Bütün dostlarımın bana ihanet edeceği konusunda uyarmıştı beni. | Open Subtitles | لقد حذرتني من خيانة كل أصدقائي لي |
Yo, Bayan Tobin numaranızı verirken, beni sizin meşgul biri olduğunuz konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | لا ، حذرتني السيدة توبن عندما أعطتني رقم هاتفك "انه شخص مشغول دائما" وانا أردت |
Falcı beni olacak kötü şeyler konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | " الوسيطة الروحية حذرتني من أمور ستحدث" |
Ne biliyor musun, ajansın beni, senin bir diva olduğun konusunda uyarmıştı, haklılarmış. | Open Subtitles | لقد حذرني وكيلك من أنكِ مغرورة و كان محقاً |
Ama beni araştırma yapan FBI konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | لكنه حذرني من أن الإف بي آي يحققون بأمرنا |
Avukatlarım, bu tarz soruların gelebileceği konusunda uyarmıştı ve bu konu hakkında söylemek için hazırlandığım tek şey... | Open Subtitles | حذّرني المحاميين بأنّ أسئلة كهذه قد يتم طرحها و هذا كلّ ما لديّ لأقوله بشأن هذا الموضوع بالوقت الحاضر |
Annem beni dik kafalı kadınlar konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | أنت ملعون, امي حذرتني |
Elliot yazın burada tek başıma kalmayı başaramayacağım konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | اليوت حذرني بانني لا استطيع ان اعتني بنفسي هنا خلال الصيف |
Chingachgook. Beni senin gibi insanlar konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | تشينجاجوك، حذرني من الأناس أمثالكم؟ |
Babam beni dikkatli olmam konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | حذرني والدي بأن أكون حذرة. |
Hartley, hızlandırıcının patlayabileceği konusunda uyarmıştı beni. | Open Subtitles | حذرني (هارتلي) أنه هناك بالفعل فرصة أن المُسرع قد ينفجر. |
Georgette beni espri anlayışınız konusunda uyarmıştı neyse ki. | Open Subtitles | جورجيت ) حذرني منكم ) بأنكم تتحلون بروح الدعابة |
Gai-sensei sık sık beni kibrin bir ninja'nın düşmanı olduğu konusunda uyarmıştı oysaki. | Open Subtitles | غاي-سينساي، كثيراً ما حذّرني أنّ "الغرور اشدُّ أعداء النينجا" |
Biliyor musun, bir arkadaşım beni tutku konusunda uyarmıştı. | Open Subtitles | حذّرني عن الطموح |