"kalman gerekiyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • عليك البقاء
        
    • عليكِ البقاء
        
    • عليكِ أن تبقي
        
    • لابد أن تبقي
        
    • أريدك أن تبقى
        
    • يجب أن تبقى
        
    • يجب أن تصمد
        
    • يجب ان تبقى
        
    • أحتاجك للبقاء
        
    • أن تبقين
        
    Bir süre bu karavanda kalman gerekiyor. Open Subtitles عليك البقاء هنا في هذه العربة لفترة أطول قليلا.
    İçlerinde olacaksin diye her gece orada kalman gerekiyor diye bir kural yok. Open Subtitles لا قاعدة تقول أنّ عليك البقاء هناك كلّ ليلة لتكوني متورّطة
    Yüksek sesler duysan, yada korksan bile, burada kalman gerekiyor. Open Subtitles حتى لو سمعتِ ضجيجاً عالياً أو خفتِ , عليكِ البقاء هنا
    Hayır, senin için daha güvenli olan meydanda kalman gerekiyor. Open Subtitles كلا, يجب عليكِ أن تبقي .في الأماكن الرئيسية إنها آمن
    Yatağında kalman gerekiyor. Open Subtitles لابد أن تبقي في فراشكِ
    Burada kalman gerekiyor. Başka testler de yapmalıyım. Doktor daha fazla test mi? Open Subtitles أريدك أن تبقى هنا ، أود إجراء المزيد من الفحوصات - المزيد من الفحوصات ؟
    Onları yapmak için önce evde kalman gerekiyor. Open Subtitles فقط يجب أن تبقى بالمنزل مدة كافية لتصنعهم يا صديقى
    Tüm yeteneklerini keşfedene kadar burada kalman gerekiyor. Open Subtitles إلى أن نتمكن من إنهاء التقييم الكامل لقواك عليك البقاء بهذه المنشأة لأجل حمايتك
    Tek başıma kalman gerekiyor. Open Subtitles سوف يتوجب عليك البقاء مع نفسك.
    Burada kalman gerekiyor. Konuşmamız gereken şeyler var. Open Subtitles عليك البقاء هنا ومناقشة بعض الأمور معي
    Bu akşam evde mi kalman gerekiyor? Open Subtitles إذا... على الأرجح عليك البقاء في المنزل الليلة، صحيح ؟
    Baban ve büyük annenle kalman gerekiyor. Open Subtitles يجب عليك البقاء مع جدتك و أبيك
    Bak, Kylie, kendine veya başkasına tehlike arz etmediğini kanıtlayamadığımız sürece şimdilik burada kalman gerekiyor, tamam mı? Open Subtitles انظري كايلي, حتى تثبتي أن حياتك معرضة للخطر أو حياة شخص آخر, سيكون عليكِ البقاء هنا في الوقت الحالي, حسناً؟
    Cezanın kalanını çekmek için New York'ta kalman gerekiyor, değil mi? Open Subtitles عليكِ البقاء في نيويورك لقضاء مدتك صحيح؟
    Bunları başarana kadar, ölü kalman gerekiyor. Open Subtitles وحتى يحدث كل هذا عليكِ البقاء ميتة
    Ama burada kalman gerekiyor. Open Subtitles عليكِ أن تبقي هنا فحسب
    - Yatakta kalman gerekiyor. Open Subtitles - عليكِ أن تبقي في السرير
    Bo, uyanık kalman gerekiyor. Open Subtitles - بو) لابد أن تبقي مستيقظة)
    Beni dinle, Rodney. Burada kalman gerekiyor. Open Subtitles (إسمعني (رودني أريدك أن تبقى هنا
    Bu arada, Kyle, bu sürede biraz evde kalman gerekiyor Open Subtitles " بالمناسبة يا " كايل يجب أن تبقى بالبيت
    Gerçekten kalman gerekiyor. Open Subtitles يجب أن تصمد حقاً
    Sadece biraz daha öyle kalman gerekiyor. Şansımızı kaybedemeyiz. Open Subtitles يجب ان تبقى هكذا ، لا يجب ان نفقد فرصتنا
    Ekstra mesaiye kalman gerekiyor. Open Subtitles أعني بأنّني أحتاجك للبقاء لوردية متأخرة
    Dinle, sırf sana göz kulak olma görevi aldım diye bu sürekli odada kalman gerekiyor anlamına gelmiyor Frijit. Open Subtitles إسمعي، لأنني كلفتُ لمراقبتكِ، فلا يعني أن تبقين في الغرفة طوال الوقت، أيتها باردة جنسية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more