| kurbanla aramda bir mesafe oluşturmalıyım. Bu şekilde idare edebilirim. | Open Subtitles | أريد ان اخلق مسافة بيني وبين الضحية هذه طريقتي بالتعامل |
| Dün bu son kurbanla ilgili bazı ifadeler kullanmıştı. | Open Subtitles | أبدى بعض المشاعر القوية أمس حول الضحية الأخيرة. |
| Pekâlâ Henry, bize ikinci kurbanla arandaki ilişkiyi tekrar anlat. | Open Subtitles | تفضل بالجلوس يا هنري00 و أخبرنا مرة أخري عن علاقتك مع الضحية الثانية00 |
| Bunların hepsini tek tek inceleyebilsem bile, kurbanla bir ilişkilerini bulacağımın garantisi yok | Open Subtitles | حتى لو نجحت في تتبعهم لا ضمانة لأي من هذا يتعلق بالضحية |
| Çalıştığın bir vakada kurbanla mesleki sınırları ihlal ettiğin hiç oldu mu? | Open Subtitles | هل اجتزت حدود الاحترافية مع ضحية لقضية كنت تعمل بها؟ |
| O ne dedi? kurbanla aşağıdaki barda tanıştığını söyledi. | Open Subtitles | يدّعي بأنّه قابل الضحيّة في الحانة في الطابق السفلي. |
| Hapsedildiler... ve sonra onları yatıştırmak için pek çok insan kurbanla beslendiler. | Open Subtitles | تم سجنهم وبعد ذلك تم تغذيتهم بغذاء دائم من الضحايا البشرية لاسترضاءهم |
| - Evet. İki numaralı kurbanla yatıp yatmadığını biliyor muyuz? | Open Subtitles | كذلك هل نعلم اذا كانت نامت مع الضحيه رقم أثنين? |
| Maestro, sudaki kurbanla ilgili ne çıktı? | Open Subtitles | مرحباً أيها المايسترو. ما أخبار الضحية العائمة؟ |
| Görünüşe göre birinizin kurbanla, motel girişinde bir diyaloğu olmuş... | Open Subtitles | يظهر ان واحد منكما تكلم مع الضحية, فى مكتب الفندق... |
| Şu kimliği belirsiz kurbanla ilgilen. Başka zaman uğrarım. | Open Subtitles | لديك الضحية المجهولة الهوية لتقلقي بشأنها و أنا أستطيع أن أمر عليك بوقت أخر |
| Bu da, olay sırasında kurbanla zanlı arasındaki mesafeyi ölçmenin en iyi yolu. | Open Subtitles | وأفضل طريقة لفعل هذا قياس المسافة بين الضحية والمعتدي خلال زمن المشاجرة,صحيح؟ |
| Garajda kan çıksa kurbanla katil arasında kesin bir bağ kurmuştuk. | Open Subtitles | الدم في الكراج كان ليربط الضحية بالقاتل بشكل قاطع |
| Bu şempanze, kilitli odada kurbanla beraber yalnızdı. | Open Subtitles | هذا الشامبنزي كان مع الضحية في غرفه مغلقة |
| Anladım. Tekrarlayan gün. kurbanla ilgili ne biliyorsun? | Open Subtitles | لقد فهمت , إنه يوم من أيامكِ المعادة وماذا عن الضحية اليوم ؟ |
| PETN, bombalı saldırganın kurbanla doğrudan teması olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | و لكن البي تي ان يقول لنا بان الارهابي اتصل بالضحية مباشرة |
| Dün geceki kurbanla ilgili yeni bilgiler aldık. | Open Subtitles | حسنا, لدينا معلومات جديدة عن ضحية ليلة البارحة |
| Belki bir sonraki kurbanla ilgilidir. | Open Subtitles | حسنا، لربّما هو له شيء متعلق بله الضحيّة القادمة. |
| Çünkü ne zaman geri çekileceğimi bilecek kadar çok kurbanla konuştum. | Open Subtitles | لأنّي قابلت العديد من الضحايا و أعلم متى يتراجعون |
| Neşeliyi işaretliyorum. - kurbanla aynı özelliklerde olsun yeter. | Open Subtitles | انظروا فقط غلى ما اختارة الضحيه في الموقع |
| İyi zamanlama dahi çocuk. İkinci kurbanla ilgili bilgiler var. | Open Subtitles | توقيت جيد، ايها العبقري ان لدي تطابق على ضحيتنا الثانية |
| Ama bu sorunla ilgili değil, kurbanla ilgili. | Open Subtitles | لم يكن هذا لاللعنة المتابعة. كان ذلك بالنسبة للضحية. |
| Ve şüphelinin kurbanla hiç bir bağı olmadığı ortaya çıktı. | Open Subtitles | والمشتبه به خاصّتك ليس له صلة قرابة بالضحيّة على الإطلاق. |
| 30'lu yaşlardaki diğer iki kurbanla konuştum. | Open Subtitles | تحدثت مع الضحيتين الاخريتين اللتان في الثلاثينيات |
| kurbanla duygusal bir bağ kuruyorsun. | Open Subtitles | بشكل عاطفيّ استقلّ القطار مع الضّحيّة |
| Tek bir kurbanla başladılar, sonra dar bir alanda bir avuç dolusu insan... | Open Subtitles | بدأ بضحية واحدة ثم حفنة من البشر في نطاق محدود |
| Dr. Collier kazandığı tüm parayı kurbanla... ..bağlantılı takma adlı hesaplara aktarmış. | Open Subtitles | الدّكتور كولير حوّل تقريبا كلّ دولار له إلى حسابات ترتبط بعنوان بديلة للضحيّة |
| Ama San Diego'daydı ve diğer iki kurbanla bir bağlantısı yok. | Open Subtitles | ،(لكنه كان في (سان دييجو ولا رابطة تجمعه بالضحيتين الأخريين |
| Odada bıraktığınız sensör pedini incelediğimizde, kurbanla bazı genetik benzerlikler taşıdığınızı fark ettik. | Open Subtitles | عندما نظرت للوح حساس القلب الذي رفعته في الغرفة أدركنا أنك والضحية تشتركون في تشابهات جينية |