"kanda" - Translation from Turkish to Arabic

    • الدم
        
    • بالدم
        
    • الدّم
        
    • الدمّ
        
    • يفعلوه ليستحقوا
        
    ve kanda dolaşmaya devam edecekler. Tümörü bulmak için daha fazla zamanları olacak. TED وبالتالي سوف تستمر في السريان خلال الدم وتتيح مزيداً من الوقت للوصول للورم
    Onu tanısalardı, devrimlerinin tutkalı olduğunu, damarlarındaki kanda akan hayatın o olduğunu bilselerdi. TED لو كانوا يعرفونها، لو كانوا يعرفون أنها السبيل إلى ثورتهم، والحياة التي تسري مع الدم في عروقهم.
    kanda eriyen nitrojen nedeniyle oluşan vurgun, bilinçli ve bilinçsiz zihnimiz arasında karışıklığa neden olur. TED سببه الآزوت الذي يذوب في الدم والذي ينتج عنه الاضطراب بين الوعي واللاوعي.
    kanda, lenf yuvarı şekline bürünüyor ve devamlı çoğalıyordu ta ki beyine ulaşıp onu yok edene kadar. Open Subtitles بعد دخولها الدم تقوم على تكثير نفسها . بعدئذٍ تستطيع الحركة حيثما تريد بالدم
    Vücudumuz lökositlerle doludur: Her bir mikrolitre kanda 4.000-11000 arası lökosit vardır. TED تعجّ أجسامنا بالكريّات البيضاء: فهناك ما يتراوح بين 4000 و 11000 كريّة في كل ميكرولتر من الدم.
    Fakat vücudumuz doğal bir bağışlık-savunma sistemine sahip: kanda konumlanan ve kendisine ait olmayan şeyleri atan hücreler bunları yok edebilir ya da saf dışı edebilir. TED لكن لدى أجسامنا النظام الدفاعي المناعي الطبيعي: الخلايا الموجودة في مجرى الدم وتختار الأشياء التي لا تنتمي لها، وبذلك يمكنها أن تدمر أو تقضي وتتخلص منها.
    Tamam, bu çubuğa bir damla kan alayım. Bu bir damla kanda sorularımın cevapları var; bu yüzden, bu kadar ilgileniyorum. TED حسنًا، سوف آخذ أنبوبًا شِعريًّا مع قطرة من الدم.. وهذه القطرة من الدم تحمل الإجابات لهذا أنا مهتم بها.
    İlk başta beklediğimiz üzere, kanda yüksek miktarda kanser DNA'sı bulunuyordu. TED لذلك، كما هو متوقع، عند نقطة البدء يوجد مستويات عالية من الحمض النووي للسرطان في الدم
    Kan akışı sadece kalp, akciğer ve beyin gibi kanda ve kaslarda korunan oksijene ihtiyaç duyan en gerekli organlara yönlendiriliyor. TED ويُعاد توجيه تدفق الدم نحو الأعضاء الأساسية فقط مثل القلب والرئتين والدماغ، والتي تعتمد على الأكسجين المحفوظ والمخزون في الدم والعضلات.
    kanda dolaşıyorlar, vücuttan atılmıyorlar ve gerçekten tümöre ulaşıyorlar. TED فهم يمرون خلال الدم ولا ينجرفوا للخارج وينتهي بهم المسير بالوصول داخل الورم
    Bu biyolojik nanopartiküller; tükürükte, kanda, idrarda ve pankreas sıvısında bulunabilir. TED و جزيئات النانو البيولوجية هذه يمكن أن توجد في اللعاب و في الدم و البول و البنكرياس
    Burada kanda dolaşan biyolojik nanopartikülleri görüyoruz. TED و هنا نري جزيئات النانو وهي تسير في الدم
    Döktüğünüz kanda boğulun! Allah belanızı versin! Open Subtitles لتمت انت و اخوتك و انتم تبصقون الدم اللعنة عليك
    Ama tüm benzo ilaçları kanda ve idrarda çıkabilir. Open Subtitles نعم ، ولكن المخدر من مجنوعة البنزو ولا يظهر في الدم او البول
    Prozac'ın kanda etkin seviyeye ulaşması haftalar alır. Open Subtitles بروزاك يأخذ عدة أسابيع لكي يبني مستويات دفاعية في الدم
    Kim bırakmışsa, kanda ayağı kaydıktan sonra oraya tutunmaya çalışmış. Open Subtitles من فعل هذا إنزلق بالدم ثم حاول أن يكسر تلك السقطة بهذه البصمة
    Bu ilaçlar kanda pıhtılaşmaya kalp krizlerine, uykusuzluğa sebep olurlar. Open Subtitles الحبوب تسبب جلطات بالدم أزمات قلبية و أرق
    kanda ne kadar enzim varsa, karaciğer o kadar kötülemiştir. Open Subtitles وكلّما زادت الإنزيماتُ في الدّم كان الوضعُ أسوأ
    Dikkat ettim de, ayak izleri size ait ölünün çevresindeki kanda. Open Subtitles لاحظت على ما أظن .. وجود أثار لأقدامك هنا في الدمّ حول الميّت
    Ben derim ki, eğer birisi, çocuklarını gerçekten görmek isteseydi, ...iki eli kanda da olsa görürdü, tabi eğer umursuyorsa. Open Subtitles يبدو لي انه لو أراد شخص ما أن يرى أطفاله فلما يلعنهم على مالم يفعلوه ليستحقوا به اللعن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more