Ama fiillerin aktif, daha zahmetli olduğunu ama devam eden katılım gerektirdiğini söylüyorlar. | TED | لكن الأفعال، كما يقولون، هي نشطة، لا أقل تطلبًا لكن تتطلب المشاركة المستمرة. |
Yaklaşık 60 fon seçeneği içeren planlarda katılım yüzde 60'lara kadar düşüyor. | TED | في تلك الباقات التي تعرض حوالي ال 60 صندوق, معدل المشاركة انخفض الان الى حوال 60 في المئة |
katılım şartı iyi hal olur. | Open Subtitles | نجعلُ السلوك الجيد هوَ ثمنُ حضور المباراة |
Pekala, iyi bir kalabalık vardı. Büyük, büüyk bir kalabalık. Yüksek katılım. | Open Subtitles | جاء جمهور كثير جداً جمهور كبير, الإقبال كبير |
Fransa'da oylamaya katılım rekor derecede düşüktü. | TED | في فرنسا، إقبال الناخبين حقق مستوى متدني. |
İlk olarak Sayın Başkan, emniyette kadınların katılım alanlarını genişletmeyi düşünüyor. | Open Subtitles | حسناً,أولاً يريد سيادتة توسيع مجالات مشاركة المرأة في قوة الشرطة |
Üç şey sayesinde: trend belirleyiciler, katılım toplulukları ve beklenmezlik. | TED | ثلاث أشياء: صانعوا الأذواق، مجتمعات المشاركة المحلية والفجائية. |
Ve bu özellikle İşletme Bilimi sınıflarında, katılım için verilen notun, toplam notun yarısı olmasından dolayı gerçekten önemlidir. | TED | وهذا مهم جدا في فصول دراسة الماجستير لإدارة الاعمال، لأن نصف الدرجة النهائية يعتمد على المشاركة. |
Sonra fark ettik ki, aşmadığımız başka bir engel daha var, o da katılım engeli. | TED | ثم كان هناك عائق آخر أدركنا أننا لم نتخطاه، وهو عائق المشاركة. |
Vatandaşların katılım sağlaması için oy vermek, dilekçe yazmak ve protesto etmek dışında yeni yollar yaratıyorlar. | TED | وهي تقوم بإنشاء مجموعة جديدة بشكل كامل من وسائل المشاركة للمواطنين إلى جانب التصويت أو توقيع عريضة |
Vatandaşların kendi katılım yapılarını oluşturabileceklerine inanmam için haklı sebeplerim var. | TED | عندي سبب لأؤمن أنه من الممكن للمواطنين أن يبنوا نظم المشاركة الخاصة بهم. |
Yani bu deneyim sizi teşvik eder. Hayatınızın farkı cepheleri arasında daha fazla katılım istemenize sebep olur. | TED | وبعد ذلك، الخبرة تميل أن تجرأكم تميل أن تجعلكم تريدون مزيدا من المشاركة عبر جوانب كثيرة من حياتكم. |
Aile yemeklerine katılım konusunda çok iyiydim anne. | Open Subtitles | تصرفت جيداً بخصوص حضور العشاء العائلي هذا |
Böylesine muhteşem bir katılım, okulun demokrasi tutkusunu yansıtıyor. | Open Subtitles | ياله من حضور رائع وشغف في هذه المدرسة للديموقراطية |
Tanınmayan bir kıza göre oldukça fazla katılım var. | Open Subtitles | بالنسبة لفتاة لا تعرف هذا القدر من الأشخاص، بالتأكيد لديكِ حضور جيد. |
Seçime katılım bütün bölgelerde oldukça yüksek. | Open Subtitles | الإقبال كان كثيفًا طوال اليوم على مستوى المدينة |
Pekala, iyi bir kalabalık vardı. Büyük, büüyk bir kalabalık. Yüksek katılım. | Open Subtitles | جاء جمهور كثير جداً جمهور كبير, الإقبال كبير |
Bayanlar ve baylar ne geniş bir katılım böyle! | Open Subtitles | السيدات والسادة، مذهل، يا لها من نسبة إقبال كبيرة شكراً جزيلاً لكم على حضوركم |
Sergiye katılımın şimdiye kadar gördükleri en yüksek katılım olduğunu söylediler. | Open Subtitles | وقالوا ان هذه اكبر نسبة إقبال حظيّ بها فنان لإستقبال أعماله بهذا المعرض |
Her öğrenci için katılım zorunludur, testten geçemeyenler ise okuldan derhâl atılacaktır. | Open Subtitles | و يُتطلب مشاركة كل الطلبه، و أي طالب لن يجتاز الإختبار سيتم طرده على الفور |
Bu sabah oldukça fazla katılım var. Her gün daha fazla yeni öğrencimiz oluyora benziyor. | Open Subtitles | اقبال هادئ هذا الصباح وارى تلاميذ جدد كل يوم |
Babasının yönetiminde bir ömür boyu çalışma ve katılım Anna'yı bu girişim için hazırladı. | TED | عمر من الدراسة والمشاركة في حكومة والدها أعدت آنا لهذا المشروع. |
Aslında biz buradan profini ve aktivitlerini katılım integrali şeklinde görebiliyoruz. | Open Subtitles | في الواقع نجد أن حسابك الشخصي والأنشطة عليه من خلال مشاركتك هنا |
Baba, katılım payını iki gün içinde ödemem gerekiyor. | Open Subtitles | ابى، يجب ان ادفع رسم الدخولَ خلال يومان. |
Biz şunu gördük, daha fazla fon seçeneği sunulduğunda katılım daha az oluyor. | TED | وما وجدناه كان كلما زاد عدد الصناديق المعروضة في الواقع كان هناك اقل نسبة للمشاركة |
Bu sürpriz bir partiyse katılım oranı biraz moral bozucuymuş. | Open Subtitles | أعني، إن كانت هذه حفلة مفاجئة.. فلكنت سأقول بأن الاقبال ضعيف |
katılım göstermese de kafa yorduğu anlaşılıyor. | Open Subtitles | حتى عندما لا يكون مندمجاً, تمكن معرفة أنه يفكر. |