Bir Rolex, 24 karat altın kaplama ve elmas saplamaları var. | Open Subtitles | انها روليكس 24 مطلية بالذهب ومرصعة بالماس |
Bu, Hugo Chavez'in 1992 Sosyalist Devrimi'nde kullandığı altın kaplama tabancanın aynısının bir kopyasıdır. | Open Subtitles | هذا هو نسخة طبق الأصل من سلاح هوجو شافيز مطلية بالذهب اللتي أستخدمها في الثورة الأشتراكيه عام 1992 |
Bir boya parçası, veya kaplama, kiraz kırmızısı. | Open Subtitles | شريحة طلاء أو نوع ما من المينا، كرز أحمر. |
Bu yüzden eğer bunu suyun içine koyarsam, etrafında gümüş rengi yansıtıcı bir kaplama görebilirsiniz ve bu gümüş yansıtıcı kaplama suyun palete dokunmasını engelleyen hava tabakasıdır ve palet kuru. | TED | لذلك إذا وضعت هذا إلى داخل الماء هنا، يمكنكم أن ترؤن طلاء فضي عاكس حوله، وهذا طلاء الفضي العاكس هو طبقة من الهواء التي تقوم بحماية الماء من ملامسة للمجداف، و تبقى جافة. |
En çok tercih edilen 44 mm'lik krom kaplama Magnum. | Open Subtitles | الأكثر شّعبية عيار 44 ماجنوم مطلي بالكروم |
Kaplamaları her 27 kübik modülün her yüzüne istediğiniz şekilde uygulayabilirsiniz, ama her yüzde sadece tek renk kaplama olacak. | TED | يمكنك وضع الأغلفة على كل وجه من الوجوه الـ27 للوحدة مكعبة بأي طريقة تريدها، لكن كل وجه يمكن أن يأخذ لون غلاف واحد فقط. |
Altın kaplama silahlar Asyalı toplumumuzun popüler bir takdir nesnesi haline geliyor. | Open Subtitles | المسدسات المطلية بالذهب اصبحت مشهورة كعلامة للتقدير ضمن فئة محدده من الاسيويين |
26 dakika geciktin. Koruyucu kaplama uymadı değil mi? | Open Subtitles | انت متأخر عن الميعاد 26 دقيقه الغلاف لم يكن ملائما, صحيح؟ |
kaplama, kaplama, tutuyor. Dolgu, dolgu, tutuyor. | Open Subtitles | تاج, تاج, متطابق, متطابق حشوة, حشوة, متطابقين |
16 tekerlek, çelik kaplama, tazyikli su. İki buçuk metre boyunda. | Open Subtitles | ستة عشر عجلة، مطلية بالصُلب ومدفع مياه بقوة 6.20. |
Nikel kaplama pirinç kovan, çekirdeği de Lubalox kaplama. | Open Subtitles | مطلية بالنيكل ومغلفة بالنحاس ومحاطة بحزمة زينة |
Her gün hayatımı riske atıyordum ve bunun karşılığı olarak sırtımı sıvazlayıp altın kaplama bir saat verdiler. | Open Subtitles | مشيتُ للفوز، وضعتُ حياتي في الخطر كُلّ يوم، وفي المقابل، حصلتُ على ربتة صغيرة على الظهر وساعة مطلية بالذهب |
Biz de aynaları korumak için ince bir katmanla kaplama yöntemini geliştirdik. | Open Subtitles | لذا نحن طورنا طلاء جديد لحماية المرايا |
Bu zilin üstündeki, sarı kaplama yontulmuş. | Open Subtitles | طلاء النحاس على هذا الجرس متكسّر |
Şu kelimelere bak; "levha haline getirme", "akımla kaplama"... | Open Subtitles | ابحثي عن كلمة مثل "تصفيح, طلاء كهربائي " |
2,500 metre yükseklikte dağın tepesinde altın kaplama bir asansörle ulaşılan bir kale. | Open Subtitles | انها ملجا صخري علي قمة الجبل ارتفاعها 8000قدم تصل اليها من خلال مصعد مطلي بالذهب |
Bu adamın altın kaplama çit kesme makinası olmalı. | Open Subtitles | هذا الرجل لا بدّ أن يكون لديّه مقص سياج مطلي بالذهب |
Bu bir nikel alaşımlı altın kaplama manikür pensi ve nerede canım isterse orada manikür yaparım. | Open Subtitles | هذا مطلي بالذهب والنيكل ومنحوت من جنوب الدنمارك, وسوف انحت اظافري |
İnsanlar hücrelerimizi kaplayan şekerin hücreyi her nasılsa daha da güçlü ve sert yapan koruyucu bir kaplama gibi olduğunu düşünürlerdi. | TED | وكان الناس يعتقدون أن غلاف السكّر على خلايانا بمثابة غطاء واقٍ يجعلُ خلايانا أقوى أو أصلب. |
Mermiler çelik kaplama, yüzeyleri bakır değil. | Open Subtitles | رصاصات من غلاف فولاذي لا يوجد نحاس على السطح |
Baylar ve bayanlar, bu mükemmel bronz kaplama oymalar 120 yıllık. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي، هذه القطعة المطلية بالبرونز الرائع يعود تاريخها إلى أكثر من 120 عاماً |
Klasik bakır kaplama ve sola dönüşlü altışar yiv ve set izi var. | Open Subtitles | من النحاس الأرضي.. و الغلاف على الجهة اليسرا خدعة |
3 numara, M.O.L. civa alaşım. 30 numara, altın kaplama. | Open Subtitles | رقمثلاثة,يمثلمزيجاً، رقم ثلاثين , تُمثل تاج ذهبي. |