Bu hasarın ne kadar ciddi olabileceği veya geri dönüşümü net değil. | TED | حتّى الآن، فإنّه من غير الواضح مدى خطورة هذا الضرر أو حتّى كونه دائمًا. |
Hayır, bunun ne kadar ciddi bir suç olduğunu sen anlamıyorsun! | Open Subtitles | لا، أنت من لا يفهم مدى خطورة هذه الجريمة. |
Hayatım boyunca, daha önce hiç bu kadar ciddi olmamıştım. | Open Subtitles | لم أكن أكثر جدية... بشأن أي شيء في حياتي كلها. |
Bu isim, onlarca yıldır baskın resmi şu olan ve buradaki kadar ciddi olabilen bir hastalığın ismi. | TED | وقد شاع الاعتقاد أن هذه التسمية تعني أن هذه الأعراض تمثل الانطباع الشائع عن مرض قد يكون بهذه الخطورة. |
Aslında hayatımda hiç bu kadar ciddi olmamıştım. | Open Subtitles | في الواقع لا أعتقد أنني كنت بهذه الجدية من قبل |
Ama buna baktığında, Cathy'e, ve, Jack, o zaman benden çaldığını istediğim, ve hemen şimdi istediğim konusunda ne kadar ciddi olduğumu anlarsın. | Open Subtitles | ولكن عندما ننظر إلى هذا، كاثي، وسوف تعرف و، جاك، سوف تفهم، أن أنا جاد جدا عندما أقول أن أريد ما سرق مني |
Durumun ne kadar ciddi olduğunu anlamıyorsun baba. | Open Subtitles | لا اظنك تدرك مدى جدية هذا الامر هلا سهلت الامور قليلا؟ |
Bütün haber çıkışlarına ne kadar ciddi olduğunu anlatacağız. | Open Subtitles | اننا سنبلغ كل وكالات انباء مدى خطورة ذلك |
Ne kadar ciddi olduğunu anlamasını sağlarım. Yaparım, yaparım. | Open Subtitles | سأجعله يعرف عن مدى خطورة الوضع وعن مدى جديتك، سأفعل |
Tamam ama ben kendimi bu belaya soktum ve ne kadar ciddi olduğunun farkındayım. | Open Subtitles | حسناً , لكن أنا وضعت نفسي في هذا المأزق وأنا أدرك مدى خطورة الأمر |
Hayatım boyunca başka hiçbir şey için bu kadar ciddi olmamıştım. | Open Subtitles | لم أكن أكثر جدية من هذا بشأن أي شيء في حياتي كلها |
Hayatımda hiç bu kadar ciddi olmadım. | Open Subtitles | لم أكن أكثر جدية من ذلك فى حياتى. |
Tıp kariyerim boyunca bu kadar ciddi bir taşikardisi olan bir hastanın hastaneden ayrıIdığını görmedim. | Open Subtitles | لم يسبق لي أن سمحت لمريض بعدم انتظام دقات القلب بهذه الخطورة أن يخرج من المستشفي |
Bence kay kay kazalarının çoğu o kadar ciddi olmuyor. Yine de. | Open Subtitles | لا أعتقد بأن أغلب حوادث ألواح ا لتزحلق بهذه الخطورة |
Sue... Bu çocukları hiç bu kadar ciddi görmemiştim. | Open Subtitles | سو، أنا لم أر هؤلاء الشباب بهذه الجدية من قبل |
Neden? Çünkü, senin kadar genç biri bu kadar ciddi olmamalı. | Open Subtitles | لأنه لا يجب أن يكون شخص شاب مثلك, جاد جدا ً هكذا |
Aslında adamın ne kadar ciddi olduğundan emin değilim... | Open Subtitles | فى الحقيقى انا لا اعرف مدى جدية هذا الشخص |
Pekala öncelikle benim kıçım o kadar ciddi ki gözlük takacak neredeyse. | Open Subtitles | حسنٌ, أولاً مؤخرتي في غاية الجدية ينبغي أن تلبس نظارات |
Sadece insanların bu konuda ne kadar ciddi olduğumuzu anlamaları için yapılmış, sert bir konuşmaydı. | Open Subtitles | ذلك كان مجرد خطاب صارم ليعرف الناس بإننا جادون |
Her zaman ne kadar ciddi... olduğunu söyler. | Open Subtitles | دائما يقول للجميع... كم هو جاد. |
Adam ne kadar ciddi bilmiyorum ama resmi bayağı sertti. | Open Subtitles | لا أعلم مدى جديته بالأمر، لكن صورته كانت صريحة للغاية. |
Evet Al, ne kadar ciddi olduğumuzu gördüğüne göre, taleplerimizi dinlemeye hazır mısın? | Open Subtitles | ذلك، آل. الآن أن ترى مدى جديتنا... ... هل أنت مستعد للاستماع لمطالبنا؟ |
Değerli kavuşmanız bekleyebilir. Stefan'ın bu işin ne kadar ciddi olduğunu bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | يمكن تأجيل لم شملكما الغالي، أودّ (ستيفان) أن يعلم كم أن الأمر جاد. |
Diyelim ki onu tanıyordu. O kadar ciddi olamaz bu olay. | Open Subtitles | لنفترض بأنه كان يعرفها ليس الأمر خطيراً |
Henüz resmi bir açıklama falan yapmadık ama evet, durum o kadar ciddi. | Open Subtitles | لم نجعلها رسمية أو نلتزم بشيء لكن, نعم إنّها بتلك الجدية |