"kalıplar" - Translation from Turkish to Arabic

    • القوالب
        
    • الأنماط
        
    • الصفائح
        
    Tekerlek fabrikasında büyük Kalıplar vardır böyle. Open Subtitles حسنا بمصنع الإطارات لديهم تلك القوالب الكبيره
    Kalıplar banknotun bir yüzü için. Open Subtitles القوالب فقط لجانب واحد من الورقة
    Maliyetler yüksek. Kalıplar yıpranıyor. Open Subtitles ‫التكاليف أعلى، القوالب تتلف وتهترئ
    Rorschach gittikçe daha fazla insanı test ettikçe Kalıplar birikmeye başladı. TED وباختبار رورشاخ للمزيد والمزيد من الأشخاص، بدأت الأنماط في التراكم.
    Kalıplar üzerine bu araştırma ona hayatı boyunca hiç kaybolmaycak bir sayı aşkı verecekti. Open Subtitles هذا البحث المبكر عن الأنماط سيكسبها شعور وحب للأعداد سيبقيان معها طوال حياتها.
    Irkçı Kalıplar kullanan başka bir eski toprak daha. Open Subtitles مجرد صبي حسن بالغ العمر إلقاء الأنماط العنصرية. في الارجاء
    Kalıplar sayma odasında imiş. Open Subtitles .تقول إن الصفائح في غرفة الإحصاء الناعمة
    Kalıplar sayma odasında imiş. Open Subtitles .تقول إن الصفائح في غرفة الإحصاء الناعمة
    -O Kalıplar kurudu mu? Open Subtitles هل جفت هذه القوالب بعد؟
    Cinsiyeti, ırkı ve cinsiyet seçimi ne olursa olsun Jon'un çalıştığı tüm beyinlerde bu Kalıplar mevcut. Open Subtitles رد فعل دماغهم الفوري هو الشعور بالسعادة. هذه القوالب النمطية تحدث في جميع الادمغة التي درسها (جون)، بغض النظر عن نوع الجنس، العرق، أو التوجه الجنسي.
    Herhangi bir şeye cevap verdiler mi? Şekiller, Kalıplar, sayılar, Fibonacci gibi. Open Subtitles هل استجابوا لأي نوع من الأشكال أو الأنماط
    Bütün bu düzenli Kalıplar insanları evrendeki evlerinde hissettirdi. Open Subtitles كل هذه الأنماط العادية جعلت الناس يطمئنون للكون
    Tüm bu Kalıplar bana neşenin hislerle başladğını söylüyordu, onlara ''Neşe estetiği'' adını koydum; neşe uyandıran şeyler. TED وبما أن هذه الأنماط كانت تخبرني أن البهجة تبدأ من الأحاسيس، بدأت بتسميتهم "جماليات البهجة"؛ أحاسيس البهجة.
    Bu yapıyı değiştiren ve sinir sistemine bağlayan nöromodülatör sayısı, nöron sayısından fazladır. Komplike bir Kalıplar kümesi üretebiliyorlar. TED ويوجد المزيد من المعدلات العصبية التي تغير وتزود هذه البنية بالأعصاب أكثر مما تقوم به الخلايا العصبية الموجودة في البنية وهي قادرة على إنشاء مجموعة معقدة من الأنماط.
    Dil bilimi açısından bakıldığında, gerek konuşma gerek yazma olsun, dil bilgisi, cümle veya söz öbekleri oluşturmak için kelimelerin bir araya getirildiği Kalıplar bütünüdür. TED إذا نظرنا إلى ذلك من ناحية علم اللغة فالنحو عبارة عن مجموعة من الأنماط لكيفية وضع الكلمات لتكوين عبارات أو فقرات لتستخدم في التحدث أو الكتابة.
    Kalıplar bende kalacak. Open Subtitles سوف تبقى الصفائح معي.
    Kalıplar bende kalacak. Open Subtitles سوف تبقى الصفائح معي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more