"kustu" - Translation from Turkish to Arabic

    • تقيأ
        
    • تقيأت
        
    • يتقيأ
        
    • تقيء
        
    • تقيّأ
        
    • تقيئ
        
    • وتقيأ
        
    • تقيّأت
        
    • تتقيأ
        
    • بصق
        
    • سعل
        
    • بالتقيؤ
        
    • استفرغت
        
    • إستفرغت
        
    • كان يتلمس
        
    Müthiş Adam Bob Cormier, Bill Travis'e bir baktı ve Wiggins'in üstüne kustu. Open Subtitles الزعيم بوب كورمير القى نظرة على بيل ترافيس ومن ثم تقيأ على ويجنس
    Ya sizinkiler bahçe satışı yapıyor ya da eviniz sonunda kustu. Open Subtitles اما انا والديك يقيمون بيع في الفناء او منزلكم اخيراً تقيأ.
    5 dakikalık çalışmadan sonra, kustu ve hıçkırarak ağlamaya başladı. Open Subtitles خلال 5 دقائق من التدريب قد تقيأت و بدأت بالبكاء
    Aslında önüme kussaydı yine seks yapabilirdim ama nasıl olduysa arkasına doğru kustu ve bu beni kötü hissettirdi. Open Subtitles على الأرجح, كنا لازلنا سنمارس الجنس لو كانت تقيأت على جبهتها ولكن لسبب ما فإن ظهرها، قدِ إتسخ تمامًا.
    O yüzden, buraya getirdiler. Tüm gece boyunca, tuvalette kustu. Open Subtitles لذا جلبوه إلى هنا وظل في المرحاض يتقيأ طوال الليل
    Elbisemden nefret ettim, randevum mahvoldu ve üzerime kustu, büyük bir kavga yaşandı ve bir hemcinsimi öptüm. Open Subtitles كرهت ثوبي .. رفيقي دمره و تقيء علي كان فيه شجار كبير و قبلت فتاة
    Tamam, geç kaldım! Çocuğum tüm her yere kustu. Open Subtitles حسناً، أنا متأخّرة لقد تقيّأ طفلي في كلّ مكانٍ بالمنزل
    Uzak geçmişten bir dinozor, dış uzaydan gelen bir mavi kulübe kustu. Open Subtitles ديناصور عملاق من الماضي السحيق تقيأ صندوقا أزرقا من الفضائي الخارجي لتوه
    Hasta göğsün ortasında ağrıdan yakındı, iki kez kustu. Open Subtitles اشتكى المريض من منتصف القصية ألم في الصدر، تقيأ مرتين.
    İşte sonra Michael kustu ve ben de plastik sarma yememelisin dedim. Open Subtitles وبعدما تقيأ مايكل قلتله... . ما كان يجب أن تأكل الغلاف البلاستيكي
    Kayıp krupiyen için içiyorsan... az önce çalışma odamda kustu. Open Subtitles إن كنت تبحث عن مدمنك الضائع فقد تقيأ تواً في مكتبي
    Birkaç kadeh içki içti, sonra birkaç kadeh daha, yarım saat beni okşayıp durdu, sonra da mekanik boğaya binip her tarafa kustu. Open Subtitles أخذ كأسين من الشراب,بعد ذلك بضعة كئوس اخري ظل يتحسسني لساعة ونص,ثم تقيأ علي مكاكينة ركوب الثور
    Tanrı şahidim olsun Susie Johnson bifteğinin üstüne kustu. Open Subtitles لقد كانت بشعه لدرجه ان سوزي جونسن تقيأت شريحه اللحم المتبله التي اكلتها.
    "kustu ve yere yığıldı" ha? Bu daha önce hiç olmamıştı. Open Subtitles لقد تقيأت وانكمشت على نفسها لم يحدث هذا من قبل
    Kaç yaşındasın sen, dokuz mu? Kızın az önce kustu. Open Subtitles مابك هل أنت بالتاسعه طفلتك قد تقيأت للتو
    Sonra Paskalya gününde Jaguar bayiinin önünde kustu. Open Subtitles ،أتذكر صباح يوم أحد عيد الفصح أنها تقيأت في وكالة بيع الجاغوار
    Bu çocuk kapıya geldi, beni öpmeye çalıştı, sonra kustu ve ağlamaya başladı. Open Subtitles ،هذا الغلام يأتي إلي باب منزلي ،يحاول تقبيلي ثم يتقيأ ويبدأ البكاء
    Elbisemden nefret ettim, randevum mahvoldu ve üzerime kustu, büyük bir kavga yaşandı ve bir hemcinsimi öptüm. Open Subtitles كرهت ثوبي .. رفيقي دمره و تقيء علي كان فيه شجار كبير و قبلت فتاة
    Wiggins, yanında oturan oduncunun üstüne kustu. Open Subtitles ويجينس تقيّأ على الحطّاب الذي كان يجلس بجانبه
    Şemsiyeliğinin içine kustu, Charlie. Open Subtitles تشارلي، لقد تقيئ في صندوق مظلاتك هل تغيبت عن ذلك؟
    Bir saat önce geldi, bir tabak acı biber yedi, kustu ve yattı. Open Subtitles لقد عاد للمنزل وتناول طبق فلفل حار وتقيأ ثم نام
    Yere kustu. Daha fazla araştırmaya gerek yok. Open Subtitles لقد تقيّأت على الأرضيّة بأكملها، لذا لا موجب لمزيد من الفحص
    Randa McKinney üstüne kustu. Open Subtitles لأجد رندا مكينى تتقيأ فى كل أرجاء المكان
    Ama şu, onu yakaladığımda biraz kum kustu. Open Subtitles لكن هذا بصق القليل من الرمال عندما قمت بإلتقاطه.
    - Kadının üstüne kan kustu. - Çok kaba ya. Open Subtitles ببساطة سعل دم في وجهها أشعر أن هذه قمة في الفظاظة
    O kadar kötüydü ki, karakolda Balbo onu gördüğünde kustu! Open Subtitles وعند مركز الشرطة عندما رآه (بالبو) بدأ بالتقيؤ
    Kız arkadaşın yine dondurmanın içine kustu. Open Subtitles صديقتك استفرغت في الايسكريم مجددا
    Hayır, ilk defa bu sabah kustu. Open Subtitles ,كلا, إستفرغت أول مرة هذا الصباح
    Kavalyem elbiseme kustu ve üstüme saldırdı. Open Subtitles رفيقي كان يتلمس ردائي و بعدها بدأ يلامسني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more