konuşmak istemediğin şeyler hakkında konuşmayacağız. | Open Subtitles | طبيعياً , لن نتحدث عن شىء لا تريد التحدث عنة |
Ve kanunları çiğnemediğime göre, karantina emrini kaldırmayı konuşmak istemediğin sürece tartışacak hiçbir şeyimiz yok. | Open Subtitles | وانا لم اكسر أي قوانين ما لم تريد التحدث عن اوامر الحجر الصحي ليس لدينا ما نناقشه |
konuşmak istemediğin bir şey mi yoksa hiç bir şey mi... | Open Subtitles | لا شيء تريد التحدث بشأنه؟ أم لا شيء على الإطلاق؟ |
Onunla, hakkında konuşmak istemediğin bir ilişkin vardı. | Open Subtitles | وكنتِ على علاقة به ولا تريدين التحدث عنها |
Kimsenin bilmesine gerek olmayan şeyler mi, yoksa senin konuşmak istemediğin şeyler mi? | Open Subtitles | أشياء لا يحتاج أن يعلم عنها أي أحد أو أشياء لا تريدين التحدث عنها؟ |
konuşmak istemediğin bir ilişki nasıl bir ilişkidir? | Open Subtitles | وكيف تبدوا العلاقة التي لا تريد التحدث عنها؟ |
Josiah hakkında konuşmak istemiyorsun, belki hakkında konuşmak istemediğin başka bir dava vardır. | Open Subtitles | لا تريد التحدث عن " جوساياه " ربما قضايا أخرى تريد التحدث عنها |
ve konuşmak istemediğin bir çok şey olduğunu da biliyorum, o zaman onlar hakkında konuşmuyoruz. | Open Subtitles | و أعرف الكثير من الأمور التي لا تريد التحدث عنها لذا لا نتحدث عنها |
Benimle konuşmak istemediğin için cevap vermiyorsun sandım. | Open Subtitles | أعتقدت أنك لم تجيبني لأنك لا تريد التحدث ألي. |
Yani, onunla konuşmak istemediğin anlamına gelir. | Open Subtitles | مما يعني أنك لا تريد التحدث إليها |
konuşmak istemediğin konu nedir? | Open Subtitles | ما الذي لا تريد التحدث عنه؟ |
konuşmak istemediğin şeyler. | Open Subtitles | أشياء لا تريدين التحدث بشأنها |
Köylüler huzursuz, Susan. Senin konuşmak istemediğin bu yaratık yüzünden herkes endişeli ve PT ise... | Open Subtitles | السكان لا يهدؤون (سوزن)، هذا المخلوق الذي لا تريدين التحدث عنه وتّر الجميع |