Araç ilerlerken, şiddetli rüzgar hızları ve büyük ölçekte artan basınç kaydetti. | Open Subtitles | في الطريق لاسفل ,سجلت سرعات رياح عنيفة وضغط متزايد علي نحو واسع |
Telesekreterimizi tekrar kaydetti. Sıcak suyun tamamını kullanıyor. | Open Subtitles | حسناً سجلت رسالة جديدة على مجيبنا الآلي وتستنفذ كل المياه الساخنة |
Bugün, Amarika genelinde, 50 eyaletten, binlerce şehir ve kasabadan 100.000 insan StoryCorp görüşmesi kaydetti. | TED | واليوم فإن أكثر من 100,000 في 50 ولاية وفي آلاف المدن والبلدات في أمريكا قد قام كلهم بتسجيل مقابلات لدى ستوريكربس. |
Bunların tümünü kaydetti, sonra iş arkadaşlarıyla birlikte yedi yıl boyunca kimin hayatta kalacağını bekledi. | TED | وقامت بتسجيل كل ذلك ومن ثم هي وزملائها قاموا بالإنتظار سبع سنوات لمعرفة من منهم لايزال على قيد الحياة |
Sanırım babam bugün harika bir gelişme kaydetti. | Open Subtitles | حسنا، اعتقد بان ابانا احرز تقدما ملحوظا اليوم |
Henüz genç bir adamken, ABD'de ve Avrupa'da gruplarla turnelere gitti ve çaldı, fakat Kanada'ya gidene dek ne bir albüm ne bir şarkı kaydetti. | TED | في شبابه، عزف، وذهب في جولة مع فرقة إحياء حفلات بالولايات المتحدة وأوروبا، لكنّه لم يسجل باقة موسيقية أو مقطوعة واحدة قبل ذهابه إلى كندا. |
- Tom Lennox kaydetti. | Open Subtitles | توم لينوكس) قام بتسجيلها) |
Babam iPhone'undan kaydetti ve bu onlara yetti. | Open Subtitles | قام أبي بالتسجيل لي على الآيفون وذلك كلّ ما أحتاجه |
Monitörler, su taşıma katmanının bir milyon hektarından fazlasında kirlenme kaydetti. | Open Subtitles | شاشاتنا سجلت تلوث في حوالي مليون فدان من المياه الجوفية |
Ertesi gün, kameralar bu görüntüyü kaydetti. | Open Subtitles | قبل ان يفكر في العرض حتى في اليوم التالي سجلت الكاميرا هذا |
Gözlüklerim şans eseri kaydetti dün geceki partiden bazı anları. | Open Subtitles | نظارتي سجلت من غير قصد... أجزاء من حفلة الليلة الماضية |
Alison Bechdel bir çizgi roman çizeri, ve 80'lerin ortasında bir arkadaşıyla izledikleri filmleri değerlendiren konuşmasını kaydetti. | TED | أليسون بيتشديل فنانة كتب هزلية ، وفي منتصف الثمنانينات من القرن الماضي ، سجلت هذه المحادثة التي كانت حول تقييم الأفلام التي شاهدتها |
Tüm konuşmaları da kaydetti ve en önemli fikirlerin nerelerde ortaya çıktığını bulmaya çalıştı. | TED | وقام بتسجيل كلّ تلك المحادثات و حاول التعرف على مكان الأفكار الأكثر اهميّة، أين مكان حدوثها. |
Ölmeden önce benim için bir sürü küçük mesaj kaydetti. | Open Subtitles | لقد قام بتسجيل الكثير من الرسائل من أجلي قبل أن يموت |
Sanırım babam bugün mükemmel bir gelişme kaydetti ama bence artık sakinleşmeliyiz. | Open Subtitles | حسنا، اعتقد بان ابانا احرز تقدما ملحوظا اليوم لكن اعتقد بانه الوقت المناسب لكي ننزل عن هذا الشيء |
Ona tecavüz edip öldürürken kaydetti. | Open Subtitles | إنه يسجل نفسه وهو يغتصبها ويقتلها |
Zeke kaydetti. | Open Subtitles | زيك) قام بتسجيلها) |
Laptopunu açık bırakıp ayrıldı, beni ve Cristie'yi kaydetti. | Open Subtitles | لقد ترك حسابه المحمول يقوم (بالتسجيل لنا أنا و (كريستي |
Bree'nin müteahhitle ilişkisi ilerleme kaydetti. | Open Subtitles | علاقة (بري) مع المقاول وصلت لمرحلة جديدة |
Bu programı kullanarak terapistim kendisini, annemin donmuş omuz tedavisi için yapması gereken hareketleri yaparken kaydetti. | TED | باستخدام البرنامج، قامت طبيبتي المعالجة بتصوير نفسها وهي تقوم بتبعيد الكتف، وهي إحدى الحركات التي توجب على أمي القيام بها عندما كانت تعاني من الكتف المتجمد. |
O seni biliyordu... ve senin koşu zamanlarını, sınav sonuçlarını kaydetti, bunlar kendininkinden hızlı ve yüksekti. | Open Subtitles | هي عرفتك، و سجلتك وقتك في سباق الميل الواحد، و سجلات امتحاناتك، جميع ما كان أسرع و أعلى من سجلاتها |
Konuştuğumuz her şeyi kaydetti, sonra da aleyhime ifade verdi. | Open Subtitles | سجّل كلّ محادثة دارت بيننا، ثمّ قدم إفادة كاملة. |