"kalitesi" - Translation from Turkish to Arabic

    • جودة
        
    • نوعية
        
    • الجودة
        
    • نوعيّة
        
    • الجوده
        
    • جودته
        
    • جوده
        
    • ونوعية
        
    En büyük zorluk, çevre bilimi, hava kalitesi yönetimi ya da atmosfer kimyası hakkında pek fazla bir şey bilmememdi. TED وكان التحدي الرئيسي، هو أنني لم أكن أعرف الكثير حول علوم البيئة مثل إدارة في جودة الهواء أو كيمياء الطقس.
    İmplant kullanıcıları için ses kalitesi ne demek anlayabilmek adına bazı çalışmalar yaptık. TED الآن قد قمنا ببعض الدراسات لمعرفة ماهية جودة الصوت لدى مستخدمي القوقعة المرزوعة.
    Ve hiçbir yerde eğitim sisteminin kalitesi öğretmenlerin kalitesini geçmiyor. TED ولا يوجد نظام تعلو فيه جودة التعليم عن جودة مدرسيه.
    Önemli olan sadece verilen bilgi ve tavsiyenin kalitesi mi? TED هل ما يهم حقا هو فقط نوعية النصيحة و المعلومات؟
    Bu amatör fotoğrafların kalitesi bazen şaşırtıcı olabiliyor. TED ونوعية الجودة في صور هؤلاء المصورين الهواة يمكن أن تكون في أوقات ما مذهلةً جداً.
    Bakın, bu olayın binanın kalitesi üzerinde hiçbir etkisi yok. Open Subtitles انظري، الحادثة ليس لها أي تأثير على جودة هذا المكان؟
    Kirlilik yakın zamanda olmuş olmalı çünkü hiçbir su kalitesi raporunda görünmüyor. Open Subtitles لابد أن التلوث مؤخراً لأنه لا تظهر أي بلاغات على جودة المياه
    Annem her zaman, iş konusunda malzemenin kalitesi esastır derdi. Open Subtitles والدتي كانت تقول دائماً، في التجارة جودة البضاعة هي الأساس..
    İnsanların yaşam kalitesi ve şartlarını ne kadar zenginleştirebiliriz? TED إلى أية درجة يمكننا تطوير جودة الحياة وشروط عيش الناس؟
    Önümüzdeki on yıllar, hastalıklardan korunma, genel sağlık ve yaşam kalitesi konularında TED إن العقود من الزمن الآتية ستشهد تقدما دراماتيكيا في الوقاية من الأمراض و الصحة العامة و جودة الحياة.
    daha sürdürülebilir olmak size daha yüksek yaşam kalitesi mi veriyor? TED هل الاستدامة الاكثر هي ما تعطيك زيادة في جودة الحياة؟
    Bana bunun şimdi gerçekleştiğini düşündüren sebeplerden biri, Afrika'daki liderlik kalitesi. TED ومن الأسباب التي أعتقد بأنها سبب ذلك هي جودة القيادة في أفريقيا
    Çin ürünlerinin kalitesi son 10 yıl içinde istikrarlı bir şekilde artmakta ve bunun sebebi oradaki istikrarlı rekabet ortamı. TED وارتفعت جودة المنتجات الصينية باستمرار في العقد الماضي، وذلك بسبب بيئة تنافسية شرسة.
    İyi haber şu ki , Afrika'daki liderlerin kalitesi artış gösteriyor. TED الخبر السار هو أن جودة القيادة بأفريقيا قد تحسنت.
    Ben odun ateşi yakarım, uzun sürer ama kalitesi çok daha iyi olur. Open Subtitles بناء الخشب بالنّار يستغرق وقتا أطول. لكن نوعية الفحم تلعب الدور الأكبر هنا.
    İçinde bulunduğumuz oda, ses hacminin yükselmesi, enstrümanın kalitesi bagetlerin cinsi, vesaire vesaire. Hepsi farklıdır. TED الغرفة التي صدف أننا فيها، تضخيم الصوت، نوعية الآلة، نوعية العصى، هلمجرا، وهلمجرا. جميعها مختلفة.
    O zaman bu ülkede iç hava kalitesi üzerine yapılan tek çalışma R.J. Reynolds Tütün Şirketi tarafından finanse ediliyordu ve iş yerindeki sigara dumanının zararsız olduğunu kanıtlamak içindi. TED العمل الوحيد الذي تمّ عن نوعية الهواء الداخلي في هذا البلد آنذاك كان برعاية شركة ر.ج. رينولدز للتبغ، وكان ليثبت أنه لا توجد خطورة من التدخين السلبي في أماكن العمل.
    Ve size söylemeliyim, eğer yüksek-tanımlı ses dinlemediyseniz, müzik marketinize gidin ses kalitesi müptelası satıcılarınıza gidin. TED و لابد أن أخبركم, لو لم تستمعوا إلى صوت قياسي فائق الجودة و محيطي, إذهبوا إلى لتاجر المعدات الصوتية
    kalitesi yeterliyse, makûl bir fiyatta anlaşırız. Open Subtitles وإن كانت الجودة كافية فعندها سندفع ثمناً عادلاً
    Bütüncül yaklaşımı benimseyen su kalitesi standartları belirleyebiliriz ki suyun iyiliği bizim ihtiyaçlarımızdan önce gelsin. TED يمكننا أيضا تطوير معايير نوعيّة الماء وفق مقاربة كليّة، التي تؤكد كون الماء جيّدا قبل الاستعمال البشري.
    Servis durdu ürettikleri malın kalitesi düştü, ve bu da yetti. Open Subtitles سقطت الخدمه الجوده فى كل صناعاتهم قد اختفت , وهذا هو الان
    Ev yemeği hala standart olarak kaldı; ama kalitesi oldukça düşmüştü. TED ظلّ إعداد الطعام منزلياً هو العادة، لكن جودته كانت في الحضيض.
    Yani basım kalitesi ne kadar iyi de olsa kağıt, pek iyi değildir. Open Subtitles اذا، جوده الطباعه مُدهشه هذا الورق ... ليس جيداً كفايه
    Yapbozun ilk parçası uzaklık ve eğitimin kalitesi. TED أول قطعة للأحجية هي البُعد ونوعية التعليم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more