"kokpitte" - Translation from Turkish to Arabic

    • قمرة القيادة
        
    • بقمرة القيادة
        
    • مقصورة القيادة
        
    O gün kokpitte yaşananları sadece iki kişi biliyor ve biri de benim. Open Subtitles هناك فقط شخصين اللذان يعرفان ما حصل في قمرة القيادة في ذلك اليوم
    kokpitte oturmak varken neden depoya girsin ki? Open Subtitles لماذا تخرج في الكبسولة اذا لديك مكان في قمرة القيادة
    Kaptanın kokpitte uydu telefonu var. Open Subtitles يملك القبطان هاتفاً يعمل بالأقمار الصناعية في قمرة القيادة
    kokpitte oturmak için eğitimli ve hazırdı. Open Subtitles لقد تدرب وكان جاهزا للجلوس بقمرة القيادة
    kokpitte bir sedyelik yer açın. Open Subtitles افسح مجالاً لنقّالة في مقصورة القيادة.
    kokpitte Fransız var Open Subtitles توقف هناك مواطنون فرنسيون في قمرة القيادة
    Sanırım kokpitte elini çok kullanıyorsun. Open Subtitles تخميني أنكي تقومي بالكثير من الحركات المتكررة في قمرة القيادة
    Peki, kokpitte herhangi bir yardima ihtiyaciniz olursa, Open Subtitles حسنا, اذا احتجت لأي مساعدة في قمرة القيادة
    Pist ekibi uçağı bu sabah fark etmiş pilot kokpitte ölmüş. Open Subtitles ،اكتشف فريق الأرض أن الطائرة هذا الصباح طيار ميت داخل قمرة القيادة
    kokpitte hissettiğim hiçbir şeye uymuyor. Open Subtitles أنها لا يتناسب مع كل شيء شعرت بهِ في قمرة القيادة.
    Pilotlarımız şu an kokpitte değil. Open Subtitles الطّيّارون ليسوا في قمرة القيادة حاليًّا
    Eh, eğlenceliydi. Gidip kokpitte yapabilir miyiz artık? Open Subtitles حسناً، كان هذا ممتعاً هل يمكننا الذهاب إلى قمرة القيادة الآن؟
    Ama tam şurada, kokpitte olması gerekiyor. Open Subtitles ولكن يفترض أن يدخل هنا في قمرة القيادة
    Benimle kokpitte buluş, tamam mı? Open Subtitles قابليني في قمرة القيادة .. حسناً؟
    Onlarla birlikte kokpitte vakit geçirdiniz mi? Belki. Open Subtitles هل قضيتِ وقتاً في قمرة القيادة معهم؟
    Hey millet, biz hala kokpitte sağız. Open Subtitles أيه الركاب ، نحنُ هنا في قمرة القيادة
    Yani kokpitte bir şeyler oldu. Open Subtitles إذاً شيئاً ما حدث في قمرة القيادة
    Bir sonraki grup daha önce kokpitte bile oturmamış. Open Subtitles المجموعة التالية لم تجلس ابدا بقمرة القيادة من قبل
    kokpitte olduğun zaman, kontrol sendedir. Open Subtitles عندما تكونين بقمرة القيادة , فتكوني تحت السيطرة
    İki pilotumuz 11 saattir kokpitte oldukları için neredeyse ölüyorlardı ama benim canıma okumak istiyor. Open Subtitles يوجد طائرين على وشك الموت بسبب وجودهم بقمرة القيادة لمدة 11 ساعة مُتواصلة وهو يُود التنفيس عن غضبه علي أنا
    Dolayısıyla uçuş sırasında, kısa bir süreliğine kokpitte bize katılmanızdan onur duyarız." Open Subtitles و سّنتشرف للغاية ان إنضممت لنا في مقصورة القيادة لقليل من وقت الرحلة"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more