| Geride kalan bütün soruların cevapları Kehanetler kitabında. | Open Subtitles | ,مهما كانت الأسئلة المتبقية ستجد الأجوبة في كتاب التنبؤات |
| Söylesene, Kumandan Kehanetler Kitabı taşın enerji sinyalinin yerini belirledi mi? | Open Subtitles | ,أخبرني, يا قائد هل قام كتاب التنبؤات بتحديد مكان الإشارة من الحجر؟ |
| Dinle. Bazı Kehanetler kesin değildir. Önlenebilir. | Open Subtitles | إسمع ، بعض النبوءات تكون خادعة إنهم متقلّبون |
| Kahinler, Kehanetler umurumda değil. | Open Subtitles | لا أريد أن أسمع عن العرافات أو النبوءات أو عن المسيح المنتظر |
| Kehanetler sadece kim için yapılmışsa onun tarafından alınabilir | Open Subtitles | النبوءة ممكن ان تُستَرد فقط عن طريق هؤلاء الذين على وشك ان يعرفوها |
| Garip Kehanetler ve gizemli çingenelerden gelen ziyaretler, iç savaşların çatışmalarına ve tekrarlarına yol açar. | TED | نبوءات غريبة وزيارات من الغجر الغامضين تفتح الطريق للمناوشات وإطلاق النار وتتسبب بحروب أهلية متكررة. |
| Sen Kehanetler Kitabını araca uydurana kadar Mumm-ra bütün gezegeni ele geçirecek. | Open Subtitles | ,في الوقت الذي ستُزوِر به كتاب التنبؤات مومرا" سيكون قد غزا الكوكب" |
| Kehanetler Kılıcı olmadan görevimiz biter. | Open Subtitles | بدون سيف التنبؤات, مهمتنا محكوم عليها بالهلاك |
| Thundercats 1. Bölüm Kehanetler Kılıcı. | Open Subtitles | ***القطط الصاعقة الحلقة الأولى*** "بعنوان "سيف التنبؤات |
| Beni Kehanetler kitabını bulmaya gönderdin, Claudus. | Open Subtitles | "لقد أرسلتني لأجد كتاب التنبؤات, "كلادوس |
| Kehanetler kitabı akşam güneşinin ayakları altında yatıyor. | Open Subtitles | كتاب التنبؤات يكمن أسفل غروب الشمس |
| Bütün o yıllar boyunca Kehanetler Kitabı'nın büyü olduğuna inandık belki de teknolojiden ibarettir. | Open Subtitles | كل هذه السنوات ونحن نظن أن ...كتاب التنبؤات هو سحر, لكن ربما هو تكنولوجيا |
| Konu kutsal Kehanetler olduğunda motomot çeviriden daha ziyade tefsir yapılır. | Open Subtitles | النبوءات المقدسة لها أكثر من تفسير للترجمة |
| Kahinler, Kehanetler umurumda değil. | Open Subtitles | لا أريد أن أسمع عن العرافات أو النبوءات أو عن المسيح المنتظر |
| Kehanetler orada bulunuyor, onları okuyan herhangi biri bunu yapabilir. | Open Subtitles | هذه الكتابات تحمل النبوءات , أي شخص يمكنه قراءتها يمكنه صنع نفس الشيء |
| Kehanetler yalan söylemez. Arthur'un felaketi gerçek. Felaketi bize gösterildi mi, sonu yakın demektir. | Open Subtitles | النبوءة لا تكذب، فهلاكُ آرثر حقيقيٌ بمجرّد معرفتنا بذلك، فنهايته على مقربةٍ |
| Kehanetler Kitabı gibi kıymetli hazineler en hassas aletleri gerektirir. | Open Subtitles | كنز لا يقدر بثمن مثل كتاب النبوءة يتطلب الأدوات الأكثر حساسية |
| Kehanetler Kılıcı taşın gücünü sadece tıklatabilen kötü bir kopyasıdır. | Open Subtitles | سيف النبوءة مجرد نسخة مقلدة يمكنه الاستفادة جزء من بسيط من قوة الحجر |
| Geçmişe ait inaçlar, Kehanetler, işaretler, tanrımızın kurallarını küçük görmek için tehdit unsurları. | Open Subtitles | يتمسكون بمعتقدات بالية نبوءات وبوابات التي تهدد بـ مناقضه حكم أسيادنا |
| Geleceği öngörebilir, algoritmalardan Kehanetler üretir yaklaşan bir felaket olduğunda Dehliz çanlarını çalar. | Open Subtitles | ،يمكن أن يتنبأ بالمستقبل يولّد تنبؤات بعمليات حسابية ويدق أجراس الدير في حال توقع حدوث كارثة |
| Bilmecelerin şifresi, Kehanetler ile çözüldü. | Open Subtitles | .الألغاز حَلّتْ في النبوءةِ |
| Kanlı Ay'dan uzak durulmasını söyleyen Kehanetler var. | Open Subtitles | هناك نبؤات تُحذر من القمر الدامى |