المقاطعة بينما ينتظر المحاكمة
    Hatırlıyor musun sana evlenme teklifi etmek için hastaneden kaçmıştı. Open Subtitles تتذكرين كيف هرب من المستشفى ؟ لذا ، لعله يخطط للقدوم إليك ؟
    Standart bir FBI aracıyla kaçmıştı, değil mi? Open Subtitles لقد هرب في سيّارة مباحث فيدراليّة اعتياديّة، أليس كذلك؟
    Standart bir FBI aracıyla kaçmıştı, değil mi? Open Subtitles لقد هرب في سيّارة مباحث فيدراليّة اعتياديّة، أليس كذلك؟
    Şüpheli Jang Tae San, cinayetten tutuklanmış ve kaza esnasında kaçmıştı. Open Subtitles الهارب ، جانج تاي سان ، المتهم بالقتل قد هرب اثناء وقوع الحادث
    Dün öğleden sonra Peakmore'dan kaçmıştı ve daha sonrasında o akşam öldürüldü. Open Subtitles هرب من بيكمور ظهيرة البارحة ولقد قتل بعدها ليلا
    kaçmıştı. Bir hafta geçmeden yakalamışlar! Open Subtitles لقد أمسكوه ، لقد هرب قبل إسبوع
    Belki Indiana"dan, belki hayvanat bahçesinden kaçmıştı. Open Subtitles ربما تسلل من " آنديانا " ربما هرب من حديقة
    Babasını tanırdım... İkinci dereceden kuzenimle kaçmıştı. Open Subtitles لقد عرفت والده فقد هرب مع قريبي
    Bir ya da iki gece anneme kızıp evden kaçmıştı. Open Subtitles كان قد هرب ليلة او ليلتين .. أغضب أمي
    Ön duruşmada, bir polisin silahını çalıp polis aracına binerek kaçmıştı. Open Subtitles وقبل سماع المحاكمة، سرق مسدس نائب المأمور وهرب بسيارة شرطة
    Ön duruşmada, bir polisin silahını çalıp polis aracına binerek kaçmıştı. Open Subtitles وقبل سماع المحاكمة، سرق مسدس نائب المأمور وهرب بسيارة شرطة
    Fisher üç hafta önce kaçmıştı. Open Subtitles فيشر هَربَ مثل قبل ثلاثة أسابيع.
    Orospu çocuğu baskından birkaç gün önce kaçmıştı ve hala kayıplarda. Open Subtitles فرّ الوغد قبل يومين من المداهمة ومازال في حالة فرار
    Şu katil keçilerden birini paketledim hayvanat bahçesinden kaçmıştı. Open Subtitles ...لقد امسكت فقط باحدي الماعز القاتلة التي هربت من الحديقة...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more