"koltukların" - Translation from Turkish to Arabic

    • المقاعد
        
    • المقاعدِ
        
    • المشهد فكلما
        
    Tamam ama koltukların yerini değiştirirsek balkon kapısının önü kapanır. Open Subtitles حسنا اذا قمنا بتحريك المقاعد اذن الابواب الفرنسية سوف تُسد
    Ayrıca, bu bank koltukların da, araç koltuğu monte etmek için en iyi yöntem olduğu netlik kazanmıştır. TED لقد انتزعت هذه المقاعد البديلة ايضا هل هي أفضل طريقة لتثبيت مقاعد السيارة.
    Burada koltukların çerçeve bir sahneyi, alan bir sahneye dönüştürmek için nasıl döndürüldüklerini görüyorsunuz. TED هنا ترون المقاعد تدوّر لننتقل من وضعية مسرح جبهي أو عادي إلى مسرح بارز.
    Bu koltukların benim gibi sıradan insanlar için çok dar olduğunu fark ettim. Open Subtitles هل تلاحظون كم المقاعد صغيرة لشخص بمظهر طبيعي مثلي ؟
    Bu koltukların sahibi var mı ? Open Subtitles هَلْ هذه المقاعدِ مأخوذه؟
    Görüntüleri hala yeni ve tazeyken, ilk olarak biz görmek istediğimiz için olabilir, arkamızdaki koltukların tozlarını temizlemeden önce. Open Subtitles ربما كان هذا لأننى أردت أن , أكون اول من يتلقى المشهد فكلما كانت الأفلام جديدة , كلما كانت منعشة قبل أن ينظفوها من المشاهد . العنيفة من ورائنا
    Ben, benim Ben, kendi Red Sox koltuklarını mı satıyor? koltukların canı cehenneme. Open Subtitles الى الجحيم مع هذه المقاعد انهم يحملون الشامبانيا
    koltukların canı cehenneme. Open Subtitles الى الجحيم مع هذه المقاعد انهم يحملون الشامبانيا
    koltukların altında, eldiven kutusunda hiçbir şey yok. Open Subtitles لا شيئ تحت المقاعد ولا في صندوق القفازات
    Hector her zaman koltukların ona küçük geldiğinden bahsederdi. Open Subtitles هكتور كان دائماً يتحدث عن تلك المقاعد , وكم هي صغيره
    koltukların altına girdi. Open Subtitles لمشغل أسطواناتي عندما أسقطت واحدة و تدحرجت تحت المقاعد
    - Gidebilirsin. Sen koltukların altına bak. Open Subtitles إفعل شيء واحد اذهب لداخل وتحقق تحت المقاعد
    Tamam, uçağı 180 knotun altında tut, gaz kolunu geri çek koltukların arasındaki kol. Open Subtitles حسنا، ويبقيه فوق 180 عقدة، و سحب دواسة الوقود، مقبض بين المقاعد.
    - koltukların üstündeki ne? Open Subtitles ماذا أراد تحصل في جميع أنحاء المقاعد الخاصة بك؟
    koltukların altından neler bulduğumuza inanamazsın. Open Subtitles لن تصدق الأشياء التي وجدناها في وسائد المقاعد
    Üstü açılabilen ve koltukların üzerinde dikilip trafiği yönetebilecekleri bir araca ihtiyaçları var. Open Subtitles هم بحاجة لسيارة حيث يمكنك أن تزيل السقف لذلك يمكنك الوقوف على المقاعد في الازدحام في حالات الطواريء
    Sığınaktaki koltukların yarısını kaybetmekten hiç mutlu olmayacaklar. Open Subtitles لن يكونون سعداء حول فقد نصف المقاعد في قارب النجاة
    koltukların boktan bir yerde olacağını biliyordum. Open Subtitles لم أعرف أن المقاعد مبتعدة هكذا
    Güvenin bana çocuklar. koltukların altına bakmazlar. Open Subtitles هيا، لن يبحثوا تحت المقاعد الخلفية
    Sandalyelere bak, koltukların altına. Open Subtitles إبحثي في المقاعد .أحياناً,الأرجل.
    koltukların sahibi var mı? Open Subtitles إستمرّْ! - هَلْ هذه المقاعدِ تَأْخذُ؟
    Görüntüleri hala yeni ve tazeyken, ilk olarak biz görmek istediğimiz için olabilir, arkamızdaki koltukların tozlarını temizlemeden önce. Open Subtitles ربما كان هذا لأننى أردت أن , أكون اول من يتلقى المشهد فكلما كانت الأفلام جديدة , كلما كانت منعشة قبل أن ينظفوها من المشاهد . العنيفة من ورائنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more