Müvekkilimin 18 aylık cezasının bitmesine ne kadar süre kalmıştı? | Open Subtitles | وكم بقي لموكلي من الحكم الصادر بحقة لمدة 18 شهر؟ |
Çünkü herkes biliyordu ki daha altı sene önce bunun yarısı kadar penguen petrole bulanmış ve kurtarılmış, ancak bunların da sadece yarısı hayatta kalmıştı. | TED | لأننا كنا نعرف أن قبل 6 سنوات أُنقذ نصف عدد البطاريق التي غمرت بالنفط ونصفهم فقط بقي حيًا |
Birkaç tane kalmıştı, ama eğlenmek için yaşIı bir adama attık onIarı. | Open Subtitles | بقى القليل ، لكن ألصقناها على رجل عجوز من باب المداعبة |
Bana yardım etmene şu kadar kalmıştı. | Open Subtitles | اتعلم يا ابي,كنت على هذه القرب من ان تساعدني |
Mezun olmama sadece bir ders kalmıştı ama baskılara dayanamadım. | Open Subtitles | كنت على بعد دورة واحدة من التخرج ولم أحتمل الضغط |
Bu noktada tam 180 dakika geçti ve profesörün, yolculuğunun yarısında 90 kilolitre yakıtı kalmıştı. | TED | عند هذه النقطة إنقضي 180 دقيقة والبروفيسور في منتصف رحلته ب90 كيلولتر وقود متبقية. |
Arabanın emekli olmasına iki gün kalmıştı. | Open Subtitles | تلك السيارة كانت على بُعد يومين فقط من التقاعد |
Tarih hızlıca açılmış, fakat Maidan'da anlaşılmaz kutlamalar kalmıştı. | TED | انجلى التاريخ وبسرعة، ولكن الاحتفال بقي أمراً تم تجنبه في الميدان. |
Bir kez daha böyle yapmıştı, dokuz gün içeride kalmıştı. | Open Subtitles | لقد فعل ذلك مرةً قبل ذلك بقي هناك لمدة تسعة أيام |
Firavun kutuyu açtı. Ama içinde sadece Ramante, yani anti-yaşam kalmıştı. | Open Subtitles | الفرعون فتح الصندوق, لكن كل الذي بقي هو رامانت او قاتل الحياة. |
Zorunlu hizmetimi doldurmama 40 saat kalmıştı ve şimdi bu süreyi ortalıktaki çekirdek kabuklarını ve çöpleri toplayarak geçireceğim. | Open Subtitles | بقي علي 40 ساعه فقط من خدمتي الاجتماعية و الان علي ان اجمع القمامة بالرمح من طريق لعين |
Hiç olmadığım kadar rezil olduktan sonra yapacak tek bir şeyim kalmıştı. | Open Subtitles | بعد أن شعرتُ بالإحراج الشديد لدرجة لا توصف بقي لي شيء واحد للقيام به |
Geriye yapılabilecek tek şey kalmıştı; söylemek. | Open Subtitles | الشىء الوحيد الذى بقى لى هو أن أخبر أحداً |
Uzaktaki makinalı tüfeğin takırdadığını duydum... 10 metre ilerlediğimde sanki etrafımda birkaç kişi kalmıştı. | Open Subtitles | -سمعت تكات الرشاشات الالية من بعيد -وفور تقدمي 10 ياردات اخرى -لم يكن قد بقى حولي إلا القليلين |
Ama en azından pişman olacağım bir şey yapmadım. Cücelerimi ona göstermeme ramak kalmıştı. | Open Subtitles | لكن على الأقل، لم أحرج نفسي، كنتُ بهذا القرب لأُريه تماثيلي.. |
Kendi küçük şirketimi kurmaya çok az zaman kalmıştı. | Open Subtitles | مجموعة كاملة من الألعاب لقد كنت على وشك أن أكون مجموعتي الخاصة |
Sadece bir kurşun kalmıştı. Hâlâ duruyor. | Open Subtitles | لقد كانت هناك رصاصة واحدة متبقية, ومازالت هنا |
Gitmeme ve gerçekten yeni hayatıma başlamama sadece saatler kalmıştı ve sen bir şekilde tüm bunları yok etmenin ve beni sıradan bir mahkum haline getirmenin yolunu buldun. | Open Subtitles | لقد كنت على بُعد ساعات لبدء حياه جديده وانت بشكل ما اكتشفت طريقه لتدمير كل هذا وتحولنى إلى متهم |
Babam annemden daha iyi matematiği olan bir kadına âşık olunca annem yalnız başına kalmıştı. | Open Subtitles | أمي تُركت وحدها عندما وقع ابي في حب إمرأه اخري أفضل في الرياضيات من أمي |
O zamana kadar tüm ülkede sadece 40 tane kalmıştı. | Open Subtitles | في ذلك الوقت لم يتبقى سوى أربعين نمراً في البلاد |
Sadece iki element kalmıştı baryum ve radyum. | Open Subtitles | كل ما تبقى الآن هو فصل هؤلاء الناجين اثنين الباريوم والراديوم. |
Üç saniye kalmıştı, ...herkes son atışı yapacağımı biliyordu. | Open Subtitles | كان متبقي ثلاث ثوان والكل علم أني سأقوم بالركلة الأخيرة |
Bu durumda nerede olduğu bilinmeyen tek bir şüpheli kalmıştı. | Open Subtitles | بَقى مشتبه بهُ واحد هناك الذي مكان ما كَانَ قَدْ رغم ذلك مُؤَسَّسَ. |
...ödülü. Tek bir kelime kalmıştı. Kesmene gerek yoktu. | Open Subtitles | القانوني , تبقت كلمة واحدة لم يكن هناك داعي لقطع كلامي |
Yaşlı ülke daha önce de zor durumlarda kalmıştı. Durum kötü görünüyor. | Open Subtitles | البلاد القديمة ظلت فى زاوية ضيقة من قبل تبدو الأمور معتمة |
Elimde bir tek Robbie kalmıştı. Şimdi senin yüzünden o da gidiyor. -Sadece düşünmüştüm ki... | Open Subtitles | روبي هو آخر ما تبقى لي وما هو الآن يغادرنا بسببك |
1962 Mart sonlarında çekimin başlamasına sadece üç hafta kalmıştı. | Open Subtitles | في نهاية مارس 1962 كان لم يتبق سوى ثلاثة أسابيع قبل بداية التصوير |